Kağıda dökülen kelimeler köşemde........

nurender

Yeni Üye
Üye
Kağıda dökülen kelimeler köşemde........
Benim köşem.. Hayatın sivri kenarları

Dünya sürgünüm……..
Geceleri karanlığı ve yanlızlığı hayatımın her dönemimde sevdim .Bu saatlerde zihnimde nedenler niçinler cevapsız sorular o kadar çok gezinir ki ben bile kendime zihnimin bu sohbetine şaşar kalırım.Bazen öyle yorulurum ki biri beni durdursun diye isyan ederim..Ama biliyormusunuz olmaması gereken öyle çok şey oldu ki hayatımda dostlarım ailem sevdiklerim hepsinden uzakta yaşamaya mahkum ettim kendimi madem bu hayatta her iyiliğin bir cezası vardı.Bende kendi cezamı kendim verdim ..iyiliğin cezası sürgün evet evet yanlış değil tamda bu sürgün ettim kendimi sevdiğin şehirden tüm sevdiklerimden uzakta sürgündeyim..Sürgün olmanın en kötü tarafı nedir biliyormusunuz.Bir tek dost yüzüne hasret kalmaktır baktığın her yer attiğin her adım yabancı hiç anı yada ayak izi yoktur sürgünde.Kendime biçtiğim bu sürgün cezam ben son nefesimi verdiğimdem bitecek.Kısaca derim ki kalp yaralarım geçsin uzamasın dünya sürgünüm……..
 
Son düzenleme:
Kimin nesiyim?
Bakalım kimim, neciyim ,kimin nesiyim bu açılımı yapayım . Buyrun efenim, bakalım kimin nesiymişim:Anasının kuzusu, babasının küçük kızı, abisinin kardeşi, ilkinin ceyhanın rüzgarın halası,sevdiklerimin Can Dostu, edanın sevdanın manevi kardeşi, yusufun annesi , başak burcunun kadını, istanbulun delisi,iyiyüreklinin hainçesiiii , aşkın delisi, sevdiğinin kölesi,dostlarının can vericisi, twittin aplası Modern Zamanların Tesettürlüsü, bloğun acemisi, tavla oyuncusu, çikolataların afiyetle yiyicisi,mavi renginin vazgeçemeyeni,kedilerin yemek vericisi, alışverişlerin canavarı, evinin kedisi, mutfağının aşçısı, tüm yemeklerin afiyetle yiyicisi, forumların paylaşımcısı , sinema canavarı,antika delisi , sosyal ağların gezicisi, yastığının uykucusu, cümle alemin dırdırcısı , ailesinin tek kızı tüm zamanların huysuzu
 
Dostluğa Kardeşliğe Vefa………..
Bir zamanlar birbirlerini seven birbirleri için ölüme gidecek dostlar varmış..
Yılları birlikte gögüslemişler..Birlikte ağlayıp birlikte gülmüşler bir lokmayı beraber paylaşmışlar..
Yıllar sevgilerini öylesine büyütmüş ki hiç ayrılmayız beraber yaşlanır beraber ölürüz demişler demesine ama bilememişler birgün kader onlarıda ayıracak.
Beş kuruş etmez insanlar yüzünden ayrı düşmüşler.Ve birbirlerini kırmışlar.Gidenlerin yeri dolmuyor bilememişler şimdi birbirlerinden ayrı ama bir yanları eksik yaşama tutunmaya çalışıyorlar.Hayatın bir yerlerinde.Hangisi dostluğa ve yıllara vefa gösterecek ve bir gün bir adım atacak bilinmez…
Bir gün gelecek bütün gerçekler şimşek gibi çakacak ama o gün çok geç olacak belkide o dost ölmüş olacak işte bu yüzden bir adım atın ve sevdiklerini bekletmeyin artık…Sadece bir adım uzağınızda uzatın elinizi …

.Arkasına bile bakmadan çekip gidenlere dostluğa kardeşliğe vefa göstermeyenlere itafen yazılmıştır… ..
 
Sevgi neydi!!!!
Emekti
Alışmaktı
Güzellğini günlerce anlatabilmekti
Karşılıklı duygu seli
Kimbilir aldanmak aldatılmaktı çoğu zaman
Çoğu zaman acı çekmek ama hiç unutmamaktı
Uykusuz geçen tavanda kaç köşe olduğunu saymaktı
Sukut olmaktı sessiz çığlıklar atmaktı
Kimse duymasın diye yorganı kafana çekip gece boyu ağlamaktı …
Adını kalbine yazmak ama hiç adını anmamaktı
SEVGİ ACI ÇEKERKEN BİLE ONU SEVDİĞİNİ DAİMA SEVECEĞİNİ İÇİNDEN HAYKIRMAKTI BANA GÖRE….
 
Hainnnnnnnn!!!!!!!!!!!!!
Işığım nefes al*

Hiç ölmeyecekmiş gibi

Derin bir nefes

Sil suyun üstündekini

Tortusu kalmasın

geçmişin geleceğin

Şimdi

Görünmez olalım.

*Bu şiir dünya üzerindeki gelmiş geçmiş en sevdiğim erkeğe yazıldı. Diğerleri kendine pay çıkarmasın.
 
Aklım en büyük haindi dünyamda...............

Her yer toz bulutuyla kaplıydı

göz gözü görmüyor

söz kulağa gitmiyordu. Perişandım

ve yolda muntazam bir çember çizdim,

pergelin bir ucu yüreğimdeydi,

Ayağım geceye dolandı,

gece geçmedi.

Herkes gibi okuyamıyordum ve aklım

bana güvenilmez duruyordu.

Aklım en büyük haindi dünyamda

en kötü arkadaş.
 
Herşeye “rağmen” sevginiz daim olsun…

Japon düşünür Masumi Toyotome 3 türlü sevgi olduğundan bahsediyor.

Birincisi “Eğer” türü sevgi!.. Sevenin, istediği bir şeyin sağlanması karşılığı olarak vaad ettiği sevgi türü. Belli beklentileri karşılarsak verilecek sevgidir bu. Mutlaka bir şarta bağlıdır.

· Eğer iyi olursan baban, annen seni sever.

· Eğer başarılı ve önemli kişi olursan, seni severim.

· Eğer eş olarak benim beklentilerimi karşılarsan seni severim.

Beklentiler gerçekleşmediğinde, düş kırıklıkları başlar.. Sevgi giderek nefrete dönüşür.



İkinci tür sevgi “Çünkü”…Bu tür sevgide kişi, bir şey olduğu, bir şeye sahip olduğu ya da bir şey yaptığı için sevilir. Başka birinin onu sevmesi, sahip olduğu bir niteliğe ya da koşula bağlıdır.

· Seni seviyorum. Çünkü çok güzelsin

· Seni seviyorum. Çünkü o kadar popüler, o kadar zengin, o kadar ünlüsün ki.



Bu tür sevgi doğal olarak sahip olunan nitelikler üzerine olduğu için “Eğer’e göre daha rahatlatıcıdır. Ancak sevilecek niteliklere onlardan biraz daha fazla sahip biri ortaya çıktığı zaman, sevenlerinin, artık ötekileri sevmeye başlayacağından korkulur. Böylece yaşama sonsuz sevgi kazanma gayretkeşliği ve rekabet girer.

Yazara göre gerçek sevgi üçüncü tür sevgidir. Yani : “Rağmen” sevgisi….Bu üçüncü tür sevgide, insan “Bir şey olduğu için” değil, “Bir şey olmasına rağmen” sevilir.

· Geceleri uykusuz bırakmasına rağmen anne bebeğine tapar.

· Esmeralda, kamburuna rağmen Quasimodo’yu sever.

· Prens, fakir olmasına rağmen Külkedisi’ne aşık olur.

· Sarah, fakir ve farklı kültürden olmasına rağmen Musa’nın peşinden gider.


Yazara göre dünyadaki en büyük kıtlık, “Rağmen” türü sevginin yeterince olmayışıdır. “rağmen” türü sevgilerimizin artması dileği ile

 
Herşeye “rağmen” sevginiz daim olsun…

Japon düşünür Masumi Toyotome 3 türlü sevgi olduğundan bahsediyor.

Birincisi “Eğer” türü sevgi!.. Sevenin, istediği bir şeyin sağlanması karşılığı olarak vaad ettiği sevgi türü. Belli beklentileri karşılarsak verilecek sevgidir bu. Mutlaka bir şarta bağlıdır.

· Eğer iyi olursan baban, annen seni sever.

· Eğer başarılı ve önemli kişi olursan, seni severim.

· Eğer eş olarak benim beklentilerimi karşılarsan seni severim.

Beklentiler gerçekleşmediğinde, düş kırıklıkları başlar.. Sevgi giderek nefrete dönüşür.



İkinci tür sevgi “Çünkü”…Bu tür sevgide kişi, bir şey olduğu, bir şeye sahip olduğu ya da bir şey yaptığı için sevilir. Başka birinin onu sevmesi, sahip olduğu bir niteliğe ya da koşula bağlıdır.

· Seni seviyorum. Çünkü çok güzelsin

· Seni seviyorum. Çünkü o kadar popüler, o kadar zengin, o kadar ünlüsün ki.



Bu tür sevgi doğal olarak sahip olunan nitelikler üzerine olduğu için “Eğer’e göre daha rahatlatıcıdır. Ancak sevilecek niteliklere onlardan biraz daha fazla sahip biri ortaya çıktığı zaman, sevenlerinin, artık ötekileri sevmeye başlayacağından korkulur. Böylece yaşama sonsuz sevgi kazanma gayretkeşliği ve rekabet girer.

Yazara göre gerçek sevgi üçüncü tür sevgidir. Yani : “Rağmen” sevgisi….Bu üçüncü tür sevgide, insan “Bir şey olduğu için” değil, “Bir şey olmasına rağmen” sevilir.

· Geceleri uykusuz bırakmasına rağmen anne bebeğine tapar.

· Esmeralda, kamburuna rağmen Quasimodo’yu sever.

· Prens, fakir olmasına rağmen Külkedisi’ne aşık olur.

· Sarah, fakir ve farklı kültürden olmasına rağmen Musa’nın peşinden gider.


Yazara göre dünyadaki en büyük kıtlık, “Rağmen” türü sevginin yeterince olmayışıdır. “rağmen” türü sevgilerimizin artması dileği ile

 
Küçük çocuğun yaraları....

Baba alkolu bizden çok mu sevdin ?

alkol alımı başlangıçta eğlencelidir. her şeyi unutursun kızdığın şeyler bile gözüne çok hoş gelir kimi zaman
oysaki alkol alan eğlenirken etrafındakiler acı çeker bunu farkına varmaz nasıl varsın ki aklı başında değil.
ne kadar acıdır ki alkolik bir babanın evladı olmak hayatınızda geçmez yaralar bırakır.
babanızdır nasıl vazgeçeceksiniz onuda her insanı kabul ettiğin gibi kabul edeceksiniz onunla beraber tanıdığınız alkolide alkoldende nefret edecek ama babanızı hep sevecek ama söyleyemeceksiniz .
her gece yatağa girdiğinizde ne olur bu gece babam eve gelmesin yada kavga çıkmasın bizi sokağa atmasın diye dua edecekler.
babası alkolik olan çocuklar yatağa yattıklarında hayallerinde bebek ,oyuncak araba, babası ile el ele gezmek gibi hayalleri olmuyor, olamıyor .sadece huzur içinde rahat uyku istiyor küçük ellerini açıp allahından ne acıdır değil mi.çok geç saatte babanız arkadaşının kollarının arasında gelir ayakta duracak hali kalmamıştır ama çok içtim ama sarhoş olmadım bunu aile fertlerine göstermek için olsa gerek bütün evi karşısında ister..
o küçük çocuk kaç gece tek bacak üzerinde korkudan tirtir titriyerek sabahlamıştır tek bir rüya bile görmeden.herkesin dayanma sınırı var ve bir gün biter bütün aile alkol yüzünden dağılır küçük çocuk mutludur rahat geceler ve uykular uyacağı için nerden bilsin ki küçük yüreğinde kapanmaz yaralar olacak tüm hayatı boyunca alkolden alkolin kokusundan bile nefret edecek.gece kapı her çaldığında yüreği ağzına gelecek..
şimdi babasını bütün içinde yaşattığı yaralarına rağmen seven babasının değil alkolun suçuydu diyerek babasını hala haklı çıkarmaya çalışan küçük çocuklar büyüdü ama mutsuz, hayalsiz, yaralı, yaşamaya çalışıyor.o küçük çocuk seni hiç saramadı koklayarak öpemedi ellerinden tutup hiç gezemedi.baba benim için yaşaman gerekirken alkol yüzünden öldün.
evet şimdi soruyorum baba alkolu bizden çok mu sevdin ?
 


Baba alkolu bizden çok mu sevdin ?

alkol alımı başlangıçta eğlencelidir. her şeyi unutursun kızdığın şeyler bile gözüne çok hoş gelir kimi zaman
oysaki alkol alan eğlenirken etrafındakiler acı çeker bunu farkına varmaz nasıl varsın ki aklı başında değil.
ne kadar acıdır ki alkolik bir babanın evladı olmak hayatınızda geçmez yaralar bırakır.
babanızdır nasıl vazgeçeceksiniz onuda her insanı kabul ettiğin gibi kabul edeceksiniz onunla beraber tanıdığınız alkolide alkoldende nefret edecek ama babanızı hep sevecek ama söyleyemeceksiniz .
her gece yatağa girdiğinizde ne olur bu gece babam eve gelmesin yada kavga çıkmasın bizi sokağa atmasın diye dua edecekler.
babası alkolik olan çocuklar yatağa yattıklarında hayallerinde bebek ,oyuncak araba, babası ile el ele gezmek gibi hayalleri olmuyor, olamıyor .sadece huzur içinde rahat uyku istiyor küçük ellerini açıp allahından ne acıdır değil mi.çok geç saatte babanız arkadaşının kollarının arasında gelir ayakta duracak hali kalmamıştır ama çok içtim ama sarhoş olmadım bunu aile fertlerine göstermek için olsa gerek bütün evi karşısında ister..
o küçük çocuk kaç gece tek bacak üzerinde korkudan tirtir titriyerek sabahlamıştır tek bir rüya bile görmeden.herkesin dayanma sınırı var ve bir gün biter bütün aile alkol yüzünden dağılır küçük çocuk mutludur rahat geceler ve uykular uyacağı için nerden bilsin ki küçük yüreğinde kapanmaz yaralar olacak tüm hayatı boyunca alkolden alkolin kokusundan bile nefret edecek.gece kapı her çaldığında yüreği ağzına gelecek..
şimdi babasını bütün içinde yaşattığı yaralarına rağmen seven babasının değil alkolun suçuydu diyerek babasını hala haklı çıkarmaya çalışan küçük çocuklar büyüdü ama mutsuz, hayalsiz, yaralı, yaşamaya çalışıyor.o küçük çocuk seni hiç saramadı koklayarak öpemedi ellerinden tutup hiç gezemedi.baba benim için yaşaman gerekirken alkol yüzünden öldün.
evet şimdi soruyorum baba alkolu bizden çok mu sevdin ?
 
Geri
Üst