Televiziyonun Çocuklar İçin Etkileri

ASİMELEK

Daimi Üye
Üye
Televiziyonun Çocuklar İçin Etkileri
televizyon, etkileri, zararları, yararları, çocuklar üzerindeki etkilerini merak mı ediyorsunuz ozaman bu konuya buyrun....



392124dbfb91e7c884.jpg



Günümüzde televizyon, en popüler, neredeyse herkesin evinde olması sebebiyle bize en yakın ve kolay habere ulaşabilmemizi sağlayan, evde olduğumuzda en çok zamanımızı karşısında geçirebildiğimiz, en eğlenceli bulduğumuz, en kendimizi ve çocuklarımızı karşısında oyalayabildiğimiz iletişim araçlarından biridir. Evlerimizdeki bu renkli kutu özellikle çocuklar söz konusu olduğunda yarar ve zararları en çok tartışılan bir konudur da aynı zamanda.
Herşeyde olduğu gibi bir durumun yararlı mı yoksa zararlı mı olması bizlerin o durum karşısında aldığımız tavır ve tutumlarımızla belirlenir. Çocuklarımızın hayatında televizyonun nasıl ve ne şekilde olması gerektiği konusunda bilinçlenir ve bu doğrultuda hareket edersek, çocuklarımızın televizyon gibi bir iletişim gerecinden olabildiğince yararlandıklarını ve zararlarından da bir o kadar uzak kaldıklarını bir ebeveyn olarak sağlamış oluruz. Televizyon ile ilgili bilmemiz gereken olumlu/olumsuz etkilerine ve ebeveynlerin televizyon karşısında uygulaması gereken faydalı yaklaşımlarına çeşitli örnekler verilebilir:
Televizyonun olumlu etkileri
· Bebek ve çocuklar televizyon sayesinde -şimdilik- kendi küçük ve sınırlı dünyalarının dışına çıkıp gözlem yapabilme olanağı bulabiliyorlar. Diğer bebekleri, daha büyük çocukları, başka ebeveynleri, belki hiç görmedikleri hatta hayatları boyunca yakından hiç göremeyecek oldukları hayvanları ve yerleri, daha hiç tanımadıkları nesneleri görme ve daha hiç duymadıkları sesleri duyma imkanına sahip olabiliyorlar.
Şüphesiz bu olanağın bebek ve çocuklarda öğrenmeyi teşvik eden ve hızlandıran, bebek ve çocukların aynı anda farklı uyaranlarla karşılaşmaları ve bu uyaranlara cevap vermeye çalışarak gelişim göstermelerini sağlayan, her türlü görsel ve işitsel algılama güdülerini geliştiren olumlu etkileri vardır.
· Bebeğinizin ya da çocuğunuzun televizyon seyrederken yanında olmak, gerekli yerlerde ona açıklamalar yapmak, gerçekle gerçek olmayanı ayırt etmesini sağlamak, izlediğiniz konu ya da durumlarla ilgili eleştirilerde bulunmak, kısacası televizyon seyrederken aynı zamanda bebek ya da çocuğunuzla iletişim içinde olmak onun yararınadır.
Bebek ve çocuğunuz bu sayede o an ya da ileriki zamanlarda izlediği her neyse onu eleştirebilir, pasif olmaktansa aktif ve bilinçli bir izleyici olmayı öğrenebilir ki hepimiz için sağlıklı olan da budur. Bu duruma ek olarak ailenize özel ayrılmış iletişim zamanlarının dışında televizyonu da bir çeşit aile içi iletişim, tartışma ve paylaşma aracı olarak kullanabilirsiniz.
· Seçici ve kısa süreli televizyon seyri bebek ve çocuklarda geliştirici, hayata adapte olmayı kolaylaştırıcı, rahatlatıcı, eğlendirici ve bilgilendirici olması bakımından faydalıdır. Örneğin, televizyondaki bebek kanalları bebeklerin zamanından önce bilgilenmelerini, etkin ve hızlı bir gelişim kaydetmelerini sağlayabilmektedir.
Televizyonun olumsuz etkileri
· Bebeğiniz ya da çocuğunuz zamanımız gereği televizyon ile erken tanışabilir, bu durumun yaratabileceği zararlardan sakınmak adına bebeğiniz ya da çocuğunuzun izlediği programlarda bilinçli bir ebeveyn olarak seçici ve dikkatli olmanız gerekir. Özellikle çocuğunuzun yaş durumuna göre olan programların seçilmesi elzemdir.
Bir önceki ifadeyle çelişkili görünse de çocuğunuzun yaş durumuna göre olan programlarda dahi seçici olmanız önemlidir, çünkü zamanımızda çocuklar adına yapılan çizgi filmlerin birçoğu şiddet, çözümden çok sorun odaklı yaklaşımlar sunmaktadır ve bu çizgi filmleri seyreden çocuklarda da çeşitli korku, kaygı ya da şiddet eğilimi olabilmektedir. Sizin farkında olmadan da olsa seçtiğiniz şiddet içeren –bazen çizgi film boyunca bir sahne bile olsa- bir film, çocuğunuzun herhangi bir duruma karşı şiddeti kolayca ilk tepki ve davranış olarak seçmesine sebep olabiliyor.
· Otizme eğilimi olan bebek ve çocukların uzun süre televizyon seyretmelerinin otizm olma olasılıklarını arttırdığını yapılan araştırmalardan bilmekteyiz. Bebek ve çocukların sürekli televizyon karşısında olmaları, pasif izleyiciler haline gelmeleri, adeta televizyon tarafından hipnotize olmuş gibi televizyon izlemeleri, bebek ve çocukların otizm dışında da çeşitli olumsuz etkilere maruz kalmalarına sebep olabilmektedir.
Televizyonun olumsuz etkisi altında kalan bebek ve çocuklar kendilerini televizyondan uzak bir tarafa çekemezler. Bu durumda televizyon ile karşılıklı bir iletişim olmadığından bilgi akışı tek taraflıdır, bebek ve çocuğun işlevselliği minimum seviyededir ve bu nedenle uzun süre sürekli alıcı konumunda olan bebek ya da çocuğun gelişimi sağlıksız bir sürece girebilir.
· Bebek ve çocukları televizyon karşısında uzun süre yalnız bırakmak, onların yanında olmamak ve onlara yemeği sürekli televizyon önünde yedirmek bebek ve çocukların televizyonun olumsuz etkilerine fazlasıyla maruz kalmalarına sebep olabilir. Ebeveynler televizyonun bebek ve çocuklarının ilgilerini çektiğini iyi bildiklerinden, bebek ve çocukları yemek yemek istemeyince televizyon karşısında onları kolayca yedirebiliyorlar, fakat bu durum hem çocuğunuzun ne kadar yediğinin farkında olmadan yemesine yani bir nevi robotlaşmasına hem de sağlıksız bir alışkanlığın temelinin atılmasına neden olmaktadır. Çevremizde televizyon karşısında çekirdek –veya herhangi bir şey- yiyen ve ne kadar yediğinin farkında olmayan hatta ‘alın bu çekirdekleri önümden kendimi tutamıyorum’ diyen kaç insan tanıyoruz? Tabiî ki bu olumsuz alışkanlığın getirdiği sağlık problemleri ve alınan istemsiz kilolara burada hiç değinmiyoruz. Bebek ya da çocuğunuzu beslerken televizyon yerine müzik ya da onun seveceği çeşitli renklerde, materyallerde, dokunup hissedebileceği, hatta ses çıkaran ve masal anlatan kitapları tercih etmeniz daha sağlıklı ve doğru olacaktır.
· Anne ve babaların ya da ev içindeki diğer bireylerin televizyon konusunda kötü örnek olmaları da bebek ve çocukların gelişiminde olumsuz görülebilir. En yakın çevrenin söz ve davranışlarıyla uyumlu ve istikrarlı olması elbette çok önemlidir. Bir ebeveyn çocuğunu sağlığı bakımından televizyondan uzak tutmaya çalışıyor, diğer taraftan kendisi uzun süreler boyunca televizyon karşısında kalıyorsa, bu durum eğitici, öğretici ve gerçek olmaktan çok yanıltıcı, bebek ve çocuğa farklı ve karmaşık mesajlar ileterek onu şaşırtıcı ve kafasını karıştırıcı olabilir; en önemlisi bir zaman sonra ebeveynin sadece televizyon konusunda değil diğer konularda da inandırıcılığı azalabilir ki bu da bebek ve çocukla kurulan temel iletişim bakımından sakıncalıdır.
Öyle ebeveynler vardır ki televizyon karşısında hipnotize olmuş ve o sırada çocuklarının sordukları soruyu izledikleri programdan sonra cevaplayacaklarını söyleyen ya da televizyon seyrederken çocukları kavga etse bile umursamayan ; belki bu davranışlarını bilinçli olarak benimsemiyorlar ama bir çocuğun sorduğu hangi soru geçiştirilebilir ya da çocuk artık soru sormasa daha mı iyi olur; peki bir çocuğun hangi sıkıntısı bir televizyon programından üstelik çoğunlukla hiç tanımadığınız ya da bilmediğiniz kişileri izlediğiniz bir programdan daha önemli olabilir?
Farkında olmamız gereken şudur ki; bazen öyle anlar vardır ki kaçırılmamalıdır ve bir an çok şeyi değiştirebilir, işte televizyonu öyle seyretmeliyiz ki çevremizde böyle bir an olursa bunu ıskalamayalım özellikle söz konusu çocuklarımız olunca.

· Kısa süreli televizyon seyrinin yararlı olabileceği gibi uzun süreli televizyon seyrinin de geriletici, uyuşturucu, sosyal hayattan uzaklaştırıcı, yaşama adapte olmayı zorlaştırıcı ve zararlı etkileri olduğunu göz ardı etmemeliyiz.
Hayatın her alanında olduğu gibi televizyon gibi bir iletişim aracını kullanırken de dengeli olmalıyız. Televizyon ancak yaşamımızda kullandığımız araçlardan biri olursa bizlere mutluluk verebilir. Kendimize şu soruyu soralım; biz mi televizyonu kullanıyoruz yoksa televizyon mu belli saatlerde bizi karşısına bağlıyor ve biz hiçbir şey yapamıyoruz; bu durumda çocuklarımızdan televizyona karşı alacakları tavırlarının ne olmasını bekliyor ve bunu onlarda nasıl şekillendirmeyi düşünüyoruz?
 
Geri
Üst