Boşanma velayet

Young bride

Banned
Boşanma velayet
boşanma,boşanma dilekçesi,boşanma davaları,boşanma davası,velayet,velayet davası

Bu konular sadece başlık olarak isimlerini duyduğumuz an dahi tüylerimizi ürperten kavramlar.Sadece çocuklarimiz için değil muhakkak bu sorunla yüzleşmek zorunda kalan yetişkinler içinde öyle.Üstelik bu dönemde taraflar,yetişkin olduğunu dahi unutup çocuklasabiliyor.Gerek biz yetişkinler gerekse de çocuklarimiz için sancılı dönemlerin en az hasarla atlatılabilmesi için sadece psikolojik destek alıyor olmamız yeterli değil,travmanın en hafife indirgenebilmesi yasal haklarımızı ve bunları etkin olarak kullanabilme yol ve yöntemlerini de çok iyi biliyor olmamız gerekli.Eğer yeni bir yaşam kazanmak için bu süreç bir savaş ise bizlerde bilgilerimiz ile donanımlı olmalıyız.Aile hukukuna ve özel şahıs haklarımızla sıkı sıkıya bağlı olan bu konularda kimi zaman yargıç karşisında dahi tüm yaşananları anlatabilmek sıkıntılı olacaktır.Bu nedenle bu sorunlar için ihtisas mahkemeleri kurulmuş ve ihtisas mahkemesine atanacak yargıcın seçiminde bile daha farklı kriterler aranmaya başlanmıştır. Aile sorunlarının büyük yoğunluk arz etmesine karşin tüm uluslar gibi ülkemizde de aileyi, dolayısıyla kadın ve çocugu korumaya yönelik çalismalar yapılmıştır. Bu kapsamda öncelikle Medeni Yasamızda esaslı değişiklikler yapılmış, özel ihtisas mahkemesi olan AİLE MAHKEMELERİ kurulmuştur.

Aile Mahkemelerinin özellikleri, diğer mahkemelerden farkları nelerdir?

Aile Mahkemesi hakiminin atanmasında dahi farklı kriterler aranmaktadır.30 yaşinı doldurmuş, evli, çocuk sahibi, tercihan aile hukuku alanında yüksek lisans yapmış hakim adayları aile mahkemelerine atanmaktadır.

Aile Mahkemelerinde bizim torba diye tabir ettiğimiz genel yerel mahkemelerden farklı olarak bir psikolog, bir pedagog ve bir sosyal çalismacinin görevli olarak çalismasi mecburiyeti vardır. Bu uzmanların atanmasında da evli olma ve otuz yaşinı doldurmuş olma kriterleri aranmaktadır.

Aile hukukuna ilişkin bu konular son derece kapsamlıdır. Burada kısaca boşanma nedeniyle çocuklarin bakım ve eğitim giderleri ile ilgili mali yükümlülükler konusuna değinmeye çalisacagiz.

Nafaka Davası

Evlilik sırasında çocugun bakımı, eğitimi, korunması için gerekli olan giderler ana ve baba tarafından karşilanır. Ana ve babanın bu yükümlülükleri çocuk 18 yaşinı doldurana kadar, ancak çocuk eğitim-ögrenim hayatına devam ediyorsa bu süreç tamamlanana kadar bu giderlere katlanma yükümlülüğü devam edecektir.

Çocuga bakan ana veya baba diğeri hakkında nafaka davası açabilecektir. Nafaka miktarı mahkemece takdir ve tespit olunacaktır. Çocuklarin ihtiyacı nafaka takdirinde göz önüne alınacaktır. Bu göz önünde tutmada, ana ve babanın hayat koşulları, ödeme güçleri esas alınacaktır. Nafaka aylık olarak belirlenecek, her ay peşin olarak ödenmesi karara bağlanacaktır. Mahkemece; istendiği takdirde, aylık olarak ödenecek nafakanın gelecek yıllarda ne oranla arttırılarak ödenecegi de kararda gösterilebilecektir.

Belirlenen ve ödenmeye devam eden nafaka kaldırılabilir, azaltılabilir veya arttırılalabilir mi?

Takdir olunacak nafaka, tarafların durumlarında meydana gelebilecek değişikliklere göre yeniden belirlenebilir veya kaldırılabilir.

Nafaka davası çocuklarin oturdukları yer mahkemesinde görülür.

Küçüğe fiilen bakan anne veya baba, çocuk adına diğer eşe karşi nafaka davası açmış ve mahkemece de çocuk için nafaka takdir olunmuş ve ödenmeye de başlamış ve ödenmesi devam ederken, çocuk için veya ana baba için şartların değişmesi halinde taraflardan biri nafakanın arttırılması, azaltılması veya kaldırılması için yeniden mahkemeye müracaat edebilir. Koşullar:Çocugun yaşinın büyümesiyle beraber ekonomik ihtiyaçlarının artması;azalması,tarafın ekonomik durumunun bozulması,iyileşmesi gibi sebeplerin varlığıdır.

Velayet

Evlilik devam ettiği sürece anne ve baba velayeti birlikte kullanırlar. Ortak hayata son verilmiş olması, ayrılık, boşanma hallerinde mahkeme kararı ile velayet eşlerden birine verilir.

Toplumda yaygın olan kanaat kız çocuklarinin babaya, erkek çocuklarinin anneye verildiği kanaati kesinlikle hatalıdır. Velayet ile ilgili karar, yapılan yargılama sırasında hakimin kararı, aile mahkemesindeki uzmanların görüşleri ve tarafların talepleri dikkate alınarak verilebilecek bir karardır. Velayeti kullanma yetkisi kendisine verilmeyen eşin, ne şekilde ne sıklıkla çocugu ile şahsi münasebet kurulabileceği kararda detaylı bir şekilde düzenlenir. Bu düzenlemede çocugun yaşi ve sosyal konumu gibi unsurlarda göz önüne alınır. Velayeti elinde tutmayan ile ilgili bu şahsi münasebet görüşmelerinin ne şekilde tesis edileceği konusunda Aile Mahkemeleri uzmanlarının da görüşleri mutlaka alınır. Diğer eşin şahsi münasebet tesisi için izin verme ve olanak yaratma mecburiyeti vardır. Bu yükümlülüğüne aykırı davranışı halinde icra kanalıyla çocuk ile şahsi münasebet tesisi yoluna gidilebilir. Bu durumda bir sosyal görevlinin de görüşmede bulunması aranabilir.

Yerleşmiş Yargıtay uygulamasına göre 0–3 yaş arasındaki çocuklarin velayetlerinin anneye verilmesi yönündedir. Hatta annenin genelevde çalisan bir bayan olması dahi kararı etkilemeyecektir. Bu durumun tek istisnası annenin akıl hastası olması, uyuşturucu bağımlısı olması, tedavi edilemeyecek bir bulaşicı hastalığa maruz olması gibi durumlardır.

Çocuklar Bakımından Anne ve babanın hakları ile ilgili dava ve işlemler

Anne veya babanın başkasıyla evlenmesi, başka bir yere gitmesi veya ölmesi gibi olguların zorunlu kılması halinde hakim resen veya ana babadan birinin talebi üzerine gerekli önlemleri alabilir. Bu koşullar halinde velayet davaları gündeme gelebilmektedir.
.
 
Geri
Üst