Ameliyatsız güzellik ( Botox vs.)

*MeleK*

♥Ben Aşık Olduğum Adamın Aşık Olduğu Kadınım♥
Ameliyatsız güzellik ( Botox vs.)
Günümüzde estetik cerrahi giderek yaygınlaşmakta ve ülkemizdeki popülaritesi giderek artmaktadır. Kişiler estetik ameliyatlarla fiziksel görünümlerini olumlu yönde değiştirerek toplum içerisindeki aktivasyonlarını, kendilerine olan güvenlerini artırmakta, daha rahat hareket edebilmekte ve daha genç, sağlıklı bir görünüme kavuşmaktadırlar. Estetik cerrahiye hastalar en çok yağ aldırma, burun şekil bozukluklarının düzeltilmesi, karın germe, meme protezi ile meme büyültme, meme küçültme ve meme dikleştirme için geliyorlar. Yukarıda belirtilen estetik girişimler cerrahi müdahale ile kalıcı düzeltme sağlamaktadır.Fakat bazı hasta gurupları ise ameliyatsız, hızlı estetik tedavileri tercih etmektedirler. Bu amaçla hastalar en çok yüz kırışıklıklarının tedavisi ve bacaklardaki varislerin tedavisi amacıyla başvururlar.

Botilinum A eksotoksin(Botox) Uygulamaları:

Botilinum A eksotoksin yüzdeki çatık kaş, göz çevresi kırışıklıkları ve alındaki kas hareketlerine bağlı oluşan alın kırışıklıklarının tedavisinde kullanılır. Botilinum A eksotoksin'in en önemli avantajı cerrahi uygulamaya gerek kalmadan bu bölgedeki kırışıklıkları 4-6 ay süreyle yok etmesidir. Küçük bir iğne ile bölgeye ilaç verilmesinden 3-7 gün sonra verilen bölgelerdeki kırışıklık oluşturan kas hareketleri durur ve böylece bu bölgelerdeki kırışıklıklar kaybolur. Hastaya zararlı etkisi yoktur, 6. ayın sonunda hasta tekrar kas hareketlerini kazanır. İgne tedavisi tekrarlanarak yüzdeki kırışıklıklar tekrar giderilir, hasta arzu ettiği sürece bu tedaviye devam eder. tekrarlayan uygulamaların hastada zararlı bir etkisi oluşmaz. Botox uygulamaları avrupa ve amerikada kullanım kolaylığı ve hastanın iş ve sosyal aktivasyonlarını engellemediği için son yıllarda popüler hale gelmiş ve kırışıklıkların düzeltilmesi amacıyla sıkça kullanılmaktadır.

Varis ve kılcal damar genişlemelerinin tedavisi:

Kadınların pek çoğu bacaklarındaki genişlemiş damar görünümlerinden şikayetcidirler. Kalıtım, gebelik,hormonal değişiklikler,aşırı kilo alma, uzun süreli oturma ve ayakta hareketsiz duran kişilerde görünümü rahatsız edici damar genişlemeleri sıktır.

Bu tip damar genişlemelerinin tedavisi mümkündur. Özellikle spider venleri denilen küçük kılcal damar genişlemelerinde laser ve scleroterapi etkili ve sonuçları iyi olan yöntemlerdir. Küçük variköz genişlemelerde de laser ve scleroterapi etkilidir. Fakat daha geniş çapları, ağrı,şişlik ve yara oluşumuna neden olan varislerde cerrahi tedavi de yapılacak U.S.G araştırması sonrası düşünülebilir.

Scleroterapi; yapılan muayene sonrası hastanın scleroterapi için uygun aday olduğuna karar verilir ise, Sclerozan ilaç (küçük damarları tıkar ve küçültür) küçük bir iğne yardımı ile genişlemiş damar içine verilir. Scleroterapi Avrupa ve Amerikada son yıllarda popüler hale gelmiştir.Bu tedavinin hamilelik ve süt verme döneminde süt verme dönemi geçinceye ve hamilelik sonrası 3'üncü aydan itibaren yapılması önerilir.

Scleroterapide genellikle birkaç seans sonrası ideal sonuçlar alınır. Her seans sonrası 5-7 gün süreyle baskılı bandaj uygulanır. İkinci seans uygulamalarına ise bir ay sonra başlanır.

Hyaluronik asit:

Hyaluronik asit yüzdeki derin kırışıklıkların düzeltilmesinde, dudakların kalınlaştırılmasında ve derin yara izlerinin düzeltilmesinde sıkça kullanılır. Özel enjektöler içerisinde bulunan materyal ince bir iğne ile tedavi edilecek bölgeye verilir. Allerjik olmaması nedeniyle uygulama öncesi test enjeksiyonuna gerek yoktur. Hızlı ve tedavi sonucunun hemen alınabilmesi en büyük avantajları arasındadır. İğne ile verilen materyal tedavi sonrası 4-6 ay içerisinde emilerek vucuttan atılır bu nedenle tekrarı gerekir. Tekrarlayan uygulamaların hastada zararlı bir etkisi oluşmaz.

Yağ enjeksiyonları:

Yüzdeki ve vücuttaki derin kırışıklıkların ve çöküntülerin tedavisinde kişinin kendi yağ dokusu alınarak uygulama yapılır. Bu uygulamanın en önemli avantajı hastanın kendi yağ dokusu kullanılmasıdır.

Vücudun bir bölümünden alınan yağ dokusu ihtiyaç duyan miktarda diğer bir vücut bölümüne aktarılır. Böylece hastadaki kırışık veya çökük olan bölge tedavi edilir.Transfer edilen yağ dokusunun %20-30 kadarlık bölümü verilen bölgede hayat boyu kalır.Tekrarlayan trasferlerle bölgedeki kalıcı yağ doku miktarı artırılabilir. Uygulamanın dezavantajı ise tedavi sonrası %70-80 oranında transfer edilen yağ dokusunun 4-6 ay içerisinde emilerek vücuttan atılmasıdır, bu nedenle iki veya üç seans tekrarı gerekebilir.
 
Geri
Üst