Seni çok ararım
Seni çok ararım
bu gece seni çok ararım
olmadığını bile bile
gittiğini benden başka herkes anlasa da
geceleri
kaçtığın yerlerden tanırım
kitap satarsın belki ucuzuna
yanından geçerken göz ucuyla bakarsın görmem
ama bak bana
yaz geldi
en sevdiğimiz zamanları
ucundan tuttuğumuz yaşamın
kendinle bir başına olmayı seçtiğin
yine seç
darılmam sana
bu gece seni çok ararım
beni anlamalarını ararım dostlarımın
anlamak kolay olsa da
tanımadığım insanlara seni sorarım
jilet gibi keser dilimi adın
yürüdüğün yolları koklarım
ben bu gece seni çok ararım
bu sabah seni çok ararım
ezanlardan duyarım ilk
yokluğunun
anlamak ve inanmak olan
çağrısından
uyandığımız sabahlar gibidir
seni aramak
radyoda türkülü bir dalga
aynada saçlarını yatırmaya çalışan
acemi yakışıklı bıçkın
giyemediğim gömleğim üzerinde
akşamdan ütüleyip
aynada bıraktığım
sırtını döndüğün bir resimde ararım
bir soda bir soda daha
masalardaki bütün sodalar
boğazım acıyor
elim yüzüm cam kırığı
bir alışkanlık olur seni aramak
bütün seyyar tezgahlarda
neden hep siyahı yakıştırdın kendine
şimdi
bütün renkler dargın sana
sodalar ve kırlangıçlar bir de
ben bu sabah seni çok ararım
bu akşam seni çok ararım
serin bir bahar havasıdır seni aramak
bütün yorgunluğumu üzerimden atarım
en güzel giysilerimle
ellerim ceplerimde
geçen arabalara eğilirim
bakarım
büyük bir bencilliktir seni aramak
aşksız kitapsız parasız
yalnızlığımı herkes biliyor
bütün barlarda tek kişilik masa
bakışlar ürkek
hareketler tedirgin
bir güven olur seni aramak
şehri bir uğultu basar
bütün caddeler ıslak çimen kokusu
seni aramakla biter akşam
fren sesi klakson farlar
takvim yaprakları birden sararır
gözlerin bütün vitrinlerde
ben bu akşam seni çok ararım
Alıntı...
bu gece seni çok ararım
olmadığını bile bile
gittiğini benden başka herkes anlasa da
geceleri
kaçtığın yerlerden tanırım
kitap satarsın belki ucuzuna
yanından geçerken göz ucuyla bakarsın görmem
ama bak bana
yaz geldi
en sevdiğimiz zamanları
ucundan tuttuğumuz yaşamın
kendinle bir başına olmayı seçtiğin
yine seç
darılmam sana
bu gece seni çok ararım
beni anlamalarını ararım dostlarımın
anlamak kolay olsa da
tanımadığım insanlara seni sorarım
jilet gibi keser dilimi adın
yürüdüğün yolları koklarım
ben bu gece seni çok ararım
bu sabah seni çok ararım
ezanlardan duyarım ilk
yokluğunun
anlamak ve inanmak olan
çağrısından
uyandığımız sabahlar gibidir
seni aramak
radyoda türkülü bir dalga
aynada saçlarını yatırmaya çalışan
acemi yakışıklı bıçkın
giyemediğim gömleğim üzerinde
akşamdan ütüleyip
aynada bıraktığım
sırtını döndüğün bir resimde ararım
bir soda bir soda daha
masalardaki bütün sodalar
boğazım acıyor
elim yüzüm cam kırığı
bir alışkanlık olur seni aramak
bütün seyyar tezgahlarda
neden hep siyahı yakıştırdın kendine
şimdi
bütün renkler dargın sana
sodalar ve kırlangıçlar bir de
ben bu sabah seni çok ararım
bu akşam seni çok ararım
serin bir bahar havasıdır seni aramak
bütün yorgunluğumu üzerimden atarım
en güzel giysilerimle
ellerim ceplerimde
geçen arabalara eğilirim
bakarım
büyük bir bencilliktir seni aramak
aşksız kitapsız parasız
yalnızlığımı herkes biliyor
bütün barlarda tek kişilik masa
bakışlar ürkek
hareketler tedirgin
bir güven olur seni aramak
şehri bir uğultu basar
bütün caddeler ıslak çimen kokusu
seni aramakla biter akşam
fren sesi klakson farlar
takvim yaprakları birden sararır
gözlerin bütün vitrinlerde
ben bu akşam seni çok ararım
Alıntı...