işte en ilginç boşanma nedenleri

MEÇHUL

Daimi Üye
Üye
işte en ilginç boşanma nedenleri
işte en ilginç boşanma nedenleri


İşte yatak ıslatmaktan cinsel doyuma, yemeğe idrar atmaktan tırnak kesmeye kadar en ilginç boşanma nedenleri...

Boşanma konusunda aile mahkemelerince verilen ilginç kararlar, avukat Mehmet Şerif Sağıroğlu tarafından ‘Neden Boşandılar?’ adlı kitapta bir araya getirildi. Gerekçeler arasında kocanın yatağını ıslatmasından yemeğe tırnak atmaya kadar biri dizi garip davranışlar dikkat çekiyor...

Avukat Mehmet Şerif Sağıroğlu, yıllardır boşanma davalarıyla uğraştığını ve bu davaların Türkiye'deki toplum yaşantısının fotoğrafını sunması nedeniyle böyle bir kitap hazırlamak istediğini anlattı. ''Boşanma'' konusunda yargıtay üyeleri, avukatlar, hakimler ve üniversite hocaları tarafından yazılan çok sayıda nitelikli eserin bulunabileceğini ifade eden Sağıroğlu, bu eserlerin, hukuki bir dil kullanıldığı için vatandaşlar tarafından anlaşılması zor kitaplar olduğunu söyledi.

Sağıroğlu, ''Türkiye'deki mahkemelerde en çok boşanma davalarının görüldüğü gerçeğini gözardı etmemek gerekiyor'' dedi. Kitabın ''Türkiye'de mahkemelere yansıyan gerçek boşanma nedenleri'' başlıklı bölümünde, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu ve Hukuk Genel Daireleri'nce boşanma davalarına ilişkin 1964 ile 2008 yılları arasında verilen değişik kararlar yer aldı.

KOCAM YATAĞINI ISLATIYOR HAKİM BEY!

Boşanma davalarındaki karar gerekçelerinde yer alan bazı ifadeler de kitapta şöyle sıralandı:

Kadının kocasının cebinden habersiz para alması güven duygusunu sarsıcı ve ahlak kurallarına ters düşen bir eylemdir.

Kocanın geceleri yatağını ıslattığı, rahatsızlığın sürekli olduğunun tıbbi raporla sabit olduğu anlaşıldığından, kadının bu duruma katlanması beklenemez.

Kadının iki taraflı ve doğuştan kalça çıkığı cinsel birleşmeyi zorlaştırdığına göre evlilik çekilmez haldedir.

Kocanın evlilik görevlerini yerine getirmediği, karısını 'Seni boşadım, boşsun' diyerek evden kovduğu anlaşılmaktadır.

Kocanın karısını devamlı olarak silahla tehdit ettiği, dövdüğü, halıya sarıp üzerine oturduğu anlaşılmaktadır.

Kadının alışılagelmiş temizlik kurallarına uymadığı, adeta saçından yağ damladığı ve koktuğu anlaşılmaktadır.

Kadının televizyona çıkarak aile sırlarını açıkladığı anlaşılmaktadır.

GELİRİ AZ KUMAR OYNUYOR

Kitapta yer alan başka bir araştırmaya göre, 2005 yılında açılan hukuk davalarında boşanma davalarının da içinde olduğu ''hasımlı davaların'' toplam 1 milyon 21 bin 166 adet olduğu vurgulandı. Bunların içinde 156 bin 577 sayısına ulaşan boşanma davalarının önemli bir yer tuttuğu belirtildi.

2006'da ''Aile Yapısı Araştırması'' da eşler arasında soruna neden olan konular ''ev ve çocuk sorumluluğu'', ''gelirin yeterli olmaması'', ''harcamalar'', ''kıskançlık'', ''sigara alışkanlığı'', ''giyim tarzı'', ''iş sorunlarını eve taşıma'', ''görüşülen kişiler'', ''eşlerin aileleriyle ilişkileri'', ''alkol alışkanlığı'', ''dini görüş farklılığı'' ve ''kumar alışkanlığı'' olarak sıralandı.

MAHKEMEYE GETİRİLEN DAVALARIN BİR KAÇIKADININ IRZINA GEÇMEK

Kadının ırzına geçilmiş olması, kocası açısından ortak hayatı çekilmez hale getiren bir olaydır. Türk toplumu, karısı böyle bir duruma düşen kocadan karısını şefkatle bağrına basmasını beklemez. Bu şartlar altında kocayı müşterek hayatı devam ettirmeye zorlamak haksızlık olur. Bu halde boşanmaya karar verilmesi gerekir. (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi/ 1 Mart 1976)

İLAÇLA GÜÇ KORUMAK

Evlilik hayatında kadın ve erkeğin birbirine her bakımdan zevkle yaklaşması ve bu suretle cinsel doyuma ulaşmaları asıldır. Erkek görünüşlü ve ömür boyu ilaç gücüyle dişiliğini korumaya çaba sarf eden bir kadınla erkeğin yaşamaya zorlanması mümkün değildir. (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi/ 14 Mayıs 1981)

CİNSEL DOYUMSUZLUK

Hangi nedenle olursa olsun cinsel uyum ve doyumun sağlanmaması evlilik birliğini temelinden sarsar. Olayımızda kocanın cinsel organı normal yapıda olmasına rağmen psikolojik nedenlerle olsa dahi 8 aylık evlilik süresinde eşinin kızlığını bozamamış olması, evlilik birliğini temelinden sarsar. (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi / 25 Ocak 1990)

YEMEĞİN İÇİNE İDRAR ATMAK

Davacı kocanın davalı kadını evden kovduğu, davacı kadının ise kocasının kendisini daha çok sevmesini temin amacıyla onun yemeğine tırnak, idrar ve kan kattığını beyan ettiğinin anlaşılmasına göre davacı kadın daha ziyade kusurludur. (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi/26 Şubat 2002)''

 
Geri
Üst