Cocuklarimizda göz sagligina dikkat edelim

CaRiZmA

Vip Melek
Üye
Cocuklarimizda göz sagligina dikkat edelim
Erişkinlerle ilişkili pek çok muayene metodu ve oküler bozukluk çocuklar içinde geçerlidir. Ancak çocuklarda muayene ve bazı patolojiler özellik gösterir. Muayene erişkinlerde olduğu gibi kolaylıkla uygulanamaz. Sağlıklı muayene edilemeyen bebeklerin inhalasyon anestezisi altında değerlendirilmeleri gerekir.
Pediatrik rutin muayenede öncelikle görme fonksiyonu ve oküler bütünlük değerlendirilmelidir. Muayeneye getirilen bir bebekte görme fonksiyonları bakılmalı, korneanın boyutu ve berraklığı incelenmeli, pupil ışık reaksiyonları izlenmeli, başın pasif olarak çevrilmesine cevaben göz hareketleri incelenmeli, gözlerde kayma olup olmadığı saptanmalı (Hirschberg testi), ve oftalmoskop ile fundus muayenesi yapılmalıdır.
Görme keskinliğinin değerlendirilmesi
Görme keskinliği her iki gözde ayrı ayrı değerlendirilmelidir. Çocuğun diğer gözü ile gizlice bakması engellenerek görme alınmalıdır. İki yaş altındaki çocuklarda görme keskinliği, çocuğun ışığa fiksasyonu, objeleri takibi, pupil ışık reaksiyonu, Teller keskinlik kartları (tercihli bakış testleri), VEP ve optokinetik nistagmus gibi muayene yöntemleri ile saptanabilir. Üç yaş ve üzerindeki çocuk koopere olabilir, bu nedenle Allen kartları, E harflerinin yönleri veya bebek, at gibi resimlerin gösterilmesi ve çocuğun cevabı ile subjektif olarak görme keskinliği saptanabilir.
Çocukta önemli bazı klinik görünümlerin ayırıcı tanısında aşağıdaki patolojiler düşünülmelidir.
Bulanık korneaya neden olan patolojiler; Bulanık ve ödemli bir kornea varlığında konjenital glokom, Descemet membranında yırtılmaya yol açan travma, mukopolisakkaridozlar (Hurler, Schei, Morguio vs…), mukolipidozlar, interstisyel keratit araştırılmalıdır.
Göz yaşarması: Sulanan ve yaşaran bir göz varlığında konjenital glokom, dakriostenoz, konjonktiva ve korneaya ait enfeksiyonlar, yabancı cisimler düşünülmelidir.
Büyük kornea: Kornea çapının normalden büyük olması durumunda konjenital glokom (göz içi basıncı yüksektir), ve megalokomea (göz içi basıncı normaldir) ayırdedilmelidir.
Fotofobi: Işıktan çok rahatsız olduğu gözlenen bebekte keratit, konjenital glokom, üveit gibi durumlar araştırılmalıdır.
Yenidoğan döneminde kırmızı göz: Bu durumda da konjonktivit, keratit, yabancı cisim düşünülmelidir.
Beyaz pupilla (Lökokori, resim): Bebek ve çocuklarda pupillanın beyaz görülmesi genel olarak lökokori adını alır, ciddi bir araştırma ile ayırıcı tanı yapılamsını gerektirir.
Retinoblastom, katarakt, retina dekolmanı, şiddetli arka uveit, prematür retinopatisi, persistan hiperplastik primer vitreus, retinal displazi, Coats hastalığı gibi patolojiler lökokoriye yol açabilir. Bunların arasında en önemlisi, bebeklerde en sık malign göz içi tümörü retinoblastomdur.
Proptozis: Gözün öne doğru yer değiştirmesi şeklinde bir görünüm rabdomyosarkom, orbital sellülit, orbita psödotümörü, optik sinir gliomu, retrobulber kanama, nöroblastom, lenfoproliferatif hastalıklar düşündürmelidir.
Konjenital ve neonatal enfesiyonlar
1. Konjenital toksoplazmozis: Oküler toksoplazmozis lezyonlarının büyük bir çoğunluğu konjenital enfeksiyonlara bağlıdır. Oküler lezyonlar, nadiren erişkin dönemde primer bir enfeksiyon sırasında ortaya çıkabilir. Karakteristik lezyonu fokal nekrotizan bir retinittir. Tek olabilir veya küçük kümeler halindedir. Genellikle arka kutupta yer alır. Konjenital toksoplazmozisin klasik bulguları fokal nekrotizan retinit, intrakranial kalsifikasyon ve hepatosplenomegalidir. Ciddi olarak etkilenen çocuklarda arka segmentte yoğun inflamasyon, katarakt, şaşılık, mikroftalmi görülür. Hafif etkilenen olgularda sadece küçük retina skarları ve pozitif serolojik testler kalabilir. Tedavide bir veya daha fazla antitoksoplazmik ajanın kombinasyonu (Sulfadiazin, primetamin, klindamisin, tetrasiklin) ve bazen kortikosteroidler kullanılır.
2. Konjenital sifiliz: Penisilinin kullanımı sifiliz olgularını azaltmıştır. Buna rağmen son yıllarda sifiliz, geri dönüş yapmaya başlamıştır ve 1988′de sifilize ait oranlar 40 yıl içindeki en yüksek seviyelerine ulaşmıştır.
- Erken konjenital sifiliz: Anne karnında etkilenen bebekte hayatın ilk 2 yılında, deride vezikül veya püstüller, mükoz membran tutulumu (konjonktivit), kemik, diş deformiteleri, periostit, generalize lenfadenopati, hepatosplenomegali, hiperbilirubinemi, anemi ve gözde korioretinit ortaya çıkar.
- Geç konjenital sifiliz: 2-15 yaşları arasında optik atrofi, pupiller anomallikler ve interstisyel keratit bulguları ile ortaya çıkar.
3. Konjenital rubella sendromu: Gebeliğin ilk aylarında rubella enfeksiyonu geçiren annelerin yaklaşık % 50’sinin çocuklarında malformasyonlar görülür.
Oküler bulgular olarak katarakt, mikroftalmi, glokom, korneal bulanıklık (glokom olmadan), arka kutupta tuz-biber manzarası şeklinde benekli retinit görülebilir. Oküler olmayan bulgular olarak da konjenital kalp hastalıkları, sağırlık eşlik edebilir.
Etkilenen bebekler 2 yaşa kadar virüsü aktif olarak yayarlar.
4. Diğer enfeksiyonlar (Sitomegalo virus)
Oftalmia Neonatorum
Hayatın ilk bir ayı içerisinde görülen konjonktival enfeksiyonlara oftalmia neonatorum denilmektedir. Enfeksiyon, doğum esnasında anne servix ve vaginasından bebeğe bulaşır.
- Kimyasal konjonktivit: % 1′lik AgNO3′a bağlı olarak ortaya çıkar.
- Gonokokal konjonktivit: Doğumdan sonra 1-3. günler arasında hiperakut pürülan konjonktivit şeklinde ortaya çıkar. Konjonktivada membranlar oluşur. Tedavide, topikal ve sistemik penicillin (50.000 Ü/Kg) 7 gün veya tek doz cefotaxime 100 mg/kg i.m. etkilidir.
- Herpes simpleks konjonktiviti: Genellikle 5-7. günlerde ortaya çıkar. Seröz eksudasyon vardır. Blefarokonjonktivit şeklindedir. Bazen keratit de görülebilir.
- Klamidyal konjonktivit: Neonatal konjonktivitin en sık nedenidir. 5-14. günler arasında ortaya çıkar. Mukopürülan bir sekresyon vardır. Konjonktival reaksiyon papillerdir. Tedavide, topikal tetrasiklin + oral eritromycin 25 mgr/kg etkilidir.
- Basit bakteriyel konjonktivit: En sık Staf. aureus etken olarak saptanır. İlk bir ay içerisinde herhangi bir zamanda ortaya çıkar. Pürülan sekresyon vardır. Tedavisi antibiyotikli damla ve pomadlarla yapılır.
Oftalmia Neonatorumun önlenmesi: Özellikle gonokoksik ve klamidyal hastalığın profilaksisi şu şekildedir:
a. Eritromisin pomad % 0.5 (Ülkemizde yok)
b. Tetrasiklin pomad % 1 (Terramycine pom)
c. Gümüş nitrat % 1 solüsyonundan bir tanesi doğumdan sonra ilk 1 saat içinde uygulanmalıdır


alinti
 
Cevap: Cocuklarimizda göz sagligina dikkat edelim

paylaşım için teşekkürler canım emeğine sağlık
 
Cevap: Cocuklarimizda göz sagligina dikkat edelim

emeğine sağlık teşekkğürler canım
 
Geri
Üst