En büyük fırsat faizde

Bilge Gökçen

Yeni Üye
Üye
En büyük fırsat faizde
Türkiye'nin en büyük aracı kurumu olan İş Yatırım, piyasalarda hedge fon olarak bilinen ve Türkçe'ye serbest yatırım fonu olarak çevrilen ürünleri yatırımcılara sunmaya hazırlanıyor.


İş Yatırım'ın Yurtiçi Piyasalar Müdürü Yiğit Arıkök, özellikle düşen piyasaların yıldızı olan hedge fonların bilindiği kadar riskli olmadığını belirtiyor. Arıkök, piyasalarla ilgili olarak da yatırımcılara dolar ve borsa yerine faizi öneriyor...
Arıkök ile hem piyasaları hem de piyasaya yeni gelecek olan hedge fonları konuştuk...


SİYASİ RİSKLER BASKI YARATIYOR

- Piyasalardaki gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?

Piyasalarda yurtdışına bağlılık devam ediyor. Yurtdışındaki gelişmeler içeriden daha önemli gözüküyor. Aslında bu eskiden daha da belirgindi. 'Tamamen yurtdışına bağlıyız' diyorduk. Ama şu son siyasi risklerle birlikte bir miktar iç dinamikler de etkili olmaya başladı.
Şimdi ortada bir belirsizlik var ve belli ki bu belirsizlik bir süre daha devam edecek. Bu da bizim üzerimizde olumsuz etki yaratacak. Belirsizliğin siyasi risk yaratmayacak şekilde kaybolması halinde piyasalar iyi performans gösterir. Ama belirsizlik kaybolana kadar da piyasalar üzerinde baskı olacaktır.
Yurtdışında ne olacağını kestiremiyoruz, dünya da kestiremiyor. Onun üzerine bir miktar da siyasi risk var ve bu riskin uzun sürmesi hoş bir durum değil.
BORSADA 36 BİNLERE İNEBİLİRİZ
- Borsa geçtiğimiz günlerde Ak Parti'ye kapatma davası açıldığı zamanki seviyesinin üzerini gördü. Böyle bir toparlanma bekliyor muydunuz?
Beklemiyorduk.
- Ne oldu peki?
Beklentiler açıkçası. Piyasayı oluşturan bunlar. İki tane dinamik var ortada. Yurtdışındaki olumluluk bizi iyi etkiliyor. Belki biraz fazladan satmış olmanın getirdiği bir toparlanma da söz konusu oldu. Ama piyasanın çok soluklu olarak yukarıya devam edeceğini benimle birlikte kimsenin beklediğini zannetmiyorum.
O yükseliş bir tepkiydi ve trend başlangıcı olarak görmüyorum.
- Yatırımcılar borsada ne yapmalı?
Temkinli olmak gerekiyor. 43 binin üzerine çıktığı zaman pozisyon azaltmak gerekir. Biraz aşağı geldiği zaman, ki biz 36-38 bin bandının görülebileceğini düşünüyoruz, oralarda uzun vadeli alımlar yapabilir.
- Yurtdışı yukarı dönerse...
O zaman tabii ki olumlu etkileyecektir.
- Peki yurtdışı kadar yükselebilir miyiz?
Hayır. Çünkü bizde ikinci bir baskı olacaktır. Düşüşlerde de benzer şekilde daha fazla düşeriz. Siyasi riskler olumsuz etkileyecek.

EN AVANTAJLI YATIRIM ARACI FAİZ
- Yatırımcılara ne tavsiye ediyorsunuz?
Bir miktar izlemelerini tavsiye ediyoruz. Ben halen Türk lirası enstrümanlarının avantajlı olduğunu düşünüyorum.

DOLARDA İŞ DEĞİŞTİ
- Ya dolar?
Ben dolara artık daha farklı bakıyorum. Geliriniz ve gideriniz Türk Lirası bazında olduğu zaman gidip dolar almanın hisse senedi almaktan pek bir farkı yok. Zaten ikisinin oynaklıkları da son derece benzer. Size getirileri ve götürüleri de çok benzer olacak. O yüzden dolar alırken bunun riskini bilerek, getirisini götürüsünü hesaplayarak almalı. Eskisi gibi 'dolar güvenli yatırım aracı, nasılsa bana enflasyon kadar getiri sağlar' mantığı artık geçerli değil. Bunun özellikle altını çizmem gerek.
TL faizlerde de iyi bir getiri olduğu için ben kısa vadeli bonolarda iyi bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Seviyeye bakarak bir miktar hisse senedi yatırımı yapılabilir ama şu anda beklemede kalmak daha uygun gözüküyor.

- Dolar tavsiye etmiyorsunuz yani...
Kısa vadeli trade amaçlı olarak yapmak isteyenlere olabilir. Ama uzun vadeli olarak güvenli liman ve 'enflasyon kadar getirir' mantığı ile alım yapılmamalı...
Doların hareketine bakarsanız halen çok büyük bir tepki verdiğini söyleyemem. YTL hala kuvvetli bir şekilde tutunuyor ve ben TL'de kalınması gerektiğini düşünüyorum. Faiz seviyeleri önemli fırsatlar sunuyor. Ama bu dolar yukarı gitmez demek değil. Yapabilir ama uzun vadede TL daha avantajlı olacaktır.

ÖNCE TOPARLANDIĞINI GÖRÜN SONRA ALIN

- Borsa için senaryolar nedir?

Eğer yurtdışı toparlar, siyasi riskler de hallolursa o zaman 48 binlere gideriz. Ama içerideki belirsizlikler devam eder hem de yurtdışındaki karışıklık sürerse o zaman 36-38 binli seviyelere geliriz.
Ama şuraya dikkat çekmek istiyorum: Endeks bu seviyelerin de altına gelebilir mi derseniz, gelebilir... Piyasaları biliyorsunuz... 'Şuraya gitmez, buraya gitmez' gibi cümleler benim görüşüme göre çok yanlış. 'Burası diptir şuradan döner' demek doğru değil.
Ben piyasa ekolünün biraz momentumcu tarafındayım. Piyasa bir yerlere geliyorsa, oraya gelmesini gerektiren enformasyon piyasaya ulaşmıştır ve o da fiyatlara yanımıştır. Bu enformasyonun devamı, piyasanın daha kötü veya daha iyi yerlere gitmesini sağlar. Buradan döner diyebileceğimiz stratejiler çok mantıklı değil. Yatırımcı, döndüğünü gördükten sonra piyasaya girmeli. Ben de bunu tavsiye ediyorum...
36-38 binlerden pozisyon açılabilir ama daha da aşağı gitmez anlamında söylemiyorum. Buralardan dönüp toparlaması halinde borsaya yatırım yapmak mantıklı olur.
BUNDAN 1 YIL ÖNCEYDİ...
Hedge fonlar yıllardır dünya piyasalarını kasıp kavururken, birçok yatırımcı neden bu fonların halen Türkiye'ye gelmediğini merak ediyordu. İşte bundan tam bir yıl önce, İş Yatırım'ın yetkilileri ile şirketin Boğaz'daki yalısında biraraya gelmiş ve bu konuları detaylı bir şekilde konuşmuştuk. O zaman bana bu fonların 'çok yakında' geleceği söylenmişti. Ancak aradan 1 yıl geçti ve halen Türk yatırımcısı hedge fonlar ile tanışamadı.
İş Yatırım'ın Yurtiçi Piyasalar Müdürü Yiğit Arıkök'e geçen sene yaptığımız görüşmeyi hatırlatıyorum. Bu fonlar neden bu kadar gecikti?
"Mevzuatsal bazı eklemeler oldu. Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), risk mevzuatları ve yurtdışındaki çalkantılar nedeniyle altyapının iyi olmasını talep etti, bu konuda bazı çalışmalar yapıldı. Biraz geç kalındı ama sonunda oldu. Şimdiki durum şu: Hedge fonların kurulmasına izin verildi, içtüzükte bazı değişikler yapılacak ve tahmin ediyorum birkaç ay sonra bu fonlar piyasaya çıkmış olacak

- Çok ilgi olur mu?
İlk etapta çok büyümelerini beklemiyorum. Çünkü dünyadaki örnekleri de böyle. Hedge fonlarda önemli olan geçmiş zaman performansıdır. O yüzden zaten yurtdışında da kurucu ve yönetici başta para koyuyor, bir süre yönetiyor ve stratejisinin işe yaradığını gösteriyor. İnsanlar geçmişe yönelik verileri inceliyor ve ondan sonra paralarını yatırıyor. Biz de bunu bekliyoruz. En azından bir 6 aylık süre zarfında geçmiş verilerin oluşmasını ve daha sonra popüler hale gelmesini bekliyoruz.
- Herkes bu fonlardan alabilecek mi?
Hayır, maalesef herkes alamayacak. Zaten dünyada da belli bir düzeyin üzerindeki insanlara satılıyor. Türkiye'de SPK bunu öngördü ve nitelikli yatırımcı diye bir tanım getirdi. Buna göre serveti 1 milyon YTL'nin üzerinde olan yatırımcılar bu fonları satın alabilecek.
-Bu büyük bir kısıtlama değil mi?
Büyük bir kısıtlama ama işte hedge fonlar yurtdışında da böyle. Bu konuda zaten büyük tartışmalar var. Ben bu tartışmanın tarafı değilim ama size anlatayım...
Bir kısım diyor ki; 'bu hedge fonlar çok volatil ve risklidir bu yüzden bilgili insanlara satılmalı...' Bir kısmı da diyor ki, 'küçük yatırımcı olup da profesyonel yatırımcı olan insanlar da var. Ayrıca 1 milyon YTL'si olup da bu işten hiç anlamayanlar var. Yani 1 milyon YTL bu piyasaları bilmeniz için bir kıstas değildir.'
Ben iki tarafta da bazı doğru noktalar olduğunu düşünüyorum. Ama sonuçta bir kısıtlama olması gerekiyordu.

Hürriyet - ekonomi/özel röportaj
 
Geri
Üst