Rize Şehir Tanıtımı

aSqimSin

Yeni Üye
Üye
Rize Şehir Tanıtımı
rizeyi tanıt rize şehri hakkında bilgi rize tanıtımı şehri tanıtım
Rize Genel Bilgi ve resimler

Rize (il)

Rize (il)

Rize ili konumu




Karadeniz Bölgesi’nin Doğu Karadeniz Bölümünde yer alan Rize; batısında Trabzon’un Of ilçesi; güneyinde Erzurum’un İspir ilçesi, doğusunda Artvin’in Yusufeli ve Arhavi ilçeleri; kuzeyinde de Karadeniz ile çevrilidir. Karadeniz’e paralel konumdaki il toprakları Doğu Karadeniz’in en yüksek ve en engebeli kısmında yer alır. İl topraklarını Karadeniz kıyılarının hemen arkasında Doğu Karadeniz sıra dağlarının kıyı uzantıları engebelendirir. Aynı zamanda Rize Dağları ismi ile de bilinen bu dağların en yüksek kesimleri güney ve güneydoğuda ilin doğal sınırlarını oluşturur. Bu dağların en yüksek uzantıları doğu il sınırları dışındaki Kaçkar Dağı (3.937 m.), Hunut Dağı (3.560 m.), Koyunsokağı Vacakar Dağı (3.458.m.), Çaymakçur Tepesi (3.420 m.), Gudashevsivrisi Tepesi (3.406 m.), Koyunsokağı Tepesi (3.342 m.), Marsis Tepesi (3.334 m.) ve Aşağı Karataş Tepesi (3.322 m.) ile Verçenik (Üçdoruk) Tepesi’dir (3.711 m.). Bu dağlar derin akarsu vadileri ile bölünmüştür. Çok sayıda akarsu tarafından bölünen bu düzlüklerin tabanı ovaları oluşturur. Akarsuların getirdiği alüvyonlar Karadeniz kıyısından içeriye doğru taraça şeklinde düzlükler meydana getirmişlerdir. Bunlardan en geniş olanı Ardeşen ilçe merkezinin yerleşim alanını oluşturan Fırtına Deresi’nin taban seviyesi ovasıdır. İkizdere’de Varda, Gökyayla, Cimil, Ovit; Çayeli’nde Karos; Pazar’da Ambarlı, Varap; Çamlıhemşin’de Varoş, Elevit, Trovit, Ovit, Palovit, Çiçekli, Ayder, Başhemşin, Salinov, Kavran; Ardeşen’de Duta; Fındıklı’da Taşlı yaylaları ilin diğer düzlükleridir.

İl topraklarını Çağlayan (Abu), Fırtına, Arılı Dere, Hemşin Deresi, Sabuncular Deresi, Büyük Dere, Kıbledağ Deresi, İyi Dere, Pazar Deresi, Taşlı Dere, Durak Deresi, Hala Deresi, Balamya Çayı ile İkizdere sulamaktadır. Dağlar arasında küçük göller bulunmaktadır. Rize Dağlarının yüksek kesimlerinde Buzyalağı ve Moren Set Gölleri vardır. Rize Dağları’nın 2.400 m.yi aşan bölümlerinde buzul aşındırması ve biriktirmesi sonucu oluşmuş olan 19 adet küçük alanlı göl bulunmaktadır. Bu göllerin en büyükleri 0.07 km2 yüzölçümündeki Ambar Gölü (2.950 m.) ile Büyük Deniz Gölü’dür (2.900 m.) . 2.400-3.000 m. yükseklikler arasında yer alan bu göllerin en küçüğü ise 0.01 km yüzölçümündeki Öküzyatağı Gölü’dür. (2.775 m). İlin yüzölçümü 3.920 km2 olup, toplam nüfusu

Doğu Karadeniz Dağlık Sistemine dahil olan Rize arazisi esas itibariyle paleozoik (I.zaman) bir temel üzerinde ve Kretase’de (III. Zaman ara devresi) başlayan büyük orojenezle (Dağ oluşumu) yüzeye çıkmış Granodiorit ve Kretase flişlerinden ibaret olmakla birlikte yer yer Neojen depolarına da rastlanır.

Rize, sık ve gür tabii bitki örtüsüne sahip olup, dağlık alanlarda kızılağaç, gürgen, meşe, kestane, ladin, köknar ağaçlarından oluşan ormanlar bulunmaktadır. Alçak alanlarda teraslar halinde çay plantasyonları, narenciye bahçeleri, yeşil otlar vardır. Rize’de ormanlar yaklaşık olarak 2.000-2.200 m. yüksekliklerde sona erer ve yerini alp çayırlarına bırakır. Turuncu ve beyaz renkli küçük dağ zambakları ile papatyalar gibi çeşitli türlerin yer aldığı bu sahada, çayırların yanında lekeler halinde yer yer kısa boylu, orman gülü çalılıkları da yer almaktadır.

Dağlarla çevrili Rize ve çevresi dört mevsimde de ılıman ve yağışlı bir iklime sahiptir. Türkiye’nin en çok yağış alan bölgesidir. M2’ye yılda 2510 kg. yağış düşer. Yıllık ortalama sıcaklık da 15 C.dir. Bu iklimden ötürü de il ve çevresi zengin bir bitki örtüsü ile kaplanmıştır.

İlin ekonomisi tarım, hayvancılık, ormancılık, el dokumacılığı, turizm, ahşap gemi yapımcılığına dayalıdır. İlin arazisinin çok engebeli olmasından dolayı tarım alanları kısıtlıdır. Bununla birlikte, Türkiye’de üretilen çayın büyük bir kısmı burada yetişir. Cumhuriyetin ilk yıllarında çay yetiştirilmesi için çalışmalara başlanmış, 1937 yılında çay tarımına geçilmiştir. Günümüzde çay tarımına dayalı bir de çay sanayii kurulmuştur. Bunun dışında mısır, fındık, puroluk tütün, meyve ve sebze yetiştirilir. Hayvancılıkta büyük ve küçükbaş hayvan yetiştirilmekte olup, arıcılık yapılmaktadır. İkizdere yöresinde elde edilen Anzer balı ülke çağında ünlüdür. Kıyı kesimlerinde de balıkçılık yapılmaktadır. Ormancılık da önemli bir geçim kaynağıdır. El sanatları arasında el dokumacılığının önemli bir yeri vardır.

Rize’de sanayii çok fazla gelişmemiştir. Bununla beraber, çay ve çay paketleme, un, balık yağı, balık unu, sirke, orman ürünleri, çivi ve çelik tel fabrikaları bulunmaktadır. Ahşap gemi ve kayık yapımı, marangozluk, taşçılık, dülgerlik ilin ekonomisinde katkısı olan yaygın mesleklerdir. Rize Dağları dağcılık ve turizm yönünden önemli olup, ekonomisinde katkı payı bulunmaktadır.

Yer altı kaynakları yönünden fazla zengin değildir. Ardeşen’de manganez, kaolin, kil, tuğla ve kiremit hammaddesi; Çamlıhemşin’de manganez; Çayeli’nde bakır, kurşun, çinko, prit; Fındıklı’da demir ve kaolin madeni içeren yataklar bulunmaktadır. Ayrıca maden suyu kaynakları ve Ayder Kaplıcası ile Andon ve Şimşirli içmeleri vardır.

Rize’nin ismi ile ilgili araştırma yapılmamış olup, tarihi kaynaklarda Rhizion, Rhizus, Rhition, Riso, Risso, Risum olarak geçmektedir. İlin adı ile ilgili çeşitli görüşler bulunmaktadır. Bu görüşlere göre; Yunanca pirinç anlamına gelen Rhisos, Rumca’da “Rıza” olarak dağ eteği anlamında kullanılmıştır. Osmanlıca’da ise Rize, ufak kırıntı, döküntü anlamındadır.

Rize ve çevresinde yapılan yüzey araştırmaları yörenin Yontma Tunç Çağından sonra yerleşime açıldığını göstermektedir. Burada Eski Tunç Çağı’na ait bazı buluntularla karşılaşılmıştır. Hitit ve Urartular bu bölgeye kadar inmişler, Güney Rusya ve Kafkasya’da yaşayan Kimmerler (MÖ.VIII.yüzyılda) bu yöreye gelmişler, onları İskitler izlemiştir. MÖ.650-550 yılları arasında Miletoslular Karadeniz kıyılarında yüze yakın koloni kurmuşlardır. MÖ.606 yılında bölgeye kısa bir süre de olsa Medler hakim olmuştur. MÖ.547 yılından sonra Anadolu’nun büyük bir bölümü ile birlikte Rize de Perslerin yönetimi altına girmiştir. MÖ.334’te Büyük İskender Pers egemenliğine son vermiştir. MÖ.301-MS.117 arasında Perslerin Pont Satraplığının devamı olan Pontus Devleti buraya egemen olmuştur. MÖ.63’te Roma İmparatoru Pompeius’un Pontus Kralı Mithridates’i yenmesinden sonra bölge Roma İmparatorluğu’nun egemenliği altına girmiştir.

İmparator Traianus zamanında yörede Roma garnizonları kurulmuştur. Romanın ikiye ayrılmasından sonra Rize ve çevresi Bizans topraklarının içerisinde kalmıştır. 395-1294 yılları arasında Rize Bizans’ın Pontus Polemiecus Eyaleti içerisinde yer alıyordu. Aynı zamanda da burada Bizans’ın askeri bir garnizonu vardı. İmparator Iustinianus zamanında (527-565) Rize kalesi genişletilmiş, Bizans ordusuna paralı asker olarak Avar, Kuman ve Bulgar Türkleri alınmış ve bunlar Rize başta olmak üzere doğudaki sınırlarda görevlendirilmişlerdir. Iustinianus döneminde bölgede yaşayan Canlar ve doğudaki Lazların saldırıları önlenmiştir. Bu kavimlerin İskit kökenli Hıristiyan Türk oldukları iddia edilmektedir.

İstanbul’un Latinler tarafından 1204’te işgal edilmesinden sonra, Alexios Komnenos Gürcülerden de yardım alarak Trabzon’da bağımsız bir Trabzon-Rum Devleti kurmuştur (1204-1461). Bu dönem içerisinde Rize ve çevresi de Trabzon devletinin sınırları içerisinde kalmıştır.

Malazgirt Savaşı’ndan (1071) sonra Rize ve çevresi Selçukluların kontrolüne girmişse de daha sonra Trabzon Rum Devleti buraya yeniden hakim olmuştur. Akkoyunlular zamanında (1350-1502) Rize’nin güney kesimlerine özellikle Hemşin’e Türk boyları yerleştirilmiştir. Fatih Sultan Mehmet’in 1461’de Trabzon’u ele geçirmesi ile birlikte Osmanlı topraklarına katmıştır.
Osmanlı döneminde liman, nahiye ve kaza merkezi olarak önemini korumuştur. 1640 yılında buraya gelen Evliya Çelebi Rize’den şöyle söz etmiştir: “Trabzon’a bağlı deniz kıyısında bahçeli güzel bir yerdir”. Osmanlı döneminde Batum Kalesi muhafızı Tuzcuoğlu Memiş Ağa (1814-1817) ve Trabzon ağalarının isyanı (1835) gibi isyanlar olmuş ve bastırılmıştır. Rize XIX.yüzyılda önemli bir kaza merkezidir. Berlin Antlaşması ile (1878) Lazistan sancağının merkezi olan Batum Rusya’ya bırakılınca Rize Sancak merkezi olmuştur.

I.Dünya Savaşı’nda Doğu Cephesinde başlayan çatışmalar Rize’yi de etkilemiştir. Ruslar Karadeniz sahilleri ile birlikte Rize’yi de denizden bombalamışlardır. Rusların karadan ilerleyişini önlemek için gönüllü milisler arasına Rizeliler de katılmıştır. Rus kuvvetlerine karşı fazla direnemeyen milisler Çayeli’ne çekilmiş ve 8 Mart 1916’da Ruslar Rize’yi işgal etmiştir. Rus İhtilalinden sonra Ruslar 2 Mart 1918’de Rize’den çekilmişler, bu kez Ermeni ve Rum çeteleri bölgede bir Rum Pontus Devleti kurmak için çalışmalar yapmış, çeteler sivil halkı öldürmüştür. Bu duruma karşı Trabzon’da bütün Doğu Karadeniz Bölgesini kapsayan “Trabzon Muhafaza-i Hukuku Milliye Cemiyeti” kurulmuştur. Kazım Karabekir Paşa’nın önderliğinde bu çalışmalar sonuçsuz kalmıştır.

Cumhuriyetin ilanından sonra Rize Artvin ile birleştirilerek Çoruh Vilayeti ismini almıştır. Rize 1936’da Artvin’den ayrılmış ve il konumuna getirilmiştir.

Rize’de günümüze gelebilen tarihi eserler arasında; Rize Kalesi, Bozuk Kale, Çamlıhemşin’de Zil Kale, Kale-i Bala (Yukarı Kale), Pazar Kız Kalesi, Pazar Kalecik Sivri Kale, Pazar Cihar Kale, İskender Cafer Paşa Camisi (1570), Büyük Gülbahar Sultan Camisi (1906), Kale Camisi (1658), Küçük Gülbahar Hatun Camisi (XVI.yüzyıl), Orta Cami (1737), Reşadiye Camisi (1671), Camiönü Camisi (1698), Değirmendere Camisi (1786), Taşçıoğlu Camisi (XVIII.yüzyıl), Portakallık Camisi (XIX.yüzyıl), Şeyh Camisi (1711), Muradiye Köyü Camisi (1909), Uzunkaya Köyü Camisi (XIX.yüzyıl), Ardeşen Ekşioğlu Camisi (1869), Ardeşen Seslikaya Köyü Camisi (1801), Ardeşen Tunca Köyü Camisi (1902), Yukarı Durak Camisi (1743), Pirinçlik Camisi (1886), Çamlıhemşin Şenköy Camisi (1900), Aşağı Çamlıca Köyü Camisi (XIX.yüzyıl), Yolkıyı Köyü Camisi (1911), Çayeli Cafer Paşa Camisi (1467), Ormancık Camisi (1826), Fındıklı Merkez Camisi (XVIII.yüzyıl), Güneysu Kıbledağ Camisi (1862), Kiremit Köyü Aşağı Mahalle Camisi (XIX.yüzyıl), Hemşin Baltacılı Camisi (1791), İkizdere Çamlık Köyü Merkez Camisi (XIX.yüzyıl), Pazar Yücehisar Camisi (1799), Mataracızade Hacı Mustafa Efendi Çeşmesi (1886) bulunmaktadır.

Rize'de;Tuzcuoğulları Evi, Mataracı Mehmet Efendi Evi (Atatürk Müzesi), Fındıklı Hurşit Bey Evi, Şenyuva Köprüsü, Köprüköy Köprüsü, Fındıklı Çağlayan Köprüsü ve Karadeniz Türk sivil mimarisi örneklerinden evler bulunmaktadır. Ayrıca ilde Kaçkar Dağları Milli Parkı vardır. Milli park ayrıca doğa yürüyüş sporuna uygun topografyası ile dağcılık faaliyetlerine olanak sağlamaktadır. Milli parkın, Çamlıhemşin ilçesi, Ayder Yaylası başta olmak üzere yayla yerleşim alanlarının bazı bölümlerinde kontrollü olarak çadır ve karavanla konaklama yapılabilmektedir. Fırtına Deresi’nde de treking yapılmaktadır.



This image has been resized. Click this bar to view the full image. The original image is sized 1024x768.

This image has been resized. Click this bar to view the full image. The original image is sized 896x672.



 
Kale-i Bala

Kale-i Bala

Kale-i Bala, Rizehttp://tr.wikipedia.org/wiki/Rize ilinin, Çamlıhemşin sınırları içinde bulunan tarihi bir kaledir.

Genel

Çamlıhemşin ilçesine 40 km. uzaklıkta Hisarcık Köyü sınırları içerisinde Fırtına Deresi’nin kaynaklarına hakim bir noktada kurulmuştur. Kaynaklarda geçen bir diğer adı ise Varoş Kale’dir. Kale Kaçkarlar'ın iç kısmına geçit veren Başhemşin ve Tatos Geçidi’ne yakındır. Kalenin surları oldukça harap olmuştur.Duvar işçiliği bakımından Zilkale ile benzerlikler görülür. Kale-i Bala'nın da 14., 15. yy'larda yapıldığı sanılmaktadır.
 
Zilkale



Zilkale'nin Sancağı


Zilkale, Çamlıhemşin,Rize ilçesinin 12 km güneyinde, Fırtına Vadisihttp://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Fırtına_Vadisi&action=edit'ndeki bir geçide hakim, yüksekçe bir tepe üzerinde (dere yatağından 100 m denizden 750 metre yükseklikte) konumlanmış (40° 55' 0N, 40° 57' 0E), 8 burç ve bir gözetleme kulesinden oluşan, savunma hendeği durumundaki Zil deresine merdivenle inilen, bir kale olup, kesin yapım tarihi bilinmemektedir.

Tarihçe

Ahşap olan iç konstrüksiyon çürüyüp yok olmuş olmalıdır. Bryer’a göre kuzey duvarına bitişik dörtgen apsidli oda bir şapeldir. Zil Kale, Varoş Kale, Pazar Kalesi ilk bakışta aynı elden çıkmış ve aynı amaçla yapılmış izlenimi vermektedirler.
Bryer, Trabzon İmparatorluğuhttp://tr.wikipedia.org/wiki/Trabzon_İmparatorluğu döneminde ya bizzat Komnenoslar ya da İmparatorluğa bağlı yerli Lordlar (mesela Zil Kale için Hemşin Lord’u Arhakel) tarafından yapıldık-larını tahmin etmektedir. Bıjışkyan (1871) “Kayalığın üzerinde bulunan ve Zilkale denilen eski bir kalenin içinde insana şaşkınlık veren kemerli binalar ve büyük bir kule vardır. Kalenin alt ucu, tepelerin üzerinde başka kalelere ve eski bir kilise kalıntıları bulunan Fırtına Deresi ’ne kadar uzanır” diyerek gözlemlerini anlatırken, yazık ki kale tarihi hakkında bilgi vermemektedir.
Osmanlı’nın bölgeyi fethinden sonra’da Kale-i Zir adıyla askeri amaçlarla kullanılmış, 1979 yılında kalede bulunan 26 cm uzunluk ve 4-4 ½ cm çağpında pirinç döküm, iki el topu Trabzon Müzesi’ne getirilerek 440 (79-1-1) ve 441 (79-1-2) ile envantere kayıt edilmiştir.
 
Rize'nin İlçeleri

Rize, Rize ilinin merkezi olan şehirdir.Turistik Alanlar: Çağrankaya Yaylası, Andon ve Çamlık Orman İçi Dinlenme Yerleri, Ayder,Fırtına Deresi ve Vadisi, Cimil, Çat, Başhemşin, Ovit ve Palovit Yaylaları, Ayder Kaplıcası, Andon ve Şimşirli İçmeleri, ve Pazar-Kız Kulesi, Kale-i Balâ, İslam Paşa Camii, Gülbahar Camii, Cafer Paşa Camii.




Ardeşen, Rize
Türkiye'de yeri Bilgiler Şehir nüfusu 45.392[1] (2000) İlçe nüfusu 58.499[2]2000) Yüzölçümü 743 km² Koordinatlar

  • Posta kodu 53400 Alan kodu 464 İl plaka kodu 53 Yönetim Coğrafi Bölge Karadeniz Bölgesi İl Rize Kaymakam Cemil Kılınç Belediye başkanı Mümtaz Sinan Rize ilinin bir ilçesidir.

    Ardeşen Köyleri
    (
  • Akdere
  • Akkaya
  • Armağan
  • Armutluk
  • Asağıdurak
  • Bayırcık
  • Beyazkaya
  • Çıraklar
  • Doğanay
  • Duygulu
  • Gündoğan
  • Güney
  • Höşdere
  • Işıklı
  • Kirazlık
Kurtuluş
  • Manganez
  • Ortaalan
  • Özgür
  • Pınarlı
  • Pirinçlik
  • Serindere
  • Sinan
  • Seslikaya
  • Şehitlik
  • Şendere
  • Şenyamaç
  • Şenyurt
  • Yamaçdere
  • Yavuz
  • Yeniköy
  • Yeşiltepe
  • Yeniyol
  • Yukarıdurak
  • Zeytinlik
  • (KÜÇÜKKÖY)
  • (yurtsever)




Çamlıhemşin, Rize

250px-Rizemountain2.jpg



Pokut platosu.Rize dağı üzerindeki bulutlar Bilgiler İlçe nüfusu 8237[1] (2000) YüzölçümüRakım 300-700 metre Koordinatlar 41°08′N 41°01′E Posta kodu 53400 Alan kodu 464 İl plaka kodu 53 Yönetim Coğrafi Bölge Karadeniz Bölgesi İl Rize
Rize'nin bir ilçesidir.

Tarihi ve Coğrafi Yapısı

Çamlıhemşin Doğu Karadeniz Bölgesinde Rize İlinin İlçe merkezlerinden biri olup, kıyıdan içerde fırtına deresi vadisi 41.8 kuzey enlemi ile 41.01 doğu boylamının kesinleştiği noktada, vadi tabanında denizden yüksekliği 300 metre dolayında bulunmaktadır. Bazı mahallelerde ise bu yükseklik 700 metreyi aşmaktadır. İlçemiz 885 Kilometrekarelik bir alanı kaplamaktadır. Bu alanın %80'i ormanla kaplı, dağınık ve tepelik alanlardan ibaret olup, düz alanlar hemen hemen yok gibidir. Çamlıhemşin İlçesi Rize İlinin denize sınırı olmayan ilçelerinden biridir. Denizden güneye doğru 22 Km. lik karayolu uzunluğunda ve içeridedir. İlçenin güneyi, doğu-batı doğrultusunda kavis çizen ve denize paralel olan, yükseklikleri 2000-4000 metreyi bulan "KAÇKAR DAĞLARI" ile çevrilidir. Bu dağ silsileleri içinde 3932 metre yüksekliğe sahip "KAÇKAR DAĞI" yine yüksekliği 3344 metreye ulaşan "CİMİL DAĞI" ve yükseltileri 2000 metreyi geçen bir çok dağ ve tepeleri mevcuttur. Kaçkar Dağları üzerinde jeomorfolojik olaylar sonucu oluşmuş bir çok irili ufaklı krater gölleri mevcuttur. (Büyük Deniz Gölü, Meterez Gölü, Yıldız Gölü, Dönen Gölü, Serincef Gölü ve Kara Göl bunlardan bazılarıdır.)
Arazinin meyilli olması nedeni ile ilçemizdeki akarsular 70 Km.lik bir uzaklıktan 3000 m. Rakımdan 0(Sıfır) rakıma düşmektedir. İlçe merkezinden geçen Fırtına Deresinden dolayı da Fırtına Vadisi olarak anılır. Fırtına Deresi, Kaçkar ve Verçenik Vadilerinden gelen Elevit Deresi ve Palovit Deresinin birleşimi olan büyük dere ile Hala Deresinin (Ayder Deresi) birleşmesinden oluşur. Fırtına Deresi Pazar, Ardeşen sınırından Karadeniz'e dökülür.
Pazar, Ardeşen, Çayeli, Hemşin, İspir, İkizdere ve Yusufeli ilçeleri ile sınırları olan Çamlıhemşin'in eski adı "VİCEALTI" dır. Cumhuriyetin ilanından önce 1922 yılında karakol merkezi oluşturuldu. 1953 'de ise Ardeşen ilçe olunca, Vicealtı "ÇAMLICA" adı ile bu ilçeye bağlandı. 1954'de bucak binası yapıldı. 1955'de belediye kuruldu. 27.06.1957'de yürürlüğe giren 7033 Sayılı Kanun ile Çamlıhemşin adını alarak İlçe haline getirildi. İlçenin kuruluşu 1960'larda tamamlandı.
İklimi her mevsim yağışlıdır. Sıcaklık kışın -7 dereceye kadar düşmekte, yazın ise 25 dereceye kadar yükselmektedir. Günlük en yüksek sıcaklık farkı 23,6 derece olmaktadır. Yıllık metrekareye düşen yağış miktarı 245 Cm3'ü bulmaktadır. Havadaki nem oranı ise %10 ile %97 arasında değişmektedir.




Nüfus Durumu

Çamlıhemşin Rize İlinin 11 ilçesi içinde gerek toplam ilçe nüfusu gerekse merkez nüfusu bakımından en küçüklerindendir. İlçe kilometrekareye 16 kişilik nüfus yoğunluğu ile ilin tenha ilçelerinden biridir. İlçe nüfusu 30 Kasım 1997 yılı Genel Nüfus Sayımı kesin sonuçlarına göre 8.454'tür. Şehir merkezinin nüfusu 2.204, köylerin nüfusu ise 6.250'dirr. 2000 Yılı Genel Nüfus Sayımı sonuçlarına göre ise toplam 8.206 olup, merkez nüfusu 2.355, köylerin nüfusu ise 5.851'dır. 6 mahalle ve 27 köyden oluşmakta olup, yöredeki nüfusun büyük bir kısmı mevsimlik işçi olarak kışın büyük şehirlere çalışmaya gitmekte, yazın ilçeye dönmektedir. İlçenin en az yedi köyünde Lazca konuşulur. Bu köyler; (Başbakanlık kararı ile belirlenen yeni Türkçe isimleriyle) Dikkaya, Çayırdüzü, Topluca, Murat, Kadıköy, Güllü ve Behice köyleridir. İlçede okur yazarlık oranı %97'dir.



Sosyal Durum


  • Konut: İlçe merkezinde yeterli konut olmayıp, özellikle kamu görevlileri ev bulmakta büyük güçlük çekmektedirler. İlçe merkezinde Milli Eğitim ve Özel İdare tarafından yapılmış 12 daireli lojman, 6 daireli Adliye Lojmanı ve 18 daireli Belediye Başkanlığına ait sosyal konut mevcut olup, ihtiyaca cevap vermemektedir. İlçede görev yapan kamu görevlilerinin bir çoğu Ardeşen ve Pazar İlçelerinde ikamet etmektedir. İlçedeki en önemli problemlerden biri konut sorunu olup, sorunun çözümü için Başbakanlık Toplu Konut İdaresi Başkanlığınca konut yapılması için girişimler devam etmektedir. Ayrıca ilçenin mimari bakımdan tarihi eser niteliği taşıyan eserleri mevcuttur. Bunlar başlıca; bazı ünlü camiler ve eski şekir evleri, serenderler, taş-kemer köprüler, çamlıhemşin evleri, ve çamlıhemşin konakları olarak sıralanabilir.

  • Sağlık:İlçe Merkezinde 10 yataklı sağlık merkezi ve bir sağlık ocağı bulunmaktadır. İlçe merkezinde bulunan sağlık merkezinin 1 doktoru, Sağlık Ocağının da 2 doktoru bulunmaktadır. Merkez Sağlık Ocağında 3 ebe, 1 Hemşire, 3 sağlık memuru, 1 Çevre Sağlık Teknisyeni mevcuttur. İlçe Sağlık Merkezinde ise sadece 1 Şoför bulunmaktadır. İlçemiz Köylerinde toplam 9 adet sağlık evi mevcut olup, İlçe Dikkaya Köyünde 1 Sağlık Ocağı mevcuttur. Dikkaya Sağlık Ocağının doktor ve personeli bulunmamaktadır. İlçenin Sağlık Merkezinde 1 Ambulans faal, Merkez Sağlık ocağında ise bir Jeep mevcut olup faal değildir.
İlçede Sağlık Merkezi ve Merkez Sağlık Ocağı aynı binada hizmet vermekte olup, küçük çapta bakım ve onarım ihtiyacı bulunmaktadır. Ayrıca Sağlık Merkezi ve Sağlık Ocağının 1 Şoför, 2 Ebe, 1 Hemşire, 1 Laborant, 1 Röntgen Uzmanı, 1 Hizmetli ve 1 Kaloriferci ihtiyacı olup, bunlardan hizmetli ve kaloriferci ihtiyacının acilen karşılanması gerekmektedir. Ayrıca İlçe komşu ilçelere uzak olması nedeni ile Sağlık Merkezinin acil müdahale açısından yetersiz olduğundan acil müdahaleler için gerekli tıbbı malzemelerin temini gerekmektedir.




İş ve Çalışma Hayatı

İlçe halkı genellikle gurbetçi olup, mevsimlik olarak çalışmaya gitmekte, bir kısmının ise büyük şehirlerde fırın, lokanta, pastane vb.. gibi işleri olup, buralarda çalışmaktadırlar. İlçede kalanlar ise çay tarımı, hayvancılık ve orman işleri ile uğraşmaktadırlar. Kültür balıkçılığı ve arıcılık da önemli uğraş alanlarındandır. Ayrıca İlçemizde turizm faaliyetlerinden geçimini sağlayanların sayısı da hızla artmaktadır.




Eğitim ve Kültür

İlçede eğitime karşı ilgi düşüktür. İlköğretimden sonra özellikle kız çocuklarında liseleşme oranı düşüktür. İlçe köylerinde ve ilçe merkezinde toplam olarak 27 ilkokul mevcuttur. Bunların 6'sı eğitim öğretime devam etmekte, 3 tanesi taşımalı sistemle eğitim öğretim vermektedir. Şehir Merkezinde 1 İlköğretim Okulu, 1 Lise, 1 İmam-Hatip Lisesi, Dikkaya ve Topluca Köylerinde 1'er İlköğretim Okulu bulunmaktadır.
Çamlıhemşin kültürünün bir öğesi olan ev mimarisi için:

Ekonomik Durum

İlçede en önemli ekonomik faaliyet olarak turizm ön plana çıkmaya başlamıştır. Ayder Turizm Bölgesi 1200 yatak kapasitesine sahiptir. İlçemizin kuzey kesiminde kalan bölgesinde ise çay tarımı, hayvancılık ve yarıcılık ekonomik faaliyetler olarak ön palana çıkmaktadır. Ayrıca arıcılık ve kültür balıkçılığı da önemli ekonomik faaliyetler arasındadır Turizmin Geliştirilmesi Amacıyla Küçük ve Orta Boy Konaklama Tesislerini Geliştirme Projesi : Bölgeye ve Rize İline yönelik turizm hareketleri dikkate alındığında Ayder, Yaylaköy (Elevit), Çat...... gibi orman köyleri ve yayla merkezlerinde başlangıçta 10-20 yataklı, daha sonra 20-30 veya 30-40 yataklı, küçük ve orta boy konaklama tesislerinin ve aile işletmelerinin kurulması ve kurulu olanların hizmet standartlarını daha da geliştirilmeleri önem ve öncelik taşımaktadır. Bu nedenle yerel yönetim ve ilgili merkezi yönetim kuruluşlarının "özgün mimari projeler" hazırlaması ve yatırım yapmak isteyenlere proje yardımında bulunulacaktır.






Çayeli, Rize

Koordinatlar: 40°45′N 41°04.8′E
40px-Flag_of_Turkey.svg.png
Çayeli, Türkiye
250px-%C3%87ayeli.jpg



Çayeli'den bir görünüm Bilgiler Toplam nüfus 26900 [1] (2004) Yüzölçümü 473 km² RakımKoordinatlar 40°45′N 41°04.8′E Posta kodu 53200 Alan kodu 0464 İl plaka kodu 53 Yönetim İl Rize Kaymakam Mehmet Aktaş Belediye başkanı Rıza Çakır Yerel yönetim site .:: ÇAYELİ BELEDİYESİ ::. İlçe kaymakamlık site .: ÇAYELİ KAYMAKAMLIĞI :. Çayeli, Karadeniz Bölgesinde yer alan Rize'nin bir ilçesi.

Doğal yapı

Eski Mapavri, resmi adı Çayeli olan ilçe, Rize’nin 18 km doğusunda yer alır. Yüzölçümü 473 km2’dir. Doğudan Pazar, güneyinden Çamlıhemşin ve İkizdere, batıdan Rize merkez ilçeleri, kuzeyden Karadeniz ile çevrilidir.
Dar kıyı şeridi ve hemen arkasında yükselen, denize paralel sıradağlarıyla tipik bir Doğu Karadeniz kıyı ilçesidir. Büyük bir bölümü, Doğu Karadeniz Dağları'nın en yüksek kesimini oluşturan Rize Dağları'yla kaplıdır. Güney ucunda yükselti 2,000 m’yi aşar.

Ekonomi

İlçe ekonomisinin temeli çay üretimine dayanır. Yörede çay üretimi başlamadan önce ana ürün mısırdı.
Çayeli’nde hem yerleşime, hem de bitkisel üretime elverişli tek alan dar kıyı şerididir. Nüfusun büyük bir bölümü burada toplandığı gibi, çay ekimi de bu kesimde yoğunlaşmıştır. Türkiye’deki çay ekim alanlarının üçte ikisi Rize ilinde, bunun da %18’lik kısmı Çayeli ilçesinin sınırları içindedir. Kivi meyvesinin yetişmesi bu bölgeye uygun olmasından dolayı zamanla kivi ekimi artmaya başlamıştır.



Tarihçe

Eski çağlarda Kolha kültür alanında ve eski Lazlar'ın yerleşim bölgesinde bulunan Mapavri, antik dönemleri takiben sırasıyla Roma İmparatorluğu ve Trabzon Krallığı egemenliklerine girdi. 1461’de II. Mehmet (Fatih) tarafından Osmanlı topraklarına katıldı. 1622’de Abaza korsanlarının saldırısına uğrayarak yağmalandı. Şemsettin Sami, Kamasü’l-Alam’da, Mapavri’den "Trabzon vilayetinin Lazistan sancağının Rize kazasına bağlı bir nahiye" olarak söz eder. I. Dünya Savaşı sırasında Rus işgali altında kalan yöre 9 Mart 1918’de işgalden kurtuldu. Mapavri 1878’de nahiye 1944’de Çaybaşı adıyla ilçe oldu. Sonradan adı Çayeli olarak değiştirildi.







Derepazarı, Rize ilinin bir ilçesidir. Rize’nin Trabzon tarafında ana sahil yolu üzerinde bulunur.
Yaz aylarında sosyal hayat canlanmakta, Nüfus yaz aylarında kış aylarına göre daha kalabalıktır. İlçenin deniz sahili genellikle çok temiz ve denize girmeye elverişlidir. Tek eksikliği deniz kıyılarında kumlu alanlar bulunmamaktadır.

Ekonomi

İlçe ekonomisi genellikle çay üretimine ve Çay Fabrikasında çalışan işçilerin mevsimlik işine bağlıdır. Özellikle yaz aylarında Çay Fabrikalarının mevsimlik çalışmaya başlamasından sonra ekonomide bir canlılık dikkat çeker. Rize’nin çok yakın ve ulaşımının ekonomik olmasından dolayı halkın bir çoğu ihtiyaçlarını vilayetten karşıladığından, ticaret olması gerektiği noktadan çok geride kalmıştır. Derepazarında Devletin himayesinde olan 2 Çay-kur çay fabrikasının yanında, 4 tane de özel sektör çay fabrikası bulunmaktadır. Derepazarı küçük bir ilçe olmasına rağmen 6 adet çay fabrikasından ve çay üretiminden dolayı özellikle yaz aylarında ekonomik hayat canlanmaktadır. Dolayısıyla Çay sanayii İlçe ekonomisinin can damarı durumundadır.




Fındıklı, Rize

Fındıklı, Rize iline bağlı ilçe ve aynı adı taşıyan ilçe merkezi. Yüzölçümü 409 km²; ilçe nüfusu 16.100 merkez nüfusu 7.011 (1990); köy sayısı 17 dir.
Tarihte Roma İmparatorluğu ve Trabzon Krallığı egemenliklerinde bulunan Fındıklı, 1509'da Osmanlı egemenliğine girdi. Eski adı Viçe olan ilçe, Artvin'e bağlıyken, 1953'te Rize'ye bağlandı. Adını ise zamanında sakinlerinin fındık yetiştirmesinden dolayı alan fakat artık yerini çay yetiştiricilerine bırakmış bir ilçedir. Kıyı şeridi çok geniş olmayan, ancak denizden Kaçkarlar'a gittikçe genişleyen, Abu ve Pishala derelerinin arasında kalan geniş vadileri ile yarı tropikal bir cennettir. Fındıklı ilçesi Fatih Sultan Mehmet’in 1461 yılında Trabzon’un fethinden sonra Osmanlı egemenliği altına girmiştir. Önceden bölgede Tiranlılar, Makedonyalılar ve Bizanslılar yaşamıştır. 1886 yılına kadar “KARYE” (Köy ile Nahiye arasında idari birim) olan Fındıklının eski adı VİÇE’dir. Kaynaklara göre Viçe 1887 yılında Hopa ilçesine bağlı bir nahiye oldu. 15 Şubat 1916 tarihinde Rus işgaline uğrayan Viçe 11 Mart 1918 tarihinde işgalden kurtulmuştur. Viçe 11 Haziran 1947 tarihinde Fındıklı adıyla Çoruh (Artvin) iline bağlı bir ilçe olmuş ve 1948 yılında belediye teşkilatı kurulmuştur. Fındıklı 27 Kasım 1953 yılında Artvin ilinden ayrılıp Rize iline bağlanmıştır.
Yüzölçümü 409 Km2 olan ilçenin doğusunda Arhavi, batısında Ardeşen, Güneyinde Yusufeli ilçeleri ve kuzeyinde ise Karadeniz ile çevrili olup, 13 Km. kıyı şeridi vardır. Kıyıda çok az olan düzlük alanlar kaçkarlara doğru, tepeler ve dağlar şeklinde yükselir. Vadiler arasında yer yer düzlükler mevcuttur. İlçe topraklarını Sümer, Arılı ve Çağlayan derelerinin etrafındaki vadiler oluşturur. Bu dereler boyunca otlaklar ve yaylalara rastlanır. Kaçkar eteklerine doğru yükseldikçe daimi kar sınırları ile karşılaşılır.
Tipik Karadeniz arazi yapısı ve iklimine sahip olan ilçemizde yılın 6 ayı kapalı, 4 ayı çok bulutlu, 1,5 ayı bulutlu, 19 gün açık hava bulunmakta ve 365 günün yarısı yağışlı geçmektedir. Yıllık yağış miktarı 2500 mm. den 3000 mm. ye çıkmakta olup, en yüksek nem oranı % 95, en düşük nem oranı % 40 cıvarıdır. En yüksek sıcaklık 30 Co , en düşüğü ise –4 Co cıvarındadır.
Yöre halkının bölge şartlarına göre geçim kaynağı, başta çay ve fındık olmak üzere kısmen narenciye, meyvecilik, su ürünleri, arıcılık ve hayvancılıktır.
İlçemizde yaklaşık 2500 çiftçi ailesi tarımsal gelir ekonomik refahı sağlamada yeterli olmadığından çalışır nüfusun büyük bir çoğunluğu işçi, memur ve esnaf gibi tarım dışı alanlarda çalışmaktadır. İlçemizde tarımsal faaliyetlerden yılda yaklaşık 32 bin ton yaş çay, 750 ton kuru kabuklu fındık, 1350 ton süt, 60 ton et, 200.000 adet yumurta, 10 ton bal ve kıyı balıkçılığında yaklaşık 40 ton çeşitli cins balık avlanmaktadır.
Yapılan değerlendirme ve hesaplamalara göre ilçemizin gayrisafi yıllık tarımsal geliri aile başına ortalama 1.500.000.000. liradır. İlçemizde çoğunluğu Jersey melezi 1500 baş sığır, 700 baş yerli sığır, 1600 küçükbaş hayvan, 3000 adet Tavuk, 3500 adet fenni ve 500 adet ilkel arı kovanı mevcuttur. İlçemizde tarımsal amaçlı bir Fındık Tarım Satış Kooperatifi, bir Tarım Kredi Kooperatifi ve 3 adet Çay Ekicileri Kooperatifi ve 10 adet Yapı Kooperatifi mevcuttur.
İlçemizde son yıllarda yeni bir ürün olan KİVİ’ nin üretimi alternatif ürün olarak yaygınlaş-maktadır.
İlçemizde Ziraat ve Halk bankalarının şubeleri bulunmaktadır. Fuar, sergi ve panayır bulunmamakla birlikte haftanın Perşembe günleri yöre halkı tarafından üretilen ürünler ile çevre ilçe esnafının sattığı mallardan oluşan pazar kurulmaktadır.
İlçemizde küçük sanayii ve zanaatkârlık (Ustalık – Çıraklık) alanlarına ilgi duyulmamakta olup, çalışan kesimin büyük bir çoğunluğu memur ve işçi’dir. Genç nüfusun büyük bir çoğunluğu işsiz olduğundan ilçemiz sürekli göç vermektedir.

Lazca ismi Viçe'dir. viça, viça is. Çalı parçası, ağaç dalı (Çayeli Raşot), “Bundan başka çocuklar büyük ağaçlarda viça adı verilen tuzakla kışın karatavuk avlarlar” SK1 259, RŞ 204 (Rize), “Karabaş denilen kuşları yakalamak için ya-pılmış, iki çatallı uzun sopa” RK 116, “geç-mişte bu kuş viça ile tutulurdu. Viça çatallı bir sopadır. Bu sopanın çatalları arasına çu-buktan bir köprü yerleştirilirdi. Bu köprü, i-nek kuyruğu kılından yapılan ilmeklerle tu-zaklanırdı. Sopanın çatalları yukarıdan bir iple birbirine bağlanır bu ipte de canlı bir çekirge sallandırılırdı” RM 40; viçalamak “Sopa ile çalı ile döğmek” RŞ 204

Nüfusunun çoğunluğunu Lazlar oluşturur. İki büyük dere ve vadiye sahiptir. Bunlar Çağlayan(Abu) ve Arılı(Pishala) deresidir. Bu iki dere Fındıklı'nın yerleşime konu olan, alanlarını da belirlemektedir. Fındıklı da yerleşim bu iki dere etrafında gerçekleşmiştir.





Güneysu, Rize

Rize ilinin bir ilçesidir. Türkiye Cumhuriyeti 59. Hükümeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sık sık ziyaret ettiği bir yer olarak da bilinmektedir.

Tarihçesi

Güneysu, Rize iline bağlı bir bucak merkezi iken 1987 yılında ilçe olmuştur. Güneysu İlçesi’nin eski adı ve halk arasında da yaygın olarak kullanılan ismi Potomya'dır. Çünkü Karadeniz bölgesinde kaynağını dağların kuzeyinden alan birçok kısa mesafeli,gür akışlı akarsulardan olan Taşlıdere Havzası'nın iki önemli kolu olan Salarha Deresi ve Potamya deresi arasında kaldığından bu ismi almıştır. Yani iki akarsu ortasında yer aldığından Potamya denilmiş ve zamanla halk dilinde Potomya'ya dönüşmüştür. Dolayısıyla araştırmamızın asıl konusu Güneysu İlçesi olup Güneysu Havzası sınırları dahilinde olan her yer araştırma kapsamına alınıp ayrıca araştırmaya daha geniş perspektif kazandırıp daha kolay mukayeseyi sağlama amacıyla zaman zaman Taşlıdere Havzası ve Salarha Deresi Havzası’ndan da bahsedilmiştir.
Güneysu İlçe sınırları yaklaşık olarak batıda 40 34doğu boylamından, doğuda 40 44doğu boylamından, güneyde 40 50 kuzey enleminden ve kuzeyde 41 02 kuzey enleminden geçmektedir. Güneysu, Rize il merkezinin güneydoğusunda Taşlıdere'nin Karadeniz'le birleştiği noktadan güneye doğru gidildikçe dokuzuncu kilometrede yer alan ve 107 km2 alana sahip Rize'nin iç kesim ilçelerinden biridir. Şehir merkezinin, kıyıya uzaklığı 14 km. olup şehir merkezi rakımı 152 metredir. Doğudan Çayeli,kuzeyden Rize merkeze bağlı topraklar batıdan Rize merkeze ve İkizdere toprakları ve güneyden İkizdere toprakları ve Kaçkar Dağları ile çevrilidir. Kuzey sınırları Karadeniz kıyısından 9 km içeriden başlayıp şehir merkezinin 14.km'de olduğu halde rakımı 152km'de olması akarsu kenarında kurulmasının bir sonucudur. Oysa şehir merkezi bile tepelerle çevrili olup, buralarda kurulan yakın köylerde bile (iki üç km mesafede) rakım bu değerin birkaç katına çıkabilmektedir.
İlçe çok engebeli bir rölyefe sahip olup, ilçe sınırları dahilinde yükseltisi 150 m. ile 2000 m. civarında değişen tepelik alanlar mevcuttur. Bu tepeler yapı, rölyef ve teşekkülat bakımından bir birine benzer özellikler göstermekte olup vadilerle birbirinden ayrılmışlardır. Bu vadilerde büyüklü küçüklü çok sayıda akarsu mevcut olup bunlar daha sonra Taşlı dere havzasının en önemli kolu olan Güneysu ( Potamya ) deresini meydana getirmektedir. Arazinin çoğu dağlık olup cüzi bir kısmını yaylalar meydana getirmektedir. Denize komşu olmadığı için de Rize genelinde payı %1 olan ovalarından bile tam olarak payını alamamıştır. Bu dağlık arazi ise tamamen bitki örtüsü ile kaplı olup, açık alan görmek mümkün değildir.Bu bitki örtüsü vadilerin derin ve keskin görünümünü yumuşatıp göze hoş bir karakter kazanmasına yardımcı olmaktadır.
Bölgenin iklim özelliğinden kaynaklanan sürekli yağışlar aşınmayı arttırarak erozyon tehlikesini sürekli gündemde tutmaktadır.Ayrıca bu yağışlar rölyefteki engebe ve toprakta ki namüsait yapı ve doku ile birleşince ilçenin her köşesine can ve mal kaybına müsebbip olan sürpriz sel ve heyelenlarla karşılaşmak mümkün olmaktadır. Nitekim 12 Kasım 2001 ve 23 Temmuz 2002 felaketleri bunun sadece acı iki örneğidir.
Yörenin bitki örtüsü özelliğine baktığımızda sınırları dışından ( kıyıdan ) başlayan Kolşik Flora’nın hakimiyetini müşahade etmekteyiz. Ancak belli bir yükseltiden sonra iğne yapraklı ağaçlar hakim duruma geçmekte ve kaçkarların kuzey sınırlarında sıralanan belli sayı ve büyüklükteki yaylalarda alpin çayırlardan söz etmemiz mümkündür.
Güneysu’nun nüfus yoğunluğu Türkiye ortalamasının üzerinde olup kadın nüfusu erkek nüfusundan daha fazladır. Ayrıca sürekli dışa göç 1990’da 19516 olan Güneysu nüfusunu 2000 yılında 17320’ye geriletmiştir. Dolayısıyla nüfus artış hızı %-11,25’dir. Kırsal nüfus yoğunluğu şehir nüfusundan çok fazladır.Bunun sebebi merkeze yakın köylerin oluşu dolayısıyla insanların köyden merkeze gündüzün gelip gitmesidir.Ayrıca kır nüfusunun şehir nüfusundan fazla olmasının diğer bir sebebi ilçe sınırları içinde 22 köy olup belediye sınırları içinde 6 mahallenin oluşudur.Yeni kırsal yerleşme sayılarının şehirdeki yerleşmenin 5 katından fazla oluşudur.
Güneysu halkının temel geçim kaynağını tarım ve tarıma dayalı sanayi teşkil etmektedir.Bu konuda özellikle çay tarımının hakimiyetinden söz etmek mümkündür. Son yıllarda çaya alternatif olarak kivi de yetiştirilmeye başlanmıştır.Yalnız alışageldik tarım kültüründen kurtulup yeni alternatifler aramanın gerekli olduğuna inanıyorum. Aslında her biri titiz bir araştırma sonucu doğabilecek alternatiflere ilerleyen sayfalarda yer verilecektir.
Sebzecilik her ailenin kendi ihtiyacını karşılamaya yönelik olup küçük tarlalarda yapılmaktadır.Ayrıca traktör gibi tarım sanayii araçlarını kullanmaya müsait bir alan olmadığından bütün ekim,biçim işleri çapa vb. el aletleri ile yapılmakta olup insan gücüne dayanmaktadır. Nadiren hayvan gücünden istifade edilir. Hayvancılık faaliyetleri daha çok kırsal alanda olup büyük baş hayvan yetiştiriciliği ön plandadır. Bunun yanında yüksek kesimlerde kıl keçisi ağırlıklı küçükbaş hayvancılık ta yapılmaktadır...
Sanayi faaliyetleri olarak çay sanayii gerek üretim gerek istihdam açısından birinci durumdadır. İlçede 2 tane Çaykur’a, 35 tane özel sektöre ait olan çeşitli üretim kapasitesine sahip 37 fabrika mevcut olup, ilçede yetişen çayın işlenmesinin yanı sıra komşu ilçelerden de alınan yaş çayı işleyen bu fabrikalar, ilçenin özel sektör çay sanayii bakımından diğer ilçelerden daha iyi olduğunu göstermektedir.






İkizdere, Rize


Turkiye'de yeri Bilgiler Şehir nüfusu 2,384[1] (2000) İlçe nüfusu 10.710[2] (2000) Yüzölçümü 898 km² Rakım 31 metre Koordinatlar 40°46′10 40°34′26 Posta kodu 53650 Alan kodu 0464 İl plaka kodu 53 Yönetim İl Rize Kaymakam Emre Çınar Belediye başkanıYerel yönetim site YerelNET - [ İkizdere Belediyesi ] İkizdere, Rize ilineGüneyce bucağına bağlı 2 köyü vardır. Yüzölçümü 898 km² olup, nüfus yoğunluğu 9’dur.
İlçe toprakları dağlıktır. Dağlar dar vadilerle parçalanmış olup yüksek kesimlerinde yaylalar bulunur. Başlıca akarsuyu İkizdere’dir. İkizdere üzerinde elektrik üretmek gayesiyle bir baraj kurulmuştur. Dağlar zengin ormanlarla kaplıdır.
İlçe topraklarını İkizdere sulamaktadır. Rize Dağlarından kaynaklanan Çamlık ve Cimil Dereleri ile Karadere’nin birleşmesinden oluşan İkizdere, kuzeye doğru akar ve ilçe sınırları dışına çıkar. Dağların doruklarında buzyalakları ve buzul gölleri vardır. Ünlü pop sanatçısı Tarkan aslen buralıdır.


Tarihi

Eski bir yerleşim yeri olan İkizdere uzun yıllar Bizans egemenliği altında kalmış, bu dönemde Rize’ye bağlı bir manastır ile idare edilmiştir. İstanbul’un Latinler tarafından 1204’te işgal edilmesinden sonra, Alexios Komnenos Gürcülerden de yardım alarak Trabzon’da bağımsız bir Trabzon-Rum Devleti kurmuştur (1204-1461). Tarihi belgelerde yörenin, Trabzon Rum İmparatorluğu’nun sınırları içerisinde olduğu belirtilmektedir.
Malazgirt Savaşı’ndan (1071) sonra Rize ve çevresi Selçukluların kontrolüne girmişse de daha sonra Trabzon Rum Devleti buraya yeniden hakim olmuştur. Fatih Sultan Mehmet’in 1461’de Trabzon’u ele geçirmesi ile birlikte Osmanlı topraklarına katmıştır.
Osmanlı döneminde, 1878’de Rize’nin sancak merkezi olması ile nahiye olmuştur. Eski adı Kuray-ı Sab’a olan İkizdere, XIX.yüzyıl sonlarında Trabzon vilayetinin Lazistan Sancağındaki Rize Kazasına bağlı bir nahiye merkezi idi. 15 Şubat 1916 tarihinde Rus işgaline uğrayan yöre, 11 Mart 1918 tarihinde işgalden kurtulmuştur. 1945’te ilçe olan Güneyce’ye bağlı bucak merkezi iken, ilçe merkezi 1952’de İkizdere’ye taşınmıştır.
İlçede günümüze gelebilen tarihi eserler arasında;
Hasan Köseoğlu bağlı bir ilçedir. Çamlık Deresi ile Cimil Deresinin birleştiği yerde kurulan İkizdere, adını bu derelerden almıştır. Toplam nüfusu 8.400 olup, 1.823’ü ilçe merkezinde, 6.577’si köylerde yaşamaktadır. Merkez bucağına bağlı 25,
  • Merkez Camisi
  • Şimşirli Köyü Camisi
  • Güneyce Hacı Şeyh Camisi
  • Güneyce Köprüsü
  • Sivil Mimari Örneklerinden ahşap evler bulunmaktadır.
Ayrıca ilçede bulunan yaylalar; Çağrankaya Yaylaları,Ovit Yaylası,Demirkapı Yaylası ile Şimşirli ve Ilıcaköy madensuyu kaynakları doğal güzelliklerinin başında gelmektedir.

Ekonomisi

Tarıma dayalıdır. Başlıca tarım ürünleri çay ve patates olup, ayrıca az miktarda kivimısır, armut ve fındık yetiştirilir. Yaylacılık metoduyla sığır ve koyun beslenir. Arıcılık gelişmiştir. Anzer balı meşhurdur. İlçe merkezi İkizdere kıyısında kurulmuştur. Rize-Erzurum karayolu ilçeden geçer. İl merkezine 56 km mesafededir. Denize kıyısı yoktur. 1954’te ilçe olan İkizdere’nin belediyesi 1952’de kurulmuştur.
Rize-Erzurum karayolu üzerinde dik yamaçlar ve dogal güzellikler arasında yer alır. Köylerinden şehirlere göç vardır. Ünlü Anzer ballarının yapıldığı Anzer Yaylası, Çamlık Mesiresi, Çağrankaya ve Ovit sınırları içinde yer alır. Turizm gelişmektedir.

İklimi

Tipik Karadeniz İklimi hüküm sürmekte olan il her mevsim yağışlıdır. Bitki örtüsü ormanlarla kaplı olup, yüksek alanlarda iğne yapraklı ağaçlar, kızılağaç, gürgen, meşe, kestane, ladin, köknar ağaçlarından oluşan ormanlar bulunmaktadır.
Yıllık sıcaklık ortalaması : 11.04 Derece.
Yıllık en yüksek ortalama : 17.00 Derece
Yıllık en düşük ortalama : 8.6 Derece
Yıllık ortalama yağış : 1102 mm.
Yıllık ortalama bağılnem : % 74.05

Turizm

İkizdere, dik yamaçlı vadileri, doruklara ulaşılabilir dağları, zümrüt yeşili yaylaları, tarihi kemer köprüleri, coşkun akan dereleri ile çok özel bir turizm beldesidir.
,
  • İkizdere-Anzer (Ballıköy) Yaylası Turizm Merkezi
Ulaşım: Rize'nin İkizdere ilçesinin 39 km. güneyindedir. İkizdere-Dereköy arasını 4 km. asfalt, 25 km. ham toprak yoldur. Yaz aylarında dolmuş bulunabilir.
Özellikler: 3.000 m. rakımlı yaylada alt yapı hizmetleri tamamlanmış durumdadır. PTT, bakkal, kasap, fırın, manav, kır kahvesi ve lokantalar hizmet vermektedir. Çok sayıda hastalığa şifa olan ünlü Anzer Balı bu yaylada bulunmaktadır.
Konaklama-Yeme-İçme: Yaylada çok sayıda pansiyon bulunmaktadır. Her türlü yeme-içme ve ihtiyaçlar yayladan karşılanabilir.

  • İkizdere-Çağırankaya Yaylası
Ulaşım: Rize'nin İkizdere İlçesinin 25 km. doğusundadır. Yaz aylarında dolmuşlarla gidilebilen yaylaya güzel manzaralı toprak yolla ulaşılmaktadır.
Özellikler: 3.200 m. rakımlı Çağırankaya yaylası, adını düz konumdaki yaylanın çevresindeki dik yamaçlı kaya ve uçurumlarla ses yankısı oluşmasından almıştır. Elektrik ve telefon gibi altyapıya sahip olan Çağırankaya yaylasında, bakkal, kasap, kır kahvesi işletilmektedir.
Konaklama-Yeme-İçme: Yaylada konaklama yeri yoktur. Kamp malzemeleri getirilmelidir. Ancak yayladan et ve süt mamulleri, ekmek satın alınabilir.





HEMŞİN


Hemşin, Rize'nin bir ilçesi. Hemşin ilçesi Rize'nin eski yerleşim birimlerinden olup, Rize'nin yeni bir ilçesidir. Denizden 19 km içerde, Rize'ye 57 km mesafededir. Yüzölçümü yaklaşık olarak 120 km² dir. İlçenin kuzeyinde Pazar ilçesi, batısında Çayeli ve Kaptanpaşa, Güneyinde Çamlıhemşin yaylaları ile Erzurum'un İspir ilçesi ile komşudur.





İyidere, Rize

İyidere, Rize ilinin bir ilçesidir.


Genel

2000 yılında yapılan sayımlara göre ilçenin köy nüfusu; 4608 kişi, şehir nüfusu; 5466 olmak üzere toplam nüfus; 10074 kişidir.Coğrafi yapının yarattığı koşullar dolayısıyla köy ve kasaba arasında bir profile sahiptir. Genel iş kaynakları, tarım, hayvancılık, balıkçılık ve çay tarımıdır. Çay tarımında genellikle kadınlar çalışırken, erkekler de bölge saysısı yaklaşık 15'i bulan çay fabrikalarında çalışmaktadır. Ayrıca ilçenin sahilde bulunmasıbalıkçılık yapılmasına da olanak vermiştir.
İlçede;
Dış göç oranı: %0,5Köy sayısı: 7Okur yazarlık oranı: %98olarak belirtilmiştir.
Coğrafya

İyidere yeşilliklerin sonsuz olduğu bir yer gibidir. Yaklaşık yüzölçümüm 25 kilometre karedir. Trabzon sınırına çok yakındır. [Rize] iline mesfesi 14 km'dir. Doğusunda yine Rize ilinin [Derepazarı] ilçesi batısında ise [Trabzon] ilinin [Of] ilçesi bulunmaktadır. Güneyinde Rize'nin [Kalkandere] ilçesi kuzeyinde ise [Karadeniz] sahili vardır. Doğu ve güneye gidildikçe rakım yükselir. Kıyıda iklim iç bölgelerine göre daha ılımandır. Ortalama sıcaklık 14 derece, ortalama yıllık yağış miktarı ise metrekareye 230 kilogramdır.

Tarih

M.Ö. 70Os'lü yıllarda Miyetoslularca kurulmuş zamanla sırasıyla [Roma], [Bizans] ve [Pontus Rum] egemenliği altında kalmıştır. [Fatih Sultan Mehmet] tarafından [1461 yılı]nda Osmanlı topraklarına katılmıştır. Eski adı [Aspet] olarak bilinmektedir. Osmanlı dönemindeyken nahiye dumunda olan ilçe, cumhuriyetin ilanından sonra bucak durumuna gelmiştir.







Kalkandere, Rize

Kalkandere, Rize iline bağlı bir ilçedir. İlçenin bilinen en eski adı Karadere'dir. İlçe merkezinden geçmekte olan derenin yatağındaki kara taşların, suyun rengini kara göstermesi ilçenin bu adı almasına sebep olmuştur. Daha sonra bu ad Kalkandere olarak değiştirilmiştir. Başka bir düşünceye göre de, derenin bol su getirerek taşmasına atıfta bulunularak "Kabaran Dere" anlamında Kalkandere denmiştir. Üçüncü bir anlamı da kötülüklere karşı kalkan olmaktır.



İdare yapısı

İdari yapısı bulunmaktadır. Şu an ki belediye başkanı Nihat Çolak'dır.

Köyler

Çağlayan, Çayırlı, Dağaltı, Dilsizdağı, Dülgerli, Esendere, Fındıklı, Geçitli, Hurmalık, inci, Hüseyinhoca, Kayabaşı, Ormanlı, Seyrantepe,salahaderesi, Soğuksu, Ünalan, Yenigeçitli, Yeniköy, Yeşilköy,Yokuşlu ve Yumurtatepe köyleridir. Ayrıca Kalkandere Merkez Belediyesine bağlı 12 mahalledir.

Merkez mahalleleri

Adalar, Aksu, Aşağıtatlısu, Cevizlik, Dağdibi, Kuruköy, Kızıltoprak, Medrese, Soğuksu, Taşçılar, Yukarıtatlısu ve Yenimahalle) Mahallesi’dir. Yine Yolbaşı Belde Belediyesine bağlı 6 mahalle vardır.
Yolbaşı beldesi mahalleleri: (Armutlu, Cumhuriyet, Camii, Düz, Merkez ve Sırt ) Mahallesi’dir. ayrıca Ünalan köyü kalkanderenin en yukarı köyüdür.Beldenin rakımı ortalama 400-500m arasındadır.kamiloğlu,selek,sarmısak,sağlam,demirt aş,ibar,şahsı,cebir,erdoğan,keskin,uzun ve soba soy birliğiyle iç içe yaşamaktadırlar.

Coğrafi durumu

Kalkandere, Rize İli’ne bağlı eski bir bucak merkezi iken 27.06.1957 tarihinde yürürlüğe giren 7033 Sayılı Kanunla İlçe olmuştur. Kalkandere’nin tarihi Rize’nin tarihi ile birlikte ele alınarak anlatılmaya çalışılacaktır.
İlçe, Rize İlinin batısında yer almakta olup, Rize merkez, İyidere, İkizdere ve Trabzon ilinin Of ilçeleriyle çevrili 95 km² lik alana sahiptir. Deniz sahiline uzaklığı 13 km. mesafededir. İlçe, oldukça engebeli bir arazi yapısına sahiptir. Arazinin tümü ağaç ve yeşil bitki örtüsüyle kaplıdır. Düzlük arazi yok denebilecek kadar azdır. Bölgede vadi aralarında büyük-küçük birçok dere akmaktadır. İlçe sınırları içerisinde yükseklikleri 1.000 metrenin altında olan birçok tepe mevcuttur. Kalkandere dört mevsim ılıman ve yağışlı bir iklime sahiptir. İklim özellikleri şöyledir. · Yıllık ortalama sıcaklık; 14 santigrat derece’dir. · Günlük ortalama güneş alma süresi; 4 saat 14 dakika’dir. · Ortalama nem oranı; % 75’tir. · Yıllık ortalama yağış miktarı; metrekareye 2327 kilogram’dir. · Yıllık ortalama yağışlı gün sayısı; 172’dir.

Sosyal durumu

İlçeye dışardan gelen kamu görevlileri dışında vatandaşların konut ihtiyacı bulunmamaktadır. Kamu görevlilerinin konut ihtiyacının bir bölümü Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğüne ait Lojmanlar, Kalkandere Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfına ait Lojmanlar ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarına ait lojmanlar aracılığıyla karşılanmaktadır. İlçe merkezi ve köylerdeki konutların tamamına yakını betonarme ev tipinde olup, yer yer ahşap yapılı evlere de (özellikle köylerde) rastlamak mümkündür. İlçe merkezi ve köylerde vatandaşların, özellikle çay üretim dönemi dışında vakit geçirdikleri 46 adet kahvehane (Emniyet bölgesinde 27, Jandarma bölgesinde 20 ) ve 1 adet te lokal bulunmaktadır. İlçedeki çalışma hayatı tamamen çay üretimine dayanmaktadır. Çay üretim döneminde (Mayıs-Ekim ayları arası) iş ve çalışma yaşamında ve nüfusta (İlçe nüfusuna kayıtlı olup da İl dışında yaşayan vatandaşlardan çay üretimi yapanların üretim döneminde İlçeye gelmeleri nedeniyle) oldukça hareketlilik yaşanmaktadır. İlçedeki vatandaşlardan bir bölümü, ilçe merkezi ve köylerdeki çay fabrikalarında geçici veya daimi işçi olarak çalışmaktadır.

Eğitim ve kültür durumu

İlçede eğitim ve öğretime verilen önem giderek artmakta olup, bu anlamda halkın yeni yapılan okullar ile (örneğin, Çayırlı İlköğretim Okulu) mevcut okullara katkısı sağlanabilmektedir. İlçede halen 32 İlköğretim Okulu, 1 Çok Programlı Lise ve 1 İmam-Hatip Lisesi olmak üzere toplam 34 okul mevcuttur. Yüksek öğrenim alanında herhangi bir okul bulunmamaktadır. İlköğretim okullarından 18 tanesi taşımalı ilköğretim nedeniyle kapalıdır. Kalan 14 okul da ise, eğitim öğretime devam edilmektedir. İlçede İlköğretim kurumlarında 2.300 öğrenci, Çok Programlı Lisede 301 öğrenci, İmam Hatip Lisesinde ise 51 öğrenci olmak üzere toplam 2.652 öğrenci eğitim görmektedir. İlçenin merkez ve köylerinde yaşanan göç nedeniyle öğrenci sayısı son yıllarda büyük ölçüde düşmüştür. Bu nedenle, İlçe merkezi ve köylerdeki birçok okul taşımalı ilköğretim kapsamına alınmıştır. İlçede orta öğretim öğrencilerine yönelik ve derneklere bağlı olarak faaliyette bulunan 2 (iki) özel öğrenci yurdu bulunmaktadır. (2 Erkek Öğrenci Yurdu) İlçede okuma-yazma oranının kesin olmamakla birlikte % 80-90 arasında olduğu tahmin edilmektedir. İlçede sinema, tiyatro, basımevi ve büyük ölçekte kitapevi bulunmamaktadır. Sadece, ilk ve orta öğretim öğrencilerinin ders kitabı ihtiyaçlarını karşılayan kırtasiye ve kitapevleri vardır. Yine İlçe de amatör kümede oynayan Kalkandere Spor ve İnci-Dilsizdağı Spor olmak üzere iki spor kulübü bulunmaktadır.

Nüfusu

ilçe nüfusu 21 İlimizin diğer ilçelerinde olduğu gibi İlçede ekonomik sebeplerden kaynaklanan dışa göç olayı yaşanmaktadır. 1985 Genel Nüfus Sayımında 25.430 olan İlçenin toplam nüfusu, 1990 Sayımında 21.978, 1997 Yılındaki Nüfus Tespit Sayımında 14.243 ve 2000 Genel Nüfus Sayımının kesin sonucu ise 19.131’dir.
Ulaşım imkanları
İlçenin çevre il ve ilçelerle bağlantısı karayolu ile sağlanmaktadır. İlçemizi İlimiz merkezine bağlayan sahil devlet karayolu İlçeye 33 km. mesafe olup, İlçeyi Yolbaşı Beldesi üzerinden İl merkezine bağlayan eski devlet karayolunda yeniden düzenleme ve yapım çalışmaları devam etmektedir. Bahsekonu yolun tamamlandığında ilçenin ile olan uzaklığı 20 Km. mesafede olacaktır. İlçenin İl Merkezine uzaklığı 33 Km’ mesafededir. İlçe Merkezinden İl Merkezine; Belediye Otobüsü ile sabah saat 07.00’den başlayarak akşam saat l8.00’e kadar her saat başı, Dolmuş Minibüsleri ile de her yarım saatte bir ulaşım sağlanabilmektedir. İlçeden (komşu İlçeler) İkizdere İlçesine olan uzaklık 40 Km, Deniz sahiline uzaklığı 13 Km. , İyidere İlçesine olan uzaklık 15 Km ve Trabzon İli Of İlçesine olan uzaklık ise 22 Km. mesafededir. İlçede özel radyo ve televizyon bulunmamaktadır. Ulusal ölçekte yayın yapan televizyonların yayınları rahatlıkla izlenebilmektedir. Ayrıca, Rize merkezden yayın yapan yerel televizyonların yayınları da çok net olmamakta birlikte izlenebilmektedir.
Turizm kaynakları
Kalkandere Merkez Belediyesine ait bir adet piknik alanı olup, işletmeciliği özel teşebbüs tarafından yapılmaktadır. Piknik Alanı Kalkandere - İkizdere devlet karayolu üzerinde dere kenarında yer almakta ve İlçe Merkezine 3 Km. mesafededir.
Ekonomik kaynakları
İlçenin ekonomik hayatı daha önceki bölümlerde de ifade edildiği üzere çay tarımına ve sanayisine dayanmaktadır. İlçedeki toplam tarım arazisinin % 90’ından fazlasında çay tarımı yapılmaktadır. 1950’li yıllardan sonra bölgede çay tarımı gelişmeye başlamış ve daha önceleri tarla, bağ ve bahçe düzenlenmesine elverişli olmayan yerlerde çay üretiminde olumlu sonuçlar alınmış olup, günümüze kadar gelen süreçte de artarak devam etmiştir. Halen İlçede 47.163 dekarlık alanda çay tarımı yapılmakta ve yılda ortalama olarak 40 bin tonun üzerinde yaş çay üretilmektedir. (1 dekardan en az 750 kgr. En çok 1.500 kgr. yaş çay üretildiği varsayılırsa). İlçede faaliyette bulunan devlete ait 2 adet (Kalkandere Merkez ve Taşçılar Çay Fabrikası) ve özel sektöre ait 2 adet (Dağdibi Mahallesinde Kukuloğlu Çay Fabrikası ve Çayırlı Köyünde Çayırlı Çay Fabrikası) olmak üzere toplam 4 çay fabrikası ve Ormanlı Dere mevkiinde 1 adet Un fabrikası bulunmaktadır. Çay tarımı dışında kalan az miktarda tarım alanlarında yetiştirilen fasulye, mısır, karalahana aile ihtiyaçlarını karşılamaya yöneliktir. Yine aileler kendi ihtiyaçlarını karşılamak için az sayıda büyük ve küçük baş hayvan yetiştiriciliği yapmaktadır. Son zamanlarda ziraat odasınında desteğiyle bölgede kivi yetiştiriciliği başlamış getirisinin yüksek olmaması sebebiyle kendi ihtiyaçları kadar yetiştirmişlerdir.
İlçede yaklaşık 2.000 adet fenni kovandan yılda 26 ton bal üretilmekte olup, elde edilen ürün yerel pazarlarda satılmaktadır. Ayrıca ulaşima katkıda bulunan şoferlerle birlikte olup ortaklaşa halk otobüslerini aldık. her 30 dk. bir otobüs kalkacak ve ulaşim daha da rahat ve kolay olacaktır.








PAZAR

ilçesi MÖ. 64 yılında Pompeius tarafından Athena adıyla kurulmuştur. İlçenin eski ismi,Yunanca bir sözcük olan "Athena"(Türkçede;Atina, Latincede "Minerva" -akıl güzellik ve hikmet anlamındadır-)'dan gelmektedir. 1928 yılına kadar "Atina" olan ilçenin adı, bu tarihte "Pazar" olarak değiştirilmiştir. Laz'ların çoğunlukla bulunduğu yöredir. Lazca en çok bu yörede konuşulur ve bilinir.
İLÇE ADININ KAYNAĞI

Pazar adını 1928 yılına kadar "Atina" olarak kullanıldığı yöre yaşlıları tarafından dahi bilinmektedir.Bu adın kaynağına ilişkin bir çok söylenti vardır.Yunancı ve tarihçi filozof Filavinus Arrianus (95-175) ilçeden şöyle bahseder: "Gerçekten Karadenizd'e bu isme sahip olan bir yer var.Yunan Tanrıcası Ethena'nın tapınağının olduğu bu yöre,tapınağın adından dolayı Atina denilmiştir. Bir de terk edilmiş kale var.Liman fazla gemi barındıramaz ama onları rüzgardan korur..."
Kemal Karadenizli "Trabzon" adlı eserinde Pazar'dan şöyle söz eder:"Burası eski bir kasaba olup, putperestler zamanında tabındıkları mabuta; Petra (Entas)denildiği için adı "Atina" kalmıştır. Yunan Prenslerinden biride Karadeniz seyahatine çıktığında ilçe önlerine gelince "Pazar'ın" Denizden görünüşünü beğenmiş,yöreyi Atina gibi meşhur bir şehir zannettiğinden "Atuna"ve "Atnus "olarak adlandırılmıştır. Ayrıca Doğu Karadeniz'de Rumca sanılan bir çok ismin "Lazca" kökenli olduğu ileri sürülmektedir.Buna göre Atina-Athenia'nın lazcada "Gölgelerin olduğu yer "Rize-Rhizalion'un" "insanları ve askerlerin toplandığı yer", Çayeli-Mapavri ise "Yapraklı" anlamındadır. Yöreye Pontus kırallığı döneminde "Sonnica"adı verilmiş, Romalılar "Pontus Palomeniacos",Bizanslılar ise "Khaldei" demişlerdir.Osmanlılar döneminde bölge Rize ve Of'u içine alarak Batuma'a kadar "Lazistan" olarak adlandırılmış,bu isim milli mücadele yıllarında kullanılmıştır.

ÖZET TARİHÇE

  1. Yazılı Tarih Öncesi:pazar civarında yazılı Tarih öncesi yerleşmeler aydınlatacak her hangi bir buluntuya yapılan yoğun araştırmaya rağmen rastlanamamıştır.
  2. Yazılı Tarih: M.Ö 2000 başlarında Pazar ve yöresinde Hayvancılık ve tarımla geçinen bir takım topluluklar yaşıyordu.
M.Ö 1900 ve 1200 Tarikleri arasında Atina'nın\Pazar) Hititlerin etkisi altında kaldığı sanılmaktadır.İ.Ö.VIII.yüzyılda Miletos'lu denizciler Pazar yeri adı verilen yerleşimlerden birini de yöremizde kurmuşlardır. Aynı yüzyıllarda medler yöreyi ellerine geçirmişlerdir.Bir süre yöremiz Med'lerin yerine Ülke olan Persler'in eline geçmiştir. M.Ö.1950'de Atina'da (Pazar) Pontus krallığı hakimiyeti görülür. M.Ö 66'da Roma İmparatorluğunun kontrolü altına giren Atina'nın Roma İmparatorluğunun İ.S 395'de ikiye ayrılmasından sonra yöremiz Bizans egemenliğine geçer. Malazgirt savaşını izleyen sürede Melikşah'ın Rize'ye kadar geldiği ni Prof.Dr.İbrahim Kafesoğlu Melikşah adlı kitabında belirtir.
1204'te Atina'nın (Pazar)Trabzon Rum İmparatorluğunun hakimiyetine geçmesinden sonra Türk hakimiyetine geçişi 1461'de Fatih'in Trabzon'u fethi ile gerçekleşir. 1571'de Kafkas kavimlerinden dolayı abhaza korsanlarınca Atina'nın (Pazar) basılıp yağmalanması da Tarihi bir vakadır. Osmanlı döneminde 1877'ye kadar Batum sancağına bağlı bir yerleşim yeri olarak görürken 1877-1878 Osmanlı Rus savaşından sonra Batum Ruslara bırakılınca 1878'de kurulan Lazistan sancağının (Merkez Rize) önde gelen kazası da Atina olur.
I.Dünya savaşında 5 Mart 1915'de Atina (Pazar) Rus işgaline uğrar. Pazar'ın Rus işgalinden kurtuluş tarihi ise 10 Mart 1918'dir. 1928'de Atina ilçesi Pazar adını almıştır.2 Ocak 1936'ya kadar Çoruh iline bağlı olan Pazar'ın Çoruh ilinin kaldırılmasından sonra kurulan Rize İlinin tek İlçesi Pazar'dır. 1 Mart 1953'de Pazar'a bağlı Ardeşen Bucağı İlçe olur.

İKLİMİ

İlçede yazları az sıcak,kışları az soğuk "orta iklim tipi"hakimdir.Türkiye'nin "En yağışlı bölgesi"içinde olduğundan yılda ortalama 2332 mm yağış almaktadır.Her ne kadar yağışlar bütün yıla dağılmış isede iki devre dikkat çekicidir.Birincisi Temmuz'dan-Nisa'a kadar sürer ve yılın dokuz ayını içine alan "çok yağışla devre(yıllık yağışın %86'sı bu dönemde düşer)" İkincisi: Nisan-Mayıs-Haziran aylarındaki "Az yağışlı devre dir. Hakim yağmur tipi "siklonik" olup devamlı ve ince tanelidir.Yaz ise "konveksiyon "adı verilen sağnak yağmurlar görülür. Bu tip yağmurlar halk arsında"Çakal Yağmuru "olarak bilinir.Karlı günlerin sayısı fazla değildir.Sayı kesiminde kar yağışı bazen Mart ayını sonuna kadar devam eder.

SICAKLIK

İlçede ki ikimin sıcaklık bakımından en belirgin özelliği,yıllık ve günlük ısı değerleri arasındaki farkın yurdun diğer bölgelerine oranla nispeten düşük oluşudur.Bu özelliğin Klimatoloji bilimindeki karşılığı yörede "Deniz ikliminin etkin olmasıdır". Pazar'da "En sıcak ay: 22,4 C° ile Ağustos başlangıcı,En soğuk ay ise:6,6 C° ile Ocaktır. Sıcaklığın Amplütüdü:15,8 C°'dır.Yörede ısı yılda 2-3 gün 30 C°'nin üstüne çıkarken,9-10 gün 0 C°'nin altına düşer.

RÜZGARLAR

Son baharda güney ve doğu rüzgarları "karayel-Poyraz"sık-sık eser.Deniz'e yakın olan yerler iç kesimlere nazaren daha kararsızdır.Kıyıda hava durgun olduğunda,karalarla denizlerin farklı ısınmasından meydana gelen "Meltem" sabah-akşam, yaz ve sonbaharda eksik olmaz. İlçede nem oranının yüksek oluşu dikkat çekicidir.Nisbi nem olarak adlandırılan bu durum %78'lik bir orana ulaşır.Nem oranı yağışın çok olduğu aylarda dahada artmaktadır.

METEOROLOJİK VERİLER

Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü verilerine göre yörede:

  1. Ortalama Sıcaklık.......................................... .........................: 14 C°
  2. Topraküstü En Düşük Sıcaklık... .................................................. ..: 9,2 C°
  3. Ortalama Açık Gün Sayısı........ .................................................. .: 50,7
  4. Ortalama bulutlu Gün Sayısı............................................ .............: 160
  5. Ortalama Kapalı Gün Sayısı............................................ ..............: 154,6
  6. Ortalama yağış miktarı ........... .................................................: 1.991,2mm
  7. Ortalama Kar yağışlı gün Sayısı............................................ .........: 3,6
  8. Ortalama Sisli Gün Sayısı............................................ ...............: 3,9
  9. Ortalama kırağlı Gün Sayısı............................................ .............: 5
  10. Ortalama toprak Sıcaklığı (-5cm).............................................. ......: 14,7°
BİTKİ ÖTRÜSÜ

İklimin yağışlı olması yüzünden yöre bitki örtüsü bakımından çok zengindir. İlçe bütün yıl yeşillikler içindedir.eskiden daha fazla alan kaplayan doğal bikri örtüsü çay bahçeleri açmak ve yeni yerleşim yerleri kurmak uğruna tahrib edilmiştir. Gerek konu,gerekse bozuk koru ormanlarında iğne yapraklılardan: Kayın, Gürgen, Kızıl ağaç, Kestane, Ihlamur ve az da olsa Karaağaç vardır. Devlet denetimindeki ormanlık alanların alt tabakalarıyla bazı yerlerde bölümler halinde orman gülleri "Kumar" bulunmaktadır.Ayrıca,yabani karayemiş,böğürtlen,eğrelti otlar ve ayı üzümü orman altı formasyonu olarak dikkat çeker.

COĞRAFİ DURUMU

Pazar,Doğu Karadeniz'de Rize'nin ilçelerinden biridir.Deniz seviyesinden 10 metre yüksek te Artvin-Rize Devlet yolu üzerinde Doğu-Batı yönünde kurulmuştur.Doğusunda:Ar Deşen Batısında:Çayeli Güneyinde:Çamlıhemşin ile Hemşin Kuzeyinde ise Karadeniz yer alır. İlçe Rize'ye 37, Sovyetler Birliğine 67 Km uzaklıkta olup 315 Km² Yüzölçüme sahiptir. Pazar-Ardeşen arasındaki çok dar kıyı düzlüğü ve dar Pazar deresi vadi tabanı dışında ilçe tamamiyle dağlıktır. İlçe harita üzerinde tabanı deniz kıyısında olan bir üçgene benzer. Bu üçgen deniz kıyısında 21, kuzey-güney yönünde ise 35 km uzunluktadır.

DAĞLAR

İlçenin en yüksek dağı güneyde Kaçkar 3737 metre dir.Diğer önemli yükseltiler Verçenik, Altıparmak ve Hipot'tur. Bu dağlar arasında yollar patika'dan ibarettir. Kaçkar dağının üzerinde sürekli "Buzul" vardır.

YAYLALAR

İlçede yaylacılık doğal şartların sonucu olarak asırlardır sürdürülen ekonomik bir faaliyettir.Özellikle orta kesim ile kıyı kesiminde yer alan bazı köylerin sakinleri yaz aylarında hayvan otlatmak ve ürünlerini saklamak amacıyla Fırtına Deresinin yukarı çığırında yer alan yaylalara gitmektedirler.Bu yaylaların en önemlileri: Kito, Ambarlı, Kızılhaç, Çelmeç, Verçenbek, Kaleibala, Başyayla, Çiçekli, Elevit, Kelevit, Palovit ve Samistal'dır.

KIYILAR

Dağlar kıyıya paralel uzandığında düz,tabi ve kuytu limanlardan mahrum olan boyuna kıyılar sınıfındandır

AKARSULAR

Bütün akarsular "Daimi"akarsular olup,geçtikleri yerler fazla eğimli ve rejimleri düzensizdir.Yıl boyu fazla çekilme göstermezle,yağmurlarla birlikte dağlarda kar suları da eklendiğinde kabarırlar.İlçe topraklarının büyük bir kısmını içine alan Pazar Deresi,dar,fakat derin bir vadi içinde akar.Güney-Kuzey yönünde akan doğudaki Fırtına Deresi ilçenin doğu sınırını oluşturur.Çakalkaya tepesinden doğarak ilçeyi ikiye böldükten sonra denize dökülen Pazar deresinden başka Merdivenli bölgesinden denize dökülen Merdivenli Deresi vardır.

EKONOMİK DURUM

İlçe ekonomisinde en büyük payı çay alır.Bunun yanında balıkçılık ticaret,sanayi,bankacılık ve tarımda ekonomik kaynak yaratıcı işler olarak yapılmaktadır. Çayın halkın geçiminde bu kadar önemli olması yöredeki az kireçli toprağın bu bitki için ideal olmasından kaynaklanmaktadır.

ÇAY

1944 yılında Örnek, Merdivenli, Kuzeyce, Sivrikale ve Subaşı köylerindeki 50,5 dekarlık alanın "Çay Bahçesi" olarak ayrılmasıyla başlayan çay tarımı ilçede tarımda yeni bir sayfa açılmasını sağlamıştır. 1945 yılında Güney ve Tektaş köylerinde de başlayan çaycılık günümüzde tarımın tek ürüne "Uzmanlaşma" gelmesini yaratmıştır. 1980'de 4.073 dekarlık dikim alanı ile %11,2'lik bir paya sahip durum da olan ilçe Rize Merkez ve Çayeli dışında "En büyük çay alanlarına" sahipti. Hektarda 9.449 kilo verim ile merkezden sonra 2.durumda olan ilçenin çay üretimindeki payı %10.8 düzeyindedir. İlin en eski çay bahçelerine sahip olan ilçede tekniğe uygun koşullarda işlenmeye de önem verilmektedir.Bunun için çay teknolojisinin her evresinde teknik ve ekonomik gereksinim karşılanması ve tekdüze bir uygulamanın gerçekleştirilmemesi gerektiği ifade edilmekte ve işleme evreleri şöyle sıralanmaktadır:

  1. Soldurma
  2. Kıvırma
  3. Fermantasyon
  4. Kurutma
  5. Tasnif
  6. Ambalaj
Bu evreler gerektiği gibi yapıldığında elde edilen ürün kaliteli olmakta ve iyi demlenmeyle "Gerçek Çay İçme zevki" alınmaktadır.

ÇAY FABRİKALARI

1-Kirazlık Çay Fabrikası: 1939 yılında elma kurutma ve konserve fabrikası olarak kullanılan tesisi 1955 yılında çay işleme atölyesine dönüştürülmüştür. 1979 yılında ise üretim kapasitesi artırılarak bağımsız bir fabrika haline gelmiştir.1984'te de "Kirazlık Çay fabrikası" adıyla modernize edilerek hizmete açılmıştır. Çay üretimi günlük 140 tondur. Fabrikaya bağlı köy sayısı:16, çaylık alan: 18.000d ekar, Üretici Sayısı ise 4.885'tir.
2-Pazar Çay Fabrikası: Çay üretiminin artması sonucu atölye biçiminde varlığını sürdürürken, Kirazlık Çay Fabrikasının yetersiz kalışı yüzünden 1973 yılında kurulmuştur. Rize-Hopa karayolu üzerindeki fabrikanın günlük çay işleme kapasitesi 140 tondur. Fabrikaya bağlı köy sayısı: 31, Çaylık alanı:21.523 dekar, Üretici Sayısı ise 6.510'dür.
3-Melyat Çay Fabrikası: Pazar'ın batısında Rize karayolu üzerinde 1938 yılında üretime geçmiştir. Günlük çay işleme kapasitesi 140 tondur. Fabrikaya bağlı köy sayısı:23, Çaylık alan: 21.000 dekar,üretici sayısı ise 6.510'dür.

ZİRAAT


BAĞ-BAHÇE ZİRAAT:

Kıyıda oldukça verimli olan toprak iç kesimlere gidildikçe bu özelliği kaybeder.yağışın bol,arazinin ise % 80-90 engebeli oluşu yüzünden ekonomik değerde tarım ürünleri yetiştiriciliğin yapılamadığı ilçede 5100çiftçi ailesi vardır.Tarım kesiminin uğraş konularına göre dağılımı ise şöyledir:

  1. Çay Tarımı............................................ ................: % 65
  2. Hayvancılık....................................... ....................: % 20
  3. Tarla Ziraatı........................................... ..............: % 8
  4. Tütüncülük........................................ ....................: % 4
  5. Bağ-Bahçe Ziraatı........................................... ..........: % 3
İlçe ekonomisinde en büyük payı çayın alması yüzünden tarla ziraatı ve bağ-bahçecilik çok küçük alanlarda,aile ihtiyacının karşılanma ihtiyacına yönelik yapılmaktadır.Cumhuriyetin ilk dönemlerinde ilçede büyük alan kaplayan mandalina ve portakal bahçeleri ile elmalık günümüzde çok azalmıştır.1939 yılında ürünlerinin değerlendirilmesi için kurulan elma kurutma ve konserve fabrikası da ha sonra çayın devreye girmesiyle ekonomik olarak devreden çıkmıştır.10-15 yıl gibi uzun sürede meyve vermeye başlayan ve şeker oranının düşük olma özelliğine sahip bulunan Laz elma (Demir elma)gibi"İzebella" adı ile anılan kokulu siyah üzümler iklim şartları yüzünden zamanında olgunlaşamamaktadır. Günümüzde bağcılık çaylık alanların yanında,armut ve elma ağaçları ile birlikte aile ihtiyacı için sürdürülmektedir.Trabzon hurması olarak adlandırılan meyve ise konserve ve pekmez yapılmak üzere Erzurum'a yollanmaktadır.

TARLA ZİRAATI: [değiştir]

Tarla ziraatına ayrılan 2.000 hektarlık alanda mısır,fasulye ve patates ekilmektedir. MISIR: İlçenin çaydan sonra gelen en önemli bitkisidir.Eskiden çok geniş alanlarda ekimi yapılırken günümüzde sadece 450 hektarlık bir alanda üretilmektedir. FASÜLYE: Genellikle bahçe kenarlarında yetiştirilir,toplam ekim alanı 20 dekarla sınırlıdır.

HAYVANCILIK

Arazinin engebeli,çayır ve mer'anın az olduğu,çay bahçeleri nedeniyle yem bitkilerinin ekilmemesi yüzünden hayvancılık "ahır hayvancılığı" şeklinde yapılmaktadır.Kıyı kesimlerdeki bu durumun aksine yüksek yerleşimlerde hayvancılık asıl uğraş olarak dikkat çekmektedir. Kıyı kesimde az sayıda aile kendi süt ihtiyacını karşılamak amacıyla Jersey inek türü beslemektedir.Hayvansal ürünü satmak amacıyla yetiştiren aile sayısı oldukça azdır.Hayvancılık yapanlar yem ihtiyacını Doğu Anadolu Bölgesinden ot getirerek,yada suni yem alarak karşılamaktadır. Koyun ve keçi ise çaylık alalarda hiç bakılmakta,yüksek alanlardaki yayla ve mer'alarda ise küçük sürüler halinde görülmektedir.İlçenin et ihtiyacının %85'i Doğu Anadolu Bölgesinden karşılanmaktadır.
İlçe tarım müdürlüğünün kuluçka makinelerinde üretilen ve vatandaşa maliyetine verilen civcivler ise aile ihtiyacının karşılanması için yetiştirilmektedir.Bazı aileler tarafından küçük işletmeler tarafından sürdürülen tavukçuluk da yöre ihtiyacını karşılamaktan uzaktır.Gerek mahalle,gerekse köy yolarının yapılması yüzünden eskiden taşımacılıkta kullanılan at ve katır yetiştiriciliği de ortadan kalkmıştır.sahil kesiminde rutubetin çok olması yüzünden iç kısımlardaki dağlık ve yaylalık alanlarda yapılan arıcılık 3600 civarında fenni ve iptidai kovanla sürdürülmektedir.

ORMANCILIK

Orman İşletme Müdürlüğü 1967 yılında kurulmuştur.Bünyesinde oluşturduğu Orman İşletme Şeflikleri ile çalışmalarını sürdüren müdürlüğün sorumlu olduğu alan 198,673,5 hektardır. 8171,5 hektarlık alandaki ladin,kayın ve kızıl ağaç bakımını sürdüren işletme 56.702,2 hektarlık alanda ağaçlandırma,2.072 hektar alanda da temsil çalışması sürdürmektedir.
Ormanlık alanların çok sarp ve engebeli,yağışların ise sürekli ve çok olması yüzünden ağaçlandırma çalışmaları istenene düzeyde sürdürülememektedir.Planlanan orman içi yolarlıda olumsuzlukların çokluğu yüzünden planlandığı şekilde gerçekleştirilememektedir.Ormanlık alanlarda halkın "Orman Gülü" olarak tanımladığı "Kumar" ağacı topluluk olarak bulunmaktadır.Yaygın ağaç türler:Kayın,Ladin,Köknar ve kızılağaçtır.

PURO TÜTÜNÜ

İlçenin özgü bir Endüstri bitkisidir ve Pazar adıyla anılan puroların yapımında kullanılır. Toprak yapısı gereği yalnızca 26 köyde ekimine izin verilmiştir. Puro tütününü diğer tütünlerden ayıran en büyük özellik yapraklarının 1 metre civarında oluşudur. Diğer tütünler gibi kıyılmayan bu tütün "iç sargılık","Dış sargılık" ve "Dolguluk" olarak üç aşamada kullanılır.
İlçede kurulan fideliklerde kaliteli tütün fideleri yetiştirilerek çiftçi ihtiyacı karşılanmaktadır Son zamanlarda kurutma yerlerinin ilkel olması yüzünden düşen üretim teknik ve sağlık işletmelerin kurulması halinde yeniden canlandırılabilecektir.

BALIKÇILIK

İlçenin gelir getiren kaynaklarından biride balıkçılıktır.Pazar'lı denile bütünleşmiş gibidir,onsuz yapamaz.Fakat deniz kirliliği yüzünden balıkçılık eski önemi ve yerini kaybetmektedir.
Eskiden Pazar'lı hem balığı tutar yerdi,hem de satarak geçimini sürdürürdü.Bu gün dededen kalma mesleği sürdüren 150-200 civarındaki balıkçı ailesi geçim sıkıntısı içinde yaşama savaşı vermektedir.
Bundan 10-15 yıl öncesi hamsi,kefal,barbun,kalkan,karagöz,yelken,mezgit,pa lamut,istavrit gibi deniz ürünleri bakımından zengin olan Karadeniz'de denetimsiz,bilinçsiz avlanma ve çevre kirliliği yüzünden ortaya çıkan bu durum gerçekten içler acısıdır.
Balıktan umduğunu bulamayan Pazar'lı deniz özlemini küçük balıkçı tekneleri ile lüks yat yapımını sürdürerek gidermektedir.Bahçedeki daracık alanlarda yöre insanının becerisi ve bir keser-testere yardımıyla sürdürülen tekne yapımı önemli bir ekonomik değer yaratmaktadır.Deniz balıkçılığı yanında tatlı su balıkçılığı da ilçede önemli bir yer tutmaktadır.Alabalık yanında son zamanlarda salmon yetiştiriciliği önemli bir faaliyet alanıdır.
KARADENİZDE SALMON
Karadeniz'de oksijenin yatay ve dikey dağılımı yanında doymuşluk oranının yüksekliği salmon üreticiliği için son derece elverişli bir ortam yaratmaktadır. İlçedeki geniş alanların varlığı ve müteşebbis vatandaşların hevesi ile bu bakımdan da büyük bir üretim değerine ulaşılacağına mutlak gözü ile bakılmaktadır.

TİCARET VE SANAYİ

Eskiden beri oldukça canlı olan Ticarette en büyük payı çay alırken bunu deri ve kereste izlemektedir.İlçe adının "Pazar" oluşu da ticaretin odak noktası olmasından gelmektedir.
Her türlü bakkaliye,manifatura,,tuhafiye,kavafiye,züccaciye, mensucat yanında sebze-meyve ve ot ilçe dışından getirilmektedir. Yöre insanının en önemli ihtiyacını karşılayan çay makası,teleferik,yayık makinesi gibi küçük sanayi ürünleri ilçede yapılıp kullanılmakta,çevre ilçelere de yollanmaktadır.Ayrıca mobilyacılıkta ilçede çok gelişmiştir.El becerisi ve zevkin kaynaşması ile ortaya çıkan birbirinden güzel mobilyalar dayanıklıkları ile tanınmaktadır.

KÜLTÜR GENELEĞİNİN ÖĞESİ



Yaşam Biçimi:

İlçenin en belirgin yanı dış çevreyle sürekli ve yoğun ilişkidir.Yörede "Gurbetçilik" denen göç olgusu çeşitli biçimlerde etkinliğini sürdürmektedir. Toplumsal yapıda köklü değişikliler yaratan çay ekimi öncesinde deniz;ana geçim kaynağıydı.Daha sonra taşımacılı gibi hizmetlerde denize açılan ilçe insanı öteden beri "Ev dışı" bir yaşama biçimine yönelmiştir.Başsız,erkeksiz kalan ailenin öbür bireylerindeyse içine kapanık bir yaşama düzeni görülmüştür.Yörenin dağınık yerleşim düzeni de içe kapanmayı yaratmaktadır.Kapalı yapıda toplumsal değerler ve ilişkiler,büyük ölçüde geleneksel-dinsel düşüncelerle biçimlenmektedir.
Nüfus yoğunluğu ve toprakların yetersizliği yüzünden göç sürmüştür.(Çaylığı bu alanda yarattığı değişim,il dışına çalışmaya gidenlerin yaz aylarında ilçeye dönmesidir.)Aynı etkenler ailenin parçalanmasını ve ölüm sonuçlanan etkenler çatışmaları ve yöre yaşamının tipik özellikleri haline getirmektedir. Dağ ve iklim koşularından kaynaklanan,taş ve ahşaba dayalı özgün ev yapısı bile yerini kırsal kesimde betonarmeye bırakmıştır.Dağınık yerleşme anlayışı sürdürülürken ,bomboş alanlarda birkaç katlı,villa tipi evler geçim düzeyinin bir göstergesi olmuştur.Çay gelirleriyle il dışında ya da işinde yatırıma yönelirken tüketim eğilimi de giderek yükselmiştir.Ancak tarıma dayalı uğraşlarla biçimlenen geleneksel değerler,toplumsal ilişkilerde günlük yaşamı belirleyiciliğini korumaktadır.

GİYİM KUŞAM

İlçe insanını geleneksel giyim,kuşamında Trabzon etkisi belirgindir.Daha çok içlik "fanile" gibi iç giysilerde kullanılan Rize bezi" ve keten dokumaları yöremize özgüdür.Başlıkların iklim koşullarınca biçimlendiği bir gerçek."Laz için başlık,bir süsü değil bir şemsiyedir.şık olmak kaygısı ile değil,fesinin etrafına sardığı mendil,fırtına ve rüzgara karşı yeterli olmadığı zaman başını korumak için başlığını kullanır. Erkek giyiminde geleneksel özellikler yitmekte,çağdaş giyim kuşam belirmektedir.Kadın giyiminde değişim çok kısıtlıdır.Çarşaf kalktıktan sonra aynı örtünme biçimi atkı ya da peştemalle sürdürülmüştür. Entariler oldukça uzun ve bol dikimlidir.Keşan ve Peştamal;desen biçiminde bir parça bele sarılır,öbürüde başa alınır.ilçenin yüksek kesimde veya eskiden benimsenen bu giyside,çevre etkilerinin yoğunluğundan kaynaklanan bir değişme görülmektedir.Hazır giysiler kadın giyim-kuşamına giymiştir.Bunların dışında takılarda ilçenin kadın giyim-kuşamında değişmeyen öğelerdir.

GELENEKSEL EL SANATLARI

Geçmişte ilçede dokumacılık önemli bir yer tutardı.Öyle ki sepet,sandalye örücülüğü gelişmişti. En gelişmiş dokuma türü bezdi.Kenevir ipliğinden dokunan bezler iç çamaşırı yapımında kullanılırdı. Sepet ve sandalye örücülüğü günümüzde de sürdürülmektedir.Sepetlerin el sepeti,Gamal-kaşıklık gibi türleri vardır. Meyve sepeti incedir,uzundur,koni biçimindedir. "Gamal" ise daha çok Trabzon da yaygın olmasına karşın ilçe insanı tarafından genellikle kola takılarak taşınır. Yavuz,Tütüncüler köylerinde örgü koltuk,sandalye ve iskemle yapımı yaygındır.Bu sandalyelerin örgülerinde mısır kosanı yaprağı ya da sarmaşık,ayaklarında fındık dalları kullanılır.

TARİHSEL YAPILAR

İlçeye gelişte denizden konukları adeta dalgalar arasından selamlar gibi duran "Kız Kalesi" en önemli tarihsel yapıdır.8.yüzyılda yapılan bir kalenin "Gözetleme Kulesi" olduğu anlaşılan yapı denizdeki yüksek bir kayanın üzerinde bulunmaktadır. Yücehisar köyündeki Çarikça mevkiinde yüksekçe bir kayanın üzerinde yer alan kaleden günümüze ise sadece kalıntılar kalmıştır. Pazar-Rize karayolu üzerinde Sivrikale köyünde yer alan kalenin kalıntıları ise yol yapımı sırasında tamamen ortadan kalkmıştır.
 
Rize'nin Konumu

Rize

300px-Rize_Turkey_Provinces_locator.jpg


Rize ili konumu

300px-Rize_districts.png


Bilgiler Coğrafi Bölge: Karadeniz Bölgesi Yüzölçümü: 3920 (km²) Nüfus (2007) 316.252 (TÜİK) Plaka kodu: 53 Telefon kodu: 00464
İnternet Sitesi ..:: T.C.Rize Valiliği ::..

Rize, Türkiye'nin Doğu Karadeniz Bölgesi'nde Trabzon ili ile Artvin ili arasında sahilde yer alan bir il. Türkiye'nin en çok yağış alan ilidir. En önemli ürünü çay olan Rize'de kivi meyvesi yetiştiriciliği de başlamış durumdadır.

Fiziki Coğrafya Şartları

Rize Kuzeydoğu Anadolu’da; Doğu Karadeniz kıyı şeridinin doğusunda, 40°-22' ve 41°-28' doğu meridyenleri ile 40°-20' kuzey paralelleri arasında yer alır. Batıdan Trabzon’un Of, güneyinde Erzurum’un İspir, doğudan Artvin’in Yusufeli ve Arhavi ilçeleri ve kuzeyden Karadeniz ile çevrili olan Rize’nin göller hariç yüzölçümü 3920 km²'dir.

Yeryüzü Şekilleri

Doğu Karadeniz kıyı sıradağları yayının kuzey yamacında yer alan Rize toprakları genel ifade ile dağlık ve engebelidir.
300px-Rize_%28tr%29.svg.png

Rize ilinin ilçeleri



Jeolojik Özellikleri

(I.zaman) bir temel üzerinde ve Doğu Karadeniz Dağlık sistemine dahil olan Rize arazisi esas itibariyle Paleozoik zamanKretase’de (III.zaman ara devresi) başlayan büyük orojenezle (Dağ oluşumu) yüzeye çıkmış Granodiorit ve kertase flişlerinden ibaret olmakla birlikte yer yer Neojen depolarına da rastlanır. Bütün kıyı kesimi yüzeyde üst Kretase serisi volkanik örtü ve tüflerin fazlalığı ile dikkati çeker. Kıyıya yakın yamaçlarda ise Kretase sedimanları yaygın olmakla beraber, bu sedimanların üzeri yer yer Eosen fliş serileri tarafından örtülmüştür. Yüksek dağlık sahada ise daha çok magmatik elemanlar hakim durumdadır. Granit, andezit ve bazalt kütleleri yüksekliği 3000 m’yi aşan hemen her yerde hakim durumdadır. Yörede alüvyonlara, büyük akarsu vadilerinin denizden itibaren en çok 10 km’ye kadar olan kesimlerinde rastlanır.

İklim

Rize’de yazları serin, kışları ılıman ve her mevsimi yağışlı bir iklim görülür. Elli yıl boyunca yapılan rasat sonuçlarına göre Rize’nin yıllık sıcaklık ortalaması 14°C'yi biraz geçer. Bu süre içinde kaydedilen en düşük sıcaklık -7°C derece olup, en yüksek sıcaklık ise 38 C° derecedir. En soğuk ay olan Ocak ayının sıcaklık ortalaması 6,7 C° derece, en sıcak ay olan Temmuz ayının sıcaklık ortalaması ise 22,2 C° derecedir. Ocak minimum -5,6 C° derece, Temmuz maksimumunun 32,5°C derece olduğu Rize’de yıllık sıcaklık salınımı 25,8°C derecedir.Bu haliyle Rize, denizsel iklimlerin karakteristik özelliğini taşır. Rize’de aylık ortalama sıcaklık eğrisi bütün yıl 5 C° derecenin üzerinde seyretmekte olup, sadece 4 ayın sıcaklık ortalaması 10°C derecenin altındadır.​
 
Cevap: Rize Şehir Tanıtımı

Geçen ay tatil amaçlı karadenize gidelim dedik.
rize hep duyduğum fakat bir türlü gidip göremediğim bir şehirdi.Bayıldım diyebilirim.
rizede botanik çay bahçesini önerdi arkadaşlarımız gördünüzmü yada orda hiç çay içtinizmi bilmiyorum orda içtiğim çayın tadı hala damağımda diyebilirim.İşte rizeden size bir kaç foto

Resim282z.jpg

Resim281s.jpg


rize yolu üzerinde ipek dokuma atölyesi



Resim286682.jpg



Resim28518.jpg


 
hazırlayanın ellerine sağlık ben de fındıklılıyım we gerçektenn yaşanacakk bi yer rize...
 
Geri
Üst