Koç: Küresel ilkelerde önce 'kapıların önü'
Koç Holding Kurumsal İletişim ve Bilgi Grubu Başkanı Ali Koç, Küresel İlkeler Sözleşmesinde (KİS) yer alan ilkelerin uygulanmasında başlangıç noktasının öncelikle kendi "kapılarının önü" olduğunu belirterek, "Ancak bir sonraki aşamada şirketlerimize ve etkileşim içinde olduğumuz tüm değer zincirlerine ve paydaşlarımıza yayılması gerekir" dedi.
Koç Holding'in Nakkaştepe'deki merkezinde düzenlenen "Küresel İlkeler Sözleşmesi ile Değer Yaratmak" konferansının açış konuşmasını yapan Ali Koç, "Globalleşmenin getirdiği sorunlardan da iş dünyası, küresel sermaye sorumlu tutuluyor. Sorumluluğu kabul edelim ya da etmeyelim, bir gerçek var ki bugün yaşadığımız sıkıntıları devlet, sivil toplum kuruluşları (STK) ya da kurumların tek başlarına çözmesi mümkün görünmüyor" dedi.
'Sorumluluk ortak üstlenilmeli'
İş dünyasının kamu ve STK'larla birlikte sorumluluk üstlenmesini öngören bu ilkelerin, insan hakları, çalışma koşulları, çevre ve yolsuzluktan oluşan 4 başlık altında toplandığını belirten Koç, şöyle devam etti:
"Bu ana başlıklar, çocuk işçi çalıştırılmaması ya da çevreye zarar verilmemesi gibi oldukça sık kullanılan başlıkları kapsamanın ötesinde, bu anlamda şirketlerin daha sorumlu kurumsal vatandaşlar olmalarını sağlamaya çalışmaktadır. Bu ilkelerin uygulama noktasında başlangıç noktası öncelikle kendi kapımızın önüdür. Ancak bir sonraki aşamada şirketlerimize ve etkileşim içinde olduğumuz tüm değer zincirlerine ve paydaşlara yayılması gerekir."
Koç, 3 bin 500'ü şirket olmak üzere 4 bin 687 kurumun bu platformun üyesi olduğunu, Türkiye'de de farklı sektörlerden ve farklı büyüklüklerde 85 şirketin platforma katıldığını belirtti. Ali Koç, şunları kaydetti:
"Ancak bu tür çalışmalara tereddütle bakan birçok kişi olduğunu tahmin ediyorum. Bu kesimleri de harekete geçirmek, sürece inandırmak açısından bu anlayışın ticari argümanları, ticari katma değerleri de sık sık vurgulanmalıdır. Kurumların sosyal sorumluluk almada atacakları adımların iş alanlarındaki sürdürülebilir başarıyı da etkilediği görülebiliyor."
'Çalışma içselleştirilmeli'
Başarıya ulaşmak için bu çalışmaların sadece ortam ya da konjonktür öyle gerektirdiği için değil, buna inanıldığı ve içselleştirildiği için yapılmasının önemine dikkati çeken Ali Koç, Türkiye'deki duruma bakıldığında şeffaflık gibi konularda çok da iyi durumda bulunulmadığını aktardı. Koç, "Bırakın kendi sorumluluklarımız dışında sorumluluk almayı, birçok şirketimiz yasal yükümlülüklerini dahi yerine getirmiyor ya da getiremiyor" diye konuştu.
KİS, bir yandan serbest piyasaların sürdürülmesini destekleyen bir sosyal ve çevresel çerçeve inşa edilmesine yardımcı olmaları, diğer taraftan herkesin yeni küresel ekonominin fırsatları paylaşma şansına sahip olmasını temin etmeleri yönünde dünya çapındaki işletmelere yöneltilmiş bir çağrı niteliği taşıyor.
Koç Holding ise 30 Mart 2006 tarihinde BM eski Genel Sekreteri Kofi Annan ile New York'ta düzenlenen bir törenle sözleşmeye imza atmıştı.
Koç Holding'in Nakkaştepe'deki merkezinde düzenlenen "Küresel İlkeler Sözleşmesi ile Değer Yaratmak" konferansının açış konuşmasını yapan Ali Koç, "Globalleşmenin getirdiği sorunlardan da iş dünyası, küresel sermaye sorumlu tutuluyor. Sorumluluğu kabul edelim ya da etmeyelim, bir gerçek var ki bugün yaşadığımız sıkıntıları devlet, sivil toplum kuruluşları (STK) ya da kurumların tek başlarına çözmesi mümkün görünmüyor" dedi.
'Sorumluluk ortak üstlenilmeli'
İş dünyasının kamu ve STK'larla birlikte sorumluluk üstlenmesini öngören bu ilkelerin, insan hakları, çalışma koşulları, çevre ve yolsuzluktan oluşan 4 başlık altında toplandığını belirten Koç, şöyle devam etti:
"Bu ana başlıklar, çocuk işçi çalıştırılmaması ya da çevreye zarar verilmemesi gibi oldukça sık kullanılan başlıkları kapsamanın ötesinde, bu anlamda şirketlerin daha sorumlu kurumsal vatandaşlar olmalarını sağlamaya çalışmaktadır. Bu ilkelerin uygulama noktasında başlangıç noktası öncelikle kendi kapımızın önüdür. Ancak bir sonraki aşamada şirketlerimize ve etkileşim içinde olduğumuz tüm değer zincirlerine ve paydaşlara yayılması gerekir."
Koç, 3 bin 500'ü şirket olmak üzere 4 bin 687 kurumun bu platformun üyesi olduğunu, Türkiye'de de farklı sektörlerden ve farklı büyüklüklerde 85 şirketin platforma katıldığını belirtti. Ali Koç, şunları kaydetti:
"Ancak bu tür çalışmalara tereddütle bakan birçok kişi olduğunu tahmin ediyorum. Bu kesimleri de harekete geçirmek, sürece inandırmak açısından bu anlayışın ticari argümanları, ticari katma değerleri de sık sık vurgulanmalıdır. Kurumların sosyal sorumluluk almada atacakları adımların iş alanlarındaki sürdürülebilir başarıyı da etkilediği görülebiliyor."
'Çalışma içselleştirilmeli'
Başarıya ulaşmak için bu çalışmaların sadece ortam ya da konjonktür öyle gerektirdiği için değil, buna inanıldığı ve içselleştirildiği için yapılmasının önemine dikkati çeken Ali Koç, Türkiye'deki duruma bakıldığında şeffaflık gibi konularda çok da iyi durumda bulunulmadığını aktardı. Koç, "Bırakın kendi sorumluluklarımız dışında sorumluluk almayı, birçok şirketimiz yasal yükümlülüklerini dahi yerine getirmiyor ya da getiremiyor" diye konuştu.
KİS, bir yandan serbest piyasaların sürdürülmesini destekleyen bir sosyal ve çevresel çerçeve inşa edilmesine yardımcı olmaları, diğer taraftan herkesin yeni küresel ekonominin fırsatları paylaşma şansına sahip olmasını temin etmeleri yönünde dünya çapındaki işletmelere yöneltilmiş bir çağrı niteliği taşıyor.
Koç Holding ise 30 Mart 2006 tarihinde BM eski Genel Sekreteri Kofi Annan ile New York'ta düzenlenen bir törenle sözleşmeye imza atmıştı.
