Eski Krallık

*MeleK*

♥Ben Aşık Olduğum Adamın Aşık Olduğu Kadınım♥
Eski Krallık
Eski Krallık M.Ö. 3. bin yıllık döneme verilen addır. Mısır ilk defa bu dönemde medeniyet gelişmişliği ve başarıları açısından devamlı zirvededir. Bu dönem "Krallık" dönemleri olarak anlandırılan üç dönemden ilkidir, bunlar Nil Vadisi'nde medeniyetin en yüksek olduğu dönemlerdir (diğerleri Orta Krallık ve Yeni Krallık'tır). Eski Krallık genelikle Mısır'ın Üçüncü Hanedan'den Altıncı Hanedan'a (M.Ö. 2575–M.Ö. 2134) kadar yönetildiği zaman aralığından bahseder. Ayrıca birçok mısırbilimci, Memphisli yedinci ve sekizinci hanedanları Memphis merkezi idari yapılanmasının devamı olması nedeniyle Eski Krallık içinde sayar. Eski Krallık dönemini, mısırbilimciler tarafından Birinci Ara Dönemi olarak adlandırılan ayrılık ve göreli kültürel düşüş dönemi takip eder.

Eski Krallık döneminde Mısır'ın kraliyet başkenti Djoser'in sarayını kurduğu Memphis'te bulunmaktaydı. Eski Krallık fazla sayıda yapılan piramit, yapıldıkları zamanda firavunlara ait gömü yerleri olarak yapılmışlardır, nedeniyle en iyi bilinen dönemdir. Bu nedenle, Eski Krallık sık sık "Piramitler Çağı" olarak adlandırılır.


Başlangıç: Üçünücü Hanedan

Eski Krallık'ın ilk ünlü firavunu ilk piramitini Memphis'in yeni mezarlığı Sakkara'da yaptıran Üçüncü Hanedan'dan Djoser'dir (2630–M.Ö. 2611). Djoser'in hükmünde önemli bir kişi mezarlığın yapını denetlemiş olan vezir Imhotep'tir.

Antik Mısır'ın eskiden bağımsız olan eyaletlerinin nome olarak adlandırıldığı ve yalnızca firavun tarafından yönetildiği dönem bu dönemdir. Sonradan sonraki yöneticiler valilerin görevini zorla saymak zorunda kalmışlardır veya aksi halde vergi toplamak için çalışmak zorunda kalacaklardı. Bu çağda Antik Mısırlılar firavunun ekinleri için Nil'in yıllık taşmasını sağladığına kesin olarak inanıyorlardı. Ayrıca kendilerini özellikle seçilmiş insanlar olarak görmekteydiler, "dünyadaki tek gerçek insanoğulları".


Altın Çağ: Dördüncü Hanedan

Eski Krallık ve onun kraliyet gücü zirvesine Sneferu (2575–M.Ö. 2551 ) ile başlayan Dördüncü Hanedan yönetiminde ulaşır. Diğer tüm firavunlardan daha büyük boyutlarda taşlar kullanarak üç piramit yapmıştır: Meidum'da esrarengiz bir piramit (bir başarısızlık), ünlü Dahşur'da Bent Piramiti (diğer bir başarısızlık) ve Daşur'daki küçük Kızıl Piramit.

Sneferu'nun ardından Keops Piramiti'ni yaptırmış olan oğlu Khufu 2551–M.Ö. 2528) firavun olmuştur. Sonraları Mısırlılar edebiyatlarında onu zalim bir tiran olarak anlatmışlardır çünkü piramidinin tamamlanması için işçileri zorla çalıştırmıştır. Khufu'nun ölümünden sonra oğlu Djedefra (2528–M.Ö. 2520) ve Khafra (2520–M.Ö. 2494) münakaşa etmiş olabilirler. Daha sonra ikinci piramiti ve Gize'deki Sfenks'i yapmışlardır. Kanıtların yeniden incelenmesi sonucunda Sfenks'in Djedefra tarafından Khufu için yapılmış bir anıt olduğu fikri öne sürülmüştür.

Dördüncü Hanedan'ın diğer kralları Gize'daki en küçük piramiti yapmış olan Menkaura (2494–M.Ö. 2472) ve Şepseskaf'tır (2472–M.Ö. 2467).


Düşüş ve Çökme: Beşinci - Sekizince Hanedanlar

Beşinci Hanedan Firavun'u ve merkezi hükümeti zayıflatan reformlar başlatan Userkhaf (2465–2458 BC) ile başlar. Hükmünden sonra güçlü nomarşların (bölgesel yöneticiler) kraliyet ailesine bağlı olmaması nedeniyle iç savaşlar çıkmıştır. Kötüleşen iç savaş birliğe ve faal yönetime zarar verdi ve ayrıca kıtlığa neden oldu. Fakat düşüşün tek nedenleri bölgesel otonomi ve iç savaşlar değildi. Dördüncü Hanedan'ın çok büyük yapı projeleri hazinenin ve halkın kapasitesini aşmıştı, bundan dolayı Krallık köklerinden zayıflamıştı.

Son darbe ise bölgedeki ani ve kısa süreli soğuma ile olmuştur ve sonucunda M.Ö. 2200 - M.Ö. 2100 yılları arasında yağmur yağışında sert bir düşüş olmuştur buda Nil'in normal taşmasını engellemiştir. Sonuç olarak onyıllarca süren kıtlık ve çatışmalar olmuştur. Ankhtifi'nin mezarındaki bir yazıtta, Birinci Ara Dönem'den bir lider Eski Krallık'ın son yıllarındaki devletin durumunu şu sözlerle anlatır: Yukarı Mısır'ın tümü açlıktan ölüyordu ve insanlar çocuklarını yiyorlardı.
 
Geri
Üst