ayagini degil,basini koy

nisan

Yeni Üye
Üye
ayagini degil,basini koy
Ayağını Değil, Başını koy


Gayb güneşi Hazreti Şems'i anlayan ender yiğitlerden biri olan Sultan Veled (asıl adı Bahaüddin), Hazret'i Şems'le Hazreti Mevlana'nın şeyhliği dervişliği, bilgeliği büyüklüğü birbirlerine atmalarını şöyle anlatıyor.
Birgün bir mecliste babam Hazretleri, Hazreti Şems'i o kadar övdü ki, onun makam ve mertebelerinden, keramet ve zarafetlerinden, yüce Allah'a yakınlığı dolayısıyle hitaba kitaba, kaleme kelama sığmayan anlaşılmaz hallerinden dem vurduktan sonra:
- Ayağı ruhların üstünde olan Şems-i Tebrizi'nin bastığı yere, ayağını değil başını koy! deyince, ben, buharlaşmış bir beden gibi doğru Hazret-i Şems'in odasına giderek, o gayb sultanının ellerini ayaklarını öpmeye başladım! Hazret-i Şems gülümseyerek:

  • Ne oluyor Bahaüddin? Bu ne naz, bu ne niyaz böyle? diye sordu.
  • Babam Hazretlerinin hakkınızda söyledikleri deli divane etti bizi! ... Dünyanın en büyük, en galibi padişahı, senin sıradan bir kölendir. ...
...Hazret-i Şems:
- Mevlâna'nın benim için söylediği doğru değildir diyemem, fakat yüce Allah'a tekrar tekrar yemin ederim ki, yüzbinlerce benim gibi Şems-i Tebrizi, onun büyüklük güneşi karşısında bir zerreden başka bir şey değildir ...


Gayb Aleminden Hediye


Uzun kış gecelerinden birinde, bir yerde Hazreti Şems Sohbet ediyordu. Ortalık soğuktu, her taraf çatır çatır buzdu. Orada bulunan ve Hazreti Şems'e imanı olan bir aziz:
  • Şimdi bir demet gül olsa da, gözümüz gönlümüz ısınsa!... diye naz ve niyaz edince, Hazreti Şems hemen anında dışarıya çıkarak, elinde görülmedik güzellikte hoş kokuşu bir demet gülle geri dönünce, herkes.
  • Allah Allaaaaah! Sübhanallah!... Fetebârekâllâhu ahsenûıl halikîn ... diye ayılıp bayılınca, Hazreti Şems, şu açıklamyı yaptı:

- Bu keramet değildir! Arifler arasında zerafet derler buna! Bu dostların dileğiyle oldu. Aahsenül Halikin olan yüce Allah, samimi arzunuzu yerine getirmek için gayb âleminden bir hediye gönderdi!

__________________alinti
 
Geri
Üst