Yumurta çatlatıcı iğne yaptırıp yumurtası çatlamayan varmı?

Uzman SühaN

Administrator
Yumurta çatlatıcı iğne yaptırıp yumurtası çatlamayan varmı?
Yumurta çatlatma iğnesi konusu çocuk sahibi olmak isteyen çiftler için umut veren konulardan biri olabiliyor. Ancak bu tedavinin çok yüksek bir oranla başarılı olduğunu söyleyemiyoruz. Tedaviyi alan her 5 kadın arasından yalnızca 1 tanesi hamile kalmaktadır.



Bu tedavi tek iğnenin uygulanması şeklinde yapılmaktadır. Ancak bir seferde başarıya ulaşması söz konusu olmayabilir, genellikle 3-6 aylık bir süre boyunca uygulanan bir kısırlık tedavisidir. Yumurtanın çatlaması, tedavinin başarısız olması ise birçok nedene dayanıyor olabilir. Uygulanan kadının yaşı ya da daha önce hamile kalıp kalmadığı gibi nedenlere göre tedavinin başarı şansı değişebilir. Ancak uygun olduğu tespit edilen kişiler için bile başarı şansı %20, tüm kısırlık sorunu yaşayan kadınlar değerlendirildiğinde %5-8 arasıdır. Yani gebe kalamayan hanımlardan 15-20 kişi seçtiğinizde (ortalama) sadece 1 tanesi bu yöntemle hamile kalabilecektir.




6.jpg



Dolayısıyla yumurta çatlatma iğnesi kullanmak ve tedavinin sonucunun olumlu olmasını umut etmek yanlış olmaz. Ama tedaviye rağmen sonuç alamama, yumurtanın çatlaması ya da başka sorunlarla karşılaşma ihtimalinizin de daha yüksek olduğunu unutmayın. Yani tedaviyi deneyin ama beklentilerinizi yüksek tutmayın.



Yumurta çatlamasını sağlamak için yumurta çatlatma iğnesi adı verilen bir tür hormon tedavisi yaygın bir biçimde yapılmaktadır. Bu yazımızda yumurta çatlatma iğnesi nasıl yapılır konusunda bilgiler verecek ve yumurta çatlatma iğnesi hakkında kadınlar kulübü, ekşi sözlük gibi başvuru kaynağı sitelerde yumurta çatlatma iğnesi ile hamile kalanlar’ın yaptığı yorumlar sizlere aktarılacaktır. Şimdi gelin sizlere gebelik yumurta çatlatma iğnesi hakkında bilgiler vererek yumurta çatlatma iğnesi nedir sorusuna yanıt arayalım



Yumurta çatlatan iğnelerde HCG adı verilen ve kadınlarda salgılanan bir hormon bulunmaktadır. Zaten yumurtaları çatlamayan kadınlarda yumurtaların çatlamamasının en önemli nedeni HCG hormonunun eksik salgılanıyor olması veya hiç salgılanmıyor olmasıdır. HCG aynı zamanda zayıflama sektöründe de zayıflama damlası adıyla kullanılan bir hormon olup kadınlarda doktor tavsiyesi ile kullanılmasında fayda olan bir hormondur. Doğal şartlarda kadında bir siklus döneminde bir kez yumurtlama (ovulasyon) olur ve yumurtanın (ovum) ortalama 24 saat kadar döllenebilme yeteneği mevcuttur. Dolayısı ile kadının bir siklus içinde gebe kalma şansı çok fazla değildir. Ovulasyon, kişiden kişiye değişmekle beraber genellikle bir adet döneminin ortalarında olur. Örnek vermek gerekirse; 26-28 günde bir düzenli adet gören bir kadında ovulasyon günü siklusun 13-17 günleri arasında ki bir gün olabilir.



Haftada en az iki kez düzenli cinsel ilişkisi olan ve çocuk olmasın diye herhangi bir korunma yöntemi kullanmayan bir kadın, eğer 1 yıl içinde gebe kalamıyor ise , eşi ile birlikte değerlendirmeye alınmalıdır.

Ovulasyon Takibi

Adet kanamasının olduğu ilk günü 1. gün olarak kabul edersek, siklusun 3.-4. günü vajinal yol ile ultrasonografi yapılır. Her iki yumurtalığın (ovaryum) görünümü ve içindeki folikül sayıları değerlendirilir. İkinci ultrasonografik inceleme, ilk değerlendirme sonuçları göz önünde bulundurularak, yaklaşık siklusun 7.-9. günleri arasında yapılır. Folikül gelişimi kayıt edilir. Bu bulgular göz önünde tutulmak kaydı ile siklusun 11-12. günleri tekrar inceleme yapılır. Normal şartlarda yumurtanın hangi yumurtalıkta gelişeceği belirmeye başlamıştır. Bir sonraki inceleme en son yapılan inceleme bulgularına göre değişmekle birlikte 13-14 günlerde yapılır. Ovulasyona hazır olan folikül yaklaşık olarak 20-22 mm boyutlarına erişmiştir . Bu dönemde yapılacak olan cinsel birliktelik veya aşılama ( intrauterin inseminasyon) ile gebelik şansı artar. Ovulasyon gerçekleştikten sonra folikül içindeki sıvı karın boşluğuna dökülür.Gebeliğin Oluşumu

Ovulasyon ile karın boşluğuna dökülen folikül sıvısı içinde gözle görülmeyen boyutlarda, kadının genetik şifresini içeren esas yumurta ( ovum) mevcuttur. Bu yumurta tüpün (tuba) içine girer. Gebelik tubanın içinde olur. Tubanın içerisinde canlı ve dölleme yeteneği olan ve erkeğin genetik şifresini taşıyan sperm var ise , sperm ovumun içine girerek döllenme (fertilizasyon) gerçekleşir ve hücre bölünmeye başlar. Bölünmeye devam ederek hızla büyüyen gebelik ürünü 4-5 gün sonra rahim içerisine geçer ve rahim iç tabakası (endometriyum) içerisine yerleşir. Gebelik bu aşama da ultrasonografik olarak görülemez ama 3-4 gün içerisinde anne ile arasında kan dolaşımı başlar ve kanda b-hCG testi ile gebelik saptanabilir. b-hCG düzeyi 1000 mIU civarında vajinal yol ile yapılan ultrasonografik incelemede gebelik kesesi görülmeye başlar.

Çocuk sahibi olabilmek için en sık kullanılan yöntem yumurtanın ilaçlar ile uyarılarak bir veya çok daha fazla sayıda folikül gelişimine olanak sağlamaktır. Bunun için ağızdan alınan ilaç veya deri altına yapılan enjeksiyonlardan yararlanılır. Yukarıda anlatıldığı gibi ultrasonografik olarak folikül gelişimi takip edilir. Folikül 18-19 mm erişince folikülü çatlatmak için (ovulasyon) kalça yolu ile enjeksiyon yapılır. Enjeksiyondan yaklaşık 34-36 saat sonra ovulasyon gerçekleşir. Bu dönemde erkekten alınan spermler hazırlanarak bir kanül yardımı ile rahim içerisine yerleştirilir. Böylece kadın yumurtası ile erkek yumurtasının bir araya gelerek döllenme şansı artırılmış olur. Ağızdan alınan ilaçlar ile çoğu kez 1-2 adet folikül gelişirken, enjeksiyon uygulanan kadınlarda doza da bağlı olarak 5-6 adet folikül gelişimi olur. Klasik yöntemler ile gebelik elde edilemez ise, hasta Tüp Bebek uygulamaları için sadece bu işle uğraşan merkezlere yönlendirilmelidir

Folikül çatladıktan sonra “çatlama bölgesinde” Sarı Cisim (lat: Corpus Luteum) adı verilen bir yapı oluşur ve bu yapı progesteron hormonu üretmeye başlar.

Sarı Cisim gebelik oluştuğunda bebeğe hormon desteği vermek üzere yaklaşık 10. gebelik haftasına kadar progesteron hormonu salgılamaya devam eder. 10. haftadan itibaren bebek kendi progesteron hormonunu kendisi üretebilecek hale gelir ve görevi devralır.

Gebelik oluşmazsa Sarı Cismin işlevi 14 günde biter ve sarı cisim geriler. Sarı Cismin hormon salgısının durmasıyla kanda progesteron hormonu seviyesi kısa sürede düşer ve bu rahim iç tabakasının desteğini kaybederek “yıkılmasına” neden olur. Bu “yıkılma” adet kanamasıyla birlikte olur ve “yıkılan” doku kanamayla birlikte vücuttan atılır.

Adet kanamasıyla birlikte yeni bir adet döngüsü başlar.

Yumurtalık dokusunda adet döngüsünün ilk yarısında östrojen hormonu hakimiyetinde gerçekleşen folikül olgunlaşması foliküler evre, ikinci yarısında Sarı Cisim (Corpus Luteum) tarafından salgılanan progesteron hormonu hakimiyetinde gerçekleşen evre luteal evre adını alır.
 
Geri
Üst