içimdeki seni kovuyorum iliklerimden

CaRiZmA

Vip Melek
Üye
içimdeki seni kovuyorum iliklerimden
ŞİMDİ SANA SUS ‘ UYORUM…!

Konuşuyorum SUS diyorsun,
SUS‘uyorum sevmiyorsun…
Bende aldım kağıt kalemi elime,
Sana yazıyorum…
Başkasıdır diye düşünme yine,
Satır satır sana seni yazıyorum…
Yok çünkü senden başkası…
Olmadı, olamazda inan..!
Biliyorum yine gülüp geçiyorsun,
Bunları okuyunca….
Ama ben yinede yazmak istiyorum işte içimdeki SUS’kunluğu…!

İnan yalan değil yanılgı değil,
Kalbimin üzerine çakılı bir çivi gibisin,
Boğazımda bir düğüm,
Yüzümde hüzün,
Gözlerimden dökülen kansın sonra damla damla…
Hergün biraz daha sana ölüyorum…!
Tükenmişliğimin iç çekişinde buluyorum seni,
Dar ağacında ya da bir uçurumun kenarında kendimi…
Boynuma dolanmış bir ip oluyorsun tüm acımasızlığınla,
Olmadı bir kayalık olup kollarını açıyorsun,
Tüm gaddarlığınla çağırıyorsun beni…
Sessizliğin zifiri karanlığına dalmışken gözlerim,
Ciğerlerime sensizliğin sancısını çekerken,
Gel diyorsun bana, hem de nerede olduğunu bile söylemeden…!

Ya yoların çıkmazlığında kaybolursam,
Ya dağların yamacında kalır,
Gözlerinden geçemezsem,
Hiç düşünmüyorsun beni…
Sana gelmek bana ölüm diyorum,
Duymamak için kulaklarını kapatıyorsun…
Peki nasıl geleyim diyorum!
Cevap yok…!
Cevapsız soruların dar ağacında sallanıyor bedenim…!
Ruhum iki dudağının arasında can çekişiyor…
Sonra SUS diyorsun,
Bu şehrin bütün aynalarını,
Tüm acımasızlığınla kalbimin içinde parçalıyorsun…

Aynanın iki yüzü vardır bilirsin,
Sen hep aynanın yüzümüze gülen tarafı olurken,
Beni aynanın karanlığına gömüyorsun…
Sonrada geçip karşıma SUS diyorsun…!
SUS konuşma…!
O zaman içimde bize dair tüm hayallerim yıkılıyor,
Tüm senli duygularım bir kibrit alevinde horlanırken,
Bir hoyrat rüzgar zamanın bilinmezliğine savuruyor arzularımı…
İçimde sana dair söylenecek tek bir kelime bırakmıyorsun,
Ben ne kadar yaklaşsam o kadar uzaklaşıyorsun…!

Sonra bizi düşünüyorum…
Ya da düşünmeye çalışıyorum olmuyor…
Ben ve seni toplayıp biz yapamıyorum…
Ya bir hiç çıkıyor ortaya ya da iki sen!
Sense buna rağmen bana SUS diyorsun…
Ve ben çaresizliğimin üstüne acımasızlığını tüm kuvvetimle seriyorum…!
Artık içimdeki seni duymamak için kapatıyorum kulaklarımı,
Ve sana çaresizliğimi anlatmasın diye,
Kalan tüm cümlelerimi dilimin ucunda yakıyorum…!

Sen hala inanma bana,
Hala tüm suçunu dilediğin kadar yık üstüme…
Ben SUS’uyorum artık…
Şimdi kinim ve nefretim bastırıyor hissizliğini…
Ve içimdeki seni kovuyorum iliklerimden,
Yaşamın en anlamlı olduğu yerde,
Bir sigaranın ucunda SUS’turuyorum isyanlarımı…!
Hayatıma yeniden merhabalar dağıtıyorum…
Sana ise sadece bir SUS düşüyor bu hayatımda!!!

Şimdi istediğin kadar vazgeçilmez ol,
İstediğin kadar güneş ol ısıt evreni,
Bende yerin bir SUS‘tan fazla değil…!
Hani sana demiştimya;
Keşke istediğin herşeyi yapacak gücüm olsaydı diye;
Ve ben şimdi gücüm yeten tek şeyi yapıyorum işte…
Benden daha fazlasını bekleme artık
Şimdi sana SUS’uyorum…!

alinti
 
Geri
Üst