benim bircok gunahlarim var ama yashadiğim surece o gunahlarimdan pishmanlik duyarak cok rahatsizlaniyorum.ben bu gunahlarim icin nasil shekilde tevbe etmem gerekdigini karar veremiyorum.imanimin zayif oldugu icinmi bilemiyorum.hocalarim bana lutfen yardimci olun bana yol gosterin.benim bu gunahlarim icin allaha en guzel şekilde tevbe etmem icin yol gosterin.bir turlu kurtulamiyorum bu gunahlarimin vijdan azabindan.cok pishmanlik duyuyorum.lutfen banden tavsiyelerinizi uzak tutmayin.allah sizlerden razi olsun...ben turkmenistandan sizlerden yardimci olmanizi istiyorum...
Tevbe, haram işledikten sonra, pişman olup, Allahü teâlâdan korkmak, bir daha yapmamaya azmetmek, karar vermektir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Tevbe, günahtan sonra o günahı bir daha yapmamaktır.) [İ.Ahmed]
Günahtan hemen sonra tevbe etmek farzdır. Tevbeyi geciktirmek de büyük günahtır. Bunun için de, ayrıca tevbe etmek gerekir. Kur'an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Allah’a tevbe edin!) [Nur 31]
(Allahü teâlâ, tevbe edenleri sever.) [Bekara 222]
(Allah’a tevbe-i nasuh yapınız!) [Tahrim 8]
Nasuh kelimesine 23 mana verilmiştir. Bunlardan en meşhuru günahlara pişman olup, istigfar etmek ve bir daha işlememeye karar vermektir. Nasuh tevbesinin ne olduğunu soran zata Peygamber efendimiz buyurdu ki:
(Tevbe-i nasuh, günahkârın işlediği günahtan pişman olması, Allah’tan mağfiret dilemesi, bir daha böyle bir günah işlememesi demektir.) [Beyheki]
İstigfarın fazileti çok fazladır. Kur'an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(İstigfar okuyunuz! İmdadınıza yetişirim.) [Hud 52]
Hadis-i şeriflerde de buyuruldu ki:
(Allahü teâlâ, günah işleyip pişman olanı, istigfar etmeden önce affeder.) [Taberani]
(Küçük günahlarda ısrar edilirse küçük kalmaz. Büyük günahlara istigfar edilirse büyük kalmaz.) [Deylemi]
(İstigfar eden, günde 70 defa aynı günahı işlese ısrar etmiş sayılmaz.) [Tirmizi]
(Günde 70 defa istigfar edenin, 700 günahı affolur.) [Beyheki]
(İstigfara devam edeni, Allahü teâlâ, dertlerden, sıkıntılardan kurtarır. Ummadığı yerden rızıklandırır.) [Nesai]
(Bir mümin günah işleyince, melek üç saat bekler, eğer o kimse istigfar ederse, o günahı yazmaz.) [Hakim]
(Günahınız çok olup göklere kadar ulaşsa, pişman olunca, Allahü teâlâ, tevbenizi kabul eder.) [İbni Mace]
(Günahlar kalbi paslandırır, karartır. Kalblerin cilası ise istigfardır.) [Beyheki]
(Derdinizi ve devasını bildireyim. Derdiniz, günahlar, devası da istigfardır.) [Hakim]
(Bir günahkâr, istigfar eder, sonra bu günahı tekrar yapar, sonra istigfar eder. Üçüncüde yine yapar, yine tevbe ve istigfar ederse, dördüncü defa yapınca, büyük günah yazılır.) [Deylemi]
(Günaha devam edip, dili ile istigfar eden, Rabbi ile alay etmiş sayılır.) [Beyheki]
(Herkes günah işler. Fakat günahkârların en iyisi tevbe edendir.) [Hakim]
(Günahına pişman olup abdest alıp, namaz kılanı ve günahı için istigfar edeni, Allahü teâlâ affeder.) [Nesai]
(Kıyamette, amel defterinde çok istigfar bulunana müjdeler olsun!) [Beyheki]
Peygamber efendimiz, (“Estagfirullahelazim ellezi la ilahe illa hüverrahmanürrahim el-hayy-ül-kayyumüllezi la-yemutü ve etubü ileyh Rabbigfir li” istigfarını 25 defa okuyanın, odasında, ailesinde, evinde ve şehrinde kaza, bela olmaz) buyurdu. Bunu ayrıca her sabah ve akşam da üç kere okumalıdır. [Günde 25 kere okunmalı, ayrıca sabah ve akşam üçer kere okunmalı] Âlimlerin çoğu, talebelerine ve evlatlarına bunu okumalarını tavsiye etmişler, çok faydasını görmüşlerdir. Bu nimetlere kavuşabilmek için Ehl-i sünnet itikadında olmak ve dinimizin emir ve yasaklarına riayet etmek şarttır. İtikadı bozuk olanın, bid'at ehlinin okuması fayda vermez. (Mearicülhidaye)
Ehl-i sünnet itikadında olmak, kul haklarını ve kazaya kalan farzlarını ödemek ve haramlardan vazgeçmek şartı ile Cuma günü sabah namazından önce, aşağıdaki duayı okuyanın bütün günahlarının affedileceği hadis-i şerifle bildirildi. Dua şudur:
(Estagfirullahelazim ellezi la ilahe illa hüvel hayyel kayyume ve etubü ileyh.) [Ramuz]
Günaha pişmanlık
Tevbe istigfardan önce yapılmalıdır! Tevbe çirkin şeyi bırakıp güzel olana dönmek demektir. İstigfar, günahın çirkinliğini görüp, ondan yüz çevirdikten sonra, mağfiret talep etmektir. Hadis-i şerifte (Pişmanlık tevbedir) buyuruldu. (Hakim)
Yapılan günahları her hatırlayışta istigfar etmelidir! Günahları hatırladıkça istigfara devam edilirse, geçmiş günahlar affolur.
Tevbe edebilmek, Hak teâlânın büyük nimetlerinden biridir. Günah işleme korkusu ile tevbeyi asla geciktirmemelidir! Çünkü, hadis-i şerifte (Sonra yaparım diyenler helak oldu) buyuruldu. Yani tevbeyi ve diğer iyi işleri geciktirenler, bu günün işini yarına bırakanlar, aldandı, ziyan etti. (İ.Gazali)
Günah, kulun yanında küçük ve kıymetsiz görününce, Allahü teâlâ katında büyük olur. Kul küçük günahı büyük görünce, o günah Allahü teâlânın katında küçülür. Mümin, iman ve marifetiyle küçük günahları da büyük görür. Her günah işleyişte kalbi sızlar. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Mümin, günahını dağ gibi görüp, üstüne düşeceğinden korkar. Münafık ise, burnunun üzerine konan ve hemen uçacak sinek gibi görür.) [Buhari]
Günah işlediğini bilmek
Şu halde, günah işlediğini bilmek büyük nimettir. O kişinin mümin olduğunu gösterir. Allahü teâlânın hakkı olan günahları için tevbe etmeli, pişmanlık ve üzüntü duymalı, günahı terk etmeli, kefaret olması için çok sevap işlemelidir! Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Günah işlediğin zaman, karşılığında onu mahvedecek sevap işle!) [İ.Gazali]
Kul hakkının kefareti için, hak sahiplerine iyilik ve dua etmelidir! Hak sahibi ölmüş ise, o kimseyi rahmetle anmalı, çoluk çocuğuna ve vârislerine ihsanda bulunmalıdır! Günahları için istigfara devam etmelidir! Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Allahü teâlâ, istigfara devam edeni, her sıkıntıdan kurtarır, her darlıkta bir genişlik verir ve ummadığı yerden rızıklandırır.) [Nesai]
Bir kimse günah işleyince, Allahü teâlânın bu günahı işlerken gördüğünü bilse, Allahü teâlâ, kulunun kendisini hatırlaması sebebiyle günahını affeder. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(İşlediği günahı, Allahü teâlânın bildiğine inanan, günahına tevbe etmese bile, Allahü teâlâ onu affeder.) [Taberani]
İşlediği günahı, Allahü teâlânın bildiğine inanan kimse, Allah’a inanıyor demektir. Allahü teâlâya inanan kimse de günah işleyince, günahını Allahü teâlâ gördüğü için utanır ve ister istemez pişmanlık duyar. Pişmanlık ise tevbedir. Tevbe eden kimseyi de Allahü teâlâ affeder. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Ya Rabbi, iyilik edince müjdelenen, kötülük edince istigfar edenlerden eyle.) [Buhari]
(Yatağa girince, 3 defa "Estagfirullahelazim ellezi la ilahe illa huv el-hayyel- kayyume ve etubü ileyh" diyenin günahları, deniz köpükleri kadar çok olsa da, affolur.) [Tirmizi]
("Rabbim, seni noksan sıfatlardan tenzih ederim. Kötü işlerde bulundum. Senden başka günahımı affedecek yoktur. Beni affet!" diyenin karıncalar sayısınca günahı olsa, Allahü teâlâ affeder.) [Beyheki]
(Ey kullarım, koruduklarım hariç, hepiniz günahkârsınız, benden mağfiret dileyeni bağışlarım. Mağfiret etmeye kadir olduğuma inananı affederim.) [Tirmizi]