Sıcak günlerde ORUÇ tutmak

melegim

Yeni Üye
Üye
Sıcak günlerde ORUÇ tutmak
sıcak günlerde oruç sıcak günlerde oruç tutmak sıcakta tutmak sıcaklarda
. Sıcak Günlerde Oruç Tutmak
Diğer bir hadis-i şerif. Ebû Bürde ve Ebû Mûsâ RA'dan İbn-i Ebid-Dünyâ (Rh.A) rivayet etmiş. Buyuruyor ki Peygamber Efendimiz bu ikinci hadis-i şerifte:
(İnnallàhe teàlâ kadà alâ nefsihî ennehû men attaşa nefsehû lillâhi fî yevmin hàrrin, kâne hakkan alellàhi azze ve celle en yerviyehû yevmel-kıyâmeh.)
"Hiç şüphe yok ki Allah-u Teàlâ Hazretleri kendisine karar aldı, kendi zât-ı celîli üzerine hükmetti, öyle yapmayı kararlaştırdı, kaza buyurdu ki: (Men attaşa nefsehû lillâhi fî yevmin hàrrin) Kim çok harâretli, çok sıcak bir günde, Allah rızası için nefsini susuz bırakırsa, yâni oruç tutarsa..." Ağzı kuruyor, dudakları kuruyor. (Kâne hakkan alellàhi azze ve celle) "Azîz ve Celîl olan Allah-u Teàlâ Hazretleri üzerine hak olur, yâni muhakkak öyle yapar. (En yerviyehû yevmel-kıyâmeh) Kıyamet gününde onu suya bol bol kandırır, bol bol sular. Kıyamet gününde ona su ihsân eder."
Biliyorsunuz, kıyamet gününde güneş tepeye yaklaştırılacak. Ancak sadaka verenlerin, zekât verenleri hayırları kendi başlarına gölge edecek. herkes güneşin altında terlere batacak. Terler yeryüzünün içine yetmiş arşın işleyecek. Dizlere kadar, bellere, omuzlara kadar, kulakları hizasına kadar gelecek. İnsanlar terde yüzecekler, korkular çekecekler, harâretten çok sıkıntılara düşecekler.
İşte o günde Cenâb-ı Hak ona su verip kana kana içirtir. Suya kandırır. Böyle yapmak Cenâb-ı Hakk'ın üzerine, kendisinin hükmü üzere, hak olur. Allah-u Teàlâ Hazretleri kendisi böyle kararlaştırmış. Muhakkak kulunu böylece taltif edecektir.
(Kâne ebû mûsâ yetevehhal-yevmeş-şedîdel-harrillezî yekâdül-insânü yenselihu fîhî harran feyesùmuhû.)
"Bu hadisin râvîsi, bu hadis-i şerifi Peygamber Efendimiz'in söylediğini duyup da bize nakleden Ebû Mûsâ el-Eş'arî RA, böyle şiddetli, hararetli günleri gözlerdi, araştırırdı, bulmağa gayret ederdi. İnsanın içinde sanki ruhunu teslim edecek, ruhu bedenden çıkacak gibi olacağı sıcak günleri arardı, gayret ederdi, o günde oruç tutardı." Neden?.. İşte o, "Kendisini Allah yolunda bir gün susuz bırakanı, Allah kıyamet gününde suya kandıracak!" müjdesine ermek için.
Şimdi niye bu hadis-i şerifi seçip size okudum?..
Şu anda Türkiye'de kış mevsimindeyiz. Yazlar uzun gündüzlü olur, kışlar kısa gündüzlü olur. Yâni Türkiye'de oruç tutmak kolay. Ama ben Avustralya'daki dostlara telefon açıyorum, "Nasılsınız, ne yapıyorsunuz?" diye. "Aman o kadar şiddetli sıcak var ki, sıcaktan bayılıyoruz. Çok şiddetli hararet var, yerlere seriliyoruz." diyorlar.
Hem onlar duysunlar, o hararette oruç tuttukları için ne kadar sevap aldıklarını anlasınlar diye, orucun mânevî bakımdan ne kadar kârlı olduğunu anlatmak istiyorum. Hem de tabii bu yıllarda Türkiye'de Ramazanlar kısa günlere geliyor ama, şimdi bizim bulunduğumuz İsveç'te de öyle ama, Ramazan her yıl onbir gün, onbir gün sonbahara doğru geri gelecek, sonunda yıllar geçince yaza gelecek. O yıllara eriştiğimiz zaman, İsveç'tekiler çok çok uzun oruç tutacaklar. O zaman da Avustralya'dakiler kısa günlere denk geldiği için kısa oruç tutacaklar.
Demek ki Cenâb-ı Hak böyle çok zahmet çeken, meşakkat çekip de orucu Allah rızası için tutana, o meşakkatinin karşılığını kat kat veriyor. Ondan dolayı da, Allah-u Teàlâ Hazretleri mahzun etmiyor, mahrum bırakmıyor. İbadetleri ne kadar zorluk altında olursa olsun, Allah'ın emrini yüksünmeden, çekinmeden, kaçınmadan tutmağa gayret edelim diye bu hadis-i şerifi okudum.
Ebû Mûsâ Hazretleri'nin, o sıcak günleri araştırıp da, --aksine başkası sıcak günlerde oruç tutmaktan kaçınır-- sıcak günlerde oruç tutması hatırınızda kalsın...
 
Geri
Üst