Şişmanlık virüsü

Mirmiga

Yeni Üye
Üye
Şişmanlık virüsü
İncecik olmanın yüceltildiği çağımızda tombul olmak hiç de kolay değil. Böylesi bir dünyada, fazla kilosu olanlar dışlanmayı ve horlanmayı göze almak zorundalar. Kimi zaman doktorlar bile onları iradesizlikle suçlayıp aşağılamaktan geri kalmazlar.

Durum böyle olunca, basit bir nezle virüsünün akrabası bir virüsün tombulluğa neden olduğu haberi bu kişilerin gönüllerine bir nebze su serpebilir.

Bulgular doğru ise, bu dünyanın sıskaları çok daha hoşgörülü davranabilecekler. Çünkü, hiç kimse birini nezle oldu diye aşağılamıyor.

Ne yazık ki, yaşamın gerçekleri bu denli basit değil. Öncelikle, hiç kimse kendilerini tombullaştıran virüsü suçlayamıyor. Bugüne dek gerçekleştirilen sınırlı araştırmalar tombul insanların % 0-30 kadarının virüse yakalandıklarını ortaya koyuyor. Bu değerler kendi başlarına ele alındığında, insanların son yirmi yıldır dünya çabında neden daha şişmanladıklarına bir açıklama getirmiyor. Yemeğe aşırı düşkünlük ve egzersiz yapma konusundaki gönülsüzlük bugün de şişmanlığın en önde gelen nedenlerinden sayılıyor. Eğer virüs gerçekten bir hastalığın habercisi ise, onun şişmanlıkta giderek daha önemli bir rol oynaması bekleniyor.

Virüse yakalananlar için irade bugün de denklemin bir parçası sayıldığından, konu daha karmaşık bir boyut kazanıyor. Virüse yakalanan herkes şişmanlamıyor. Araştırmacılar virüse yakalanıp da beslenmelerine özen göstererek yıllarca zayıf kalabilen insanlar biliyorlar.

Dünya üzerindeki tüm şişmanların nedeni bu virüs olsa bile, çoğu toplumlarda bu kişilere karşı yine de ayırımcı bir tutum sergilenecek. Nedeni ise tam olarak bilinmiyor. Evrimsel ruhbilim, insanların özünde bir şeyin onları sağlıklı ve verimli eşler seçmeye ittiğini, şişmanlığın ise tam ters bir etki yarattığına, bunun erken ölüm ve kısırlıkla bağlantılı olduğuna inanıyor. Öyle ki, acı ama, şişmanlık virüsü zayıf insanların daha hoşgörülü ve anlayışlı davranmalarına neden olmayacak. Öyle ya, genetik dizgenin bahtsız bir biçimde kullanılmasının da insanları şişmanlattığı yıllardır biliniyor, ama bu yene de insanlara acımasızca davranılmasına en ufak bir çözüm getirmedi.

Karşı karşıya oldukları korkunç sorunu daha iyi kavrayabilmek için, şişmanlığı yine birçok etmenin bir sonucu olan alkolizmle kıyaslayın. Alkolikler bir daha asla ağızlarına alkol almamayı seçebilirler, ama şişmanların aynı şeyi yiyeceğe uygulamaları olanaksızdır. Virüsü bulanlardan biri olan Richard Atkinson, "Bu bir alkoliğe günde üç kadeh içki içebileceğini, ama daha fazlasına izin olmadığını söylemek gibi bir şey," diyor.

Şişmanlık virüsü en azından kilolu insanlara biraz moral verebiliyor. Bugüne dek bu insanlar şişmanlığın kendi kişilikleriyle ilgili bir sorun olduğuna inandılar. Gelgelelim, şişmanlık eğer gerçekten bulaşıcı ise, o zaman sorun kişisel olmaktan çıkıp daha evrensel bir boyut kazanıyor.
 
Geri
Üst