Sehiv (unutma) secdesi nasıl yapılır? (görüntülü)

THESECRET

"Adalet olunca yiğitliğe lüzum kalmaz"
Sehiv (unutma) secdesi nasıl yapılır? (görüntülü)
sehiv secdesi nedir,sehiv secdesi nasıl yapılır,hangi durumlarda sehiv secdesi gerekir,yanılma ve unutma secdesi,sehiv secdesi videolu anlatım,hanefi mezhebine göre sehiv secdesi nasıl yapılır,
indir.jpg


SEHİV(UNUTMA) SECDESİ NASIL YAPILIR TIKLA ÖĞREN


Sehiv secdesi; “yanılma ve unutma secdesi” demektir. Namaz içinde meydana gelen bazı yanılmalar sebebiyle namazın sonunda iki secde yapılır ki, bunlara “sehiv secdesi” denir. Hanefi mezhebine göre sehiv secdesi, bir namazın kusurlu kılınması hâlinde, bu kusuru düzeltmek maksadı ile, namazın sonunda (son oturuşta tahiyyatı okuduktan sonra-yani namazı bitirip sağa selam verdikten sonra) yapılan secdedir. Kusur genellikle namazda farzın te’hiri, vâciblerden birinin unutularak yapılmaması (terki), yahut sonraya bırakılması (te’hiri), yahut da vaktinden önce yapılması (takdimi) suretiyle ortaya çıkar. Namaz içinde bu yanlışlıklar hatırlanırsa namaz sonunda sehiv secdesi yapılır. Sehiv secdeleri vâcibdir.
Yalnız sağ tarafa selâm verildikten sonra sehiv secdelerinin yapılması daha faziletli ve ihtiyata daha uygundur. Nitekim cemaatla kılınan namazlarda cemaatin yanlışlıkla dağılmasına meydan vermemek için, yalnız sağ tarafa selâmdan sonra sehiv secdelerinin yapılması gerekli görülmüştür.
Hangi Durumlarda Sehiv Secdesi Gerekir?
Farz: Eğer terk edilen farzı namaz içindakaza etmek imkanı varsa kaza edilir, kaza edilemezse namaz fasid olur. Yeniden kılınması gerekir.
Vacib: Eğer yanılarak bir vacib terk edilmişse, sehiv secdeleriyle noksanlık giderilir. Vacib kasden terk edilmişse, namazın iadesi gerekir.
Fatihayı okumak:
Farz namazlarının ilk iki rekatın birinde Fatiha okunmayı terkinde sehiv secdesi gerekir.
Fatihanın tamamını değilde ayetlerin çoğunu okumayı terkinde sehiv secdesi gerekir. (Azı terkedilirse sehiv secdesi gerekmez.)
Nafile veya vitir namazlarının herhangi bir rekatında Fatiha okunmayı terkinde sehiv secdesi gerekir.
İki defa fatiha okunursa sehiv secdesi gerekir. Çünkü süre okunması gecikmiştir.
Zammi Süre veya en az üç kısa ayet veya bir uzun ayet okumak:
Farz namazlarının ilk iki rekatlarının birinde okunmazsa sehiv secdesi gerekir.
Nafile namazların herhangi bir rekatında okunmazsa sehiv secdesi gerekir.
Üç değil de iki kısa ayet okunsa sehiv secdesi gerekmez.
Vitir namazı kunut duaları unutulursa sehiv secdesi gerekir.
İki secdenin arasını uzatmak veya bir secdeyi unutmak sehiv secdesi gerekir.
Secde ve Rükuuda belli bir müddet durmamak sehiv secdesi gerekir.
Dört rekatlı namazların ilk oturuşu:
Bu oturuş hem farz hem sünnet namazlarda vacip olduğundan terketmek sehiv secdesi gerekir.
Tehiyyatı duasını unutmak sehiv secdesi gerekir. Birinci veya son oturuşta olması farketmez.
Vitir namazının kunutlarını unutmak sehiv secdesi gerekir.
Kunut tekbirini terketmek sehiv secdesi gerekir.
Gizli okunacak yerde sesli, sesli okunacak yerde gizli okumak sehiv secdesi gerekir.
Sünnet: Terk edilmesiyle sehiv secdesi gerekmez.

Hanefi Mezhebine Göre Sehiv Secdesini Gerektiren Haller:
1 – Fâtiha’dan sonra zamm-ı sûre okumadan rükû’a gitmek. Rükû’da iken hatırlarsa, doğrulup sûreyi okur, sonra tekrar rükû’a gider. Namazın sonunda da sehiv secdesi yapar.
2 – Unutarak Fâtiha’yı iki kere okumak.
3 – Vitir namazlarının tekbir ve kunut duasını unutmak. Rükû’da iken hatırlasa, doğrulup kunut okumaz. Sonunda sehiv secdesini yapmakla yetinir.
4 – Dört rek’atlı namazlarda, iki rek’at kıldıktan sonra oturmayı unutarak üçüncü rek’ata kalkmak, yani, ilk oturuşu terketmek. Bu durumda bakılır: Eğer namazı kılan kişi tamamen kalkmış veya kalkmaya daha yakın bir durumda ise, oturmaz; namazı bitirip sonunda sehiv secdesi yapar. Eğer oturmaya daha yakın bir halde ise, oturur; sonunda da sehiv secdesi yapmaz. Tam kalktıktan sonra oturmak ise, namazı bozar.
5 – Birinci oturuşta Tehıyyât’ı okuduktan sonra hemen kalkmayıp salâvatları ve duaları okumak yahut da bir rükün edâ edecek kadar gecikmek. Bu durumda eğer salâvattan okunan kısım bir cümle teşkil eder ise (Allahümme salli alâ Muhammedin demek gibi) namazın sonunda sehiv secdesi yapılır. Fakat okunan kısım bir cümle teşkil etmemişse, sehiv secdesine gerek yoktur.
6 – Dört rek’atlı farz namazlarda, son rek’atta oturmaksızın beşinci rek’ata kalkılacak olsa, beşinci rek’atın kıyam, kırâet ve rükû’u tamamlanıp secdeye gidilmedikçe, dönüp tekrar oturulur. Tehıyyâtdan sonra selâm verilip sehiv secdesi yapılır. Çünkü bu durumda farz olan son oturuş te’hire uğramıştır. Fakat beşinci rek’at için secde yapılmış olursa, bu namaz nâfileye döner. Artık buna bir rek’at daha ilâve ederek, 6 rek’atlık bir nâfile namazı kılınmış olur. Dolayısıyla sehiv secdesi de gerekmez. O farzı yeniden kılması gerekir.
7 – Dört rek’atlı bir farz namazın son ka’desinde teşehhüd miktarı oturduktan sonra kalkan kimse, hemen oturup selâm verir. Tekrar Tehıyyat okumasına gerek yoktur. Hâtta oturmadan ayakta bile selâm verebilir. Zira farz olan oturuşu yapmıştır. Yalnız ayakta selâm vermekle sünneti terketmiş olur. Sonunda ayrıca sehiv secdesi de lâzımdır. Çünkü selâm te’hire uğramıştır.
8 – İmama sonradan yetişen kimse, kendi kıldığı rek’atlar içinde hatâ yaparsa, o hatâsı için sehiv secdesi yapar.
9 – İmamın, açıktan okuması vâcib olan yerlerde gizli; gizli okuması vâcib olan yerlerde de açık okuması… Meselâ öğle namazında Fâtiha ve zamm-ı sûreyi sesli okuması, akşam namazında da içinden okuması gibi. Namazdaki tesbih ve tekbirlerin cehren okunması, sehiv secdesini icab ettirmez.
10 – Namaz içinde Fâtiha okunduktan sonra hangi âyet veya sûreyi okuyacağı bir müddet tefekkür edilse, sehiv secdesi icab eder. Çünkü vâcib te’hire uğramıştır. Bu süre bir ayet okuyacak kadar veya bir rükü ve ya secde yapacak kadar bekleme süresi esas alınır.
Bir rüknü veya bir vacibi yerine getirirken meydana gelecek bir dalgınlık ve bir düşünce ise, sehiv secdesi gerektirmez.
11 – Ta’dîl-i erkânın terki, sehiv secdesini gerektirir.
12 – Namazda sehiv secdesini icab eden birkaç hatâdan dolayı tek sehiv secdesi yeterlidir.
13 – Herhangi bir namazın bir rüknünü tekrar etmek, sehiv secdelerini gerektirir. Bir rekatta iki defa rükü veya üç defa secde yapılması gibi. Birinci ve ikinci rekatlarda Fatiha’nın tekrarlanarak okunması veya arka arkaya okunması veya rüku, secde ve teşehhüdde Kur’an okunması da böyledir. Fakat üçüncü veya dördüncü rekatlarda Fatiha’nın iki defa okunması veya bunlarda Fatiha ile beraber başka bir surenin de okunması yahut yalnız başka bir sürenin okunması sehiv secdelerini gerektirmez. Çünkü bu takdirde bir vacib terk edilmiş veya geciktirilmiş ve Kur’an da meşru olan yerin başkasında okunmuş olmaz. Ancak bu halde rekatlar, önceki, rekatlarden daha fazla uzatılmış ve cemaata da ağırlık verilmiş olursa, kerahetten korunmuş olmaz.
Sehiv secdesinde, iki secde ile Tehıyyât’ı okumak ve selâm vermek vâcibdir. Tehıyyât’dan sonraki salâvat ve dualar ve secdedeki tekbirler ve tesbihler ise sünnettir.
* Bir namaz içinde, o namazın rek’atları sayısında şüphe etmek, namaz kılan kimse vesveseli biri değilse, kılınan namazı iptâl eder. Yeniden kılmak gerekir. Nitekim vakit varken, namazı kılıp kılmadığında tereddüd eden de o namazı kılar. Namazı tamamladıktan sonra rek’at sayısında şüpheye itibar yoktur. Ancak noksan kıldığını kesin olarak anlarsa namazı yeniden kılar.
 
Geri
Üst