Havza Tarihi

*MeleK*

♥Ben Aşık Olduğum Adamın Aşık Olduğu Kadınım♥
Havza Tarihi
havza tarihi
Samsun'a uzaklığı 86 km. olan ilçenin kuzeyinde Bafra Güneyinde Amasya'nın Suluova ve Merzifon , batısında Vezirköprü, doğusunda Lâdik ve Kavak ilçeleri yer alır. Bu dağların etekleri yayla konumundadır. En önemli Akarsuları; Tersakan, Derinöz ile İstavruz'dur.

Havza'nın ekonomisinde tarım hakimdir. Buğday ve şeker pancarı tarımsal üretimde en ön sırayı alır.

İlçenin köylerinde hayvancılık yaygın olarak yapılmaktadır.

Dağlarla çevrili ilçede orman alanları geniş yer kaplar. Özellikle Orman köylerinde yaşayan halk geçimini büyük ölçüde orman ürünlerinden sağlamaktadır.

Havza ekonomisinde turizmde önemli bir yere sahiptir.

Ayrıca ilçede çok sayıda un fabrikası faaliyet göstermekte, elde edilen unlar çeşitli illere gönderilmektedir. Eski ve Yeni Çeltek denilen mevki de ise Linyit kömürü çıkartılan ocaklar vardır.


Tarihi yerleri

Lerdüge Tümülüsleri: Havza'nın 21.km doğusunda Lerdüge köyünde beş tümülüs saptanmıştır. 1946yılında başlatılan çalışmalarda çıkan buluntular Ankara Arkeoloji Müzesine gönderilmiştir.

Ortaya çıkartılan yapının, mimari tekniği ve diğer buluntulardan M.Ö. 100- M.S. 200 yılları arasında kullanıldığı anlaşılmıştır.

Mustafa Paşa Cami: Havza'nın imaret mahallesindedir. 1256 yılında yapılmıştır. Mustafa Paşa Türbesi: 1429 yılında yaptırılmıştır.

İmaret : Havza ilçe merkezinde imaret mahallesindedir. Amasya emirlerinden Atabeyzade Mustafa Beyin damadı Yörgüç Paşazade Mustafa Bey tarafından 1429 yılında yaptırılmıştır.

Kurt Köprüsü : Havza ilçesine bağlı Kayabaşı (Tahna) köyündedir. Kesin yapılış tarihi bilinmeyen köprünün Roma döneminde onarıldığı tahmin edilmektedir.

Gazi Konağı: M. Kemal Atatürk'ün Milli Mücadele yıllarına Havza'da ikamet ettiği, o günkü adıyla Mesudiye Oteli'dir. Atatürk 25 Mayıstan 12 Haziran tarihine kadar burada kalmıştır.

İstasyon Binası : İki katlı olan yapı kesmetaştan inşa edilmiş olup çatısı Marsilya kiremiti ile örtülüdür.

Büyük Hamam (Vakıf Hamamı): İmaret mahallesi, Hamam sokağında bulunan tarihi kaplıca; Bizans döneminde yapılmış olan eski yapı yıkılarak yerine yeniden inşa edilmiştir. Adeta Havza'nın sembolü haline gelen bu tarihi hamam vakıf kayıtlarına göre 1256 yılında Selçuklu sultanı II. Mesud tarafından yaptırılmıştır.

Küçük Hamam (Şifa Kaplıcası) : 1429 yılında Amasya Emiri Mustafa bey tarafından büyük hamama ilave olarak yaptırılmıştır. Bir havuzu olan bu hamam 50 kişi kapasiteli olup devamlı erkeklere açıktır.

Maarif Hamamı : İmaret mahallesi Hamam sokağında Büyük hamamın 50 m. batısında yer almaktadır. II. Abdülhamit'in son dahiliye nazırı Maznun Paşazade Mehmet Memduh Paşa tarafından Sivas Valisi iken "1890-1894" tarihleri arasında yaptırılmıştır. Üstünde bulunan özel banyolar ve otel kısmı yenidir.


Tarihi

Havza'nın doğusunda yeralan Lerdüge tümülüslerinde yapılan arkeolojik araştırmalar ilçenin tarihinin M.Ö. 100 yıllarına kadar uzandığını göstermektedir.

Havza'da Romalıların ve Bizanslıların yaşadığı da bilinmektedir. Eski tarihçiler ilçedeki şifalı suların o dönemlerde çok meşhur olduğunu hatta Romalıların buraya (Thermee) Phoseemeomitarem adını verdiklerini belirtmişlerdir.

Kasaba şifalı suları nedeniyle yıllarca büyük krallar ve beyler arasında el değiştirmiştir.

Adını 1156'da Amasya hükümdarı olan Kavz Han'dan almıştır. Kavz adının 1245 tarihinde Selçuklu hükümdarlarından Sadi Paşa tarafından Havza olarak değiştirildiği ileri sürülmektedir. Beylikler döneminde Havza Canik Beylerinden Taşanoğulları tarafından idare edilmiştir.

Osmanlılar ülkede birliğin sağlanması için beyliklerin kendi egemenliğine girmelerini amaçlamıştır. Bu amaçla Amasya valisi II. Murat, Yögüç Paşayı görevlendirerek, Taşanoğullarının egemenliğindeki Havza yöresini Osmanlı egemenliği altına almıştır. Böylece Havza 1430 tarihinde Osmanlı topraklarına katılmıştır.

Osmanlılar döneminde Amasya iline bağlı olarak yönetilen Havza 1882 tarihinde ilçe haline getiriliyor. 1926 yılında ise Samsun'a bağlanıyor.
 
Geri
Üst