Ölçme Değerlendirme Nedir?

Bilge Gökçen

Yeni Üye
Üye
Ölçme Değerlendirme Nedir?
alternatif ölçme değerlendirme teknikleri alternatif ölçme ve değerlendirme teknikleri eğitimde nedir
Ölçme Değerlendirme Nedir? Tanımı ve Genel Kavramlar

Bu konudaki ikinci karşıt görüş, geleneksel ve standardize edilmiş ölçme araçlarının öğretmenlerin uyguladıkları müfredat programı üzerindeki etkisidir. Okullarda kullanılan ölme araçları öğretmenlerin neyi nasıl öğreteceklerini belirtmektedir. Öğretmenler yapmış oldukları sınavların hedefleri doğrultusunda eğitim yapmak zorunda kaldıklarından eğitimin diğer hedefleri unutulmakta ve öğrenci başarısı hafife alınmaktadır. Böylece geleneksel ölçme teknikleri öğretmenleri öğrencilerinde gelişmesini hedeflediği davranış biçiminden uzağa düşürmektedir. Standardize edilmiş ölçme araçlarıyla bilginin var olup olmadığı ölçülüyor. Her zaman bilginin var olması onun nerede nasıl kullanılması gerektiği ile ilgili bir fikir vermez. Bu durumda müfredat programını testler yönlendirerek eğitim ve öğretim asıl hedefinden sapmış oluyor. Ders etkinlikleri ölçme ve değerlendirme arasında bir ilişki olmalıdır. Test sonuçları bir çok öğretim kurumunda hem öğrenciyi hem de öğretmeni değerlendiren bir araç olmaktadır.

Okullar geleneksel ölçme tekniklerini bırakıp alternatif ölçmeye geçmelidir. Bu yeni ölçme tekniklerinin bazı özellikleri aşağıda gösterilmiştir.

 Alternatif ölçme teknikleri beceri ve bilginin kullanımı birbiriyle bağlantılı, tamamlanmış ve ortamlara uyum sağlanmış etkinlikleri ölçer.

 Alternatif ölçme müfredat programının içine yerleşmiştir. Sadece amaca yönelik ölçme yapan yönergeli etkinliklerden ayrıştırılabilir. Başka bir deyişle alternatif ölçme anlamlı öğrenme deneyimleri demektir.

 Alternatif ölçme esnektir. Farklı sunuş şekillerine ve öğrencilerin tercih ettikleri öğrenme biçimine olanak sağlar.

 Alternatif ölçme, öğrencilerin kendi öğrenme biçimlerinin ve düşüncelerini analiz etmelerini sağlamak yoluyla kendine dönük düşünmeyi ve kendini irdelemeyi öğretir.

Alternatif ölçme tekniklerini okullarda uygulamak için bir çok zorlukla karşılaşacağız. Çünkü, geleneksel ölçme tekniklerini bırakmak öğretmene, öğrenciye ve veliye de zor gelecektir. Geleneksel ölçme teknikleri üç varsayım üzerinde kurulmuştur.

1. Öğrettiğimizi ispatlayabilmek için testlerin gizliliğine gereksinim vardır.
2. Testler için eğitim yapmayalım.
3. Ders işlemek ve değerlendirmek birbirinden farklıdır.

Geleneksel ölçme öğrencilere şu mesajları verir.

1. Değerlendirme onların sorumluluğu değildir.
2. Onların bilgileri ve özümsedikleri önemli değildir. Esas olan testlerde hedeflenen belirli alanda gösterdikleri performanstır.
3. İlk yaptıkları yeterlidir.
4. Başarı gelişmeden bağımsızdır.

Alternatif ölçme öğrencilerin bu üç mesajı anladıklarını varsayar.

a. Öğrencilerin diğer öğrencilerle birlikte çalışmalarının uygun olduğu,
b. Yapılan bir işin üzerinde değişiklik yapabileceği,
c. Testlerin sadece sınıfta verilen bilgilerden anımsanması ve tekrarlanması olmadığıdır.

Alternatif ölçme doğal ortamlarla uyumlu olarak verilmelidir. Alternatif değerlendirme ölçütleri, dosyalama, performans ölçümü ve eğitimin içine yerleştirilmiş hazırlama ve uygulama adına zaman alıcıdır. Her ne kadar öğrenciler ve öğretmenler açısından daha doyurucu olmasına karşın geleneksel tekniklerden daha fazla zaman harcamayı gerektirir. Bu yüzden alternatif ölçme tekniklerine geçmek öğretim kurumlarında zor ve yavaş olacaktır.

Ders işleme teknikleri ile ölçme değerlendirmenin birbirine bağlanması alternatif ölçme değerlerinin bir özü olmaktadır. Öğretmenler sınıf içinde sürekli öğrencileri değerlendirmeye tabi tutarken bu değerlendirme süreci sınıf dışında önemini yitirmektedir. Ayrıca, öğretmenler psikometrik ölçümler yapmak ve bu ölçüm araçlarını geliştirmek için eğitim almamışlardır. Alternatif ölçme araçlarını kullanmak bu gereksinmeyi de karşılar.

Örneğin; New York’ta 30 ilk öğretim okulu öğretmenleri arasında yapılan bir çalışma sonucunda, herkesin ortak olarak değer verdiği sonuçlar ortaya çıkmıştır. “Değişik problem çözme becerilerini farklı alanlara uygulayabilmek ve işbirliği yaparak çalışmak.” Bu sonuçlar tartışıldıktan ve bu sonuçları farklı sınıf düzeylerinde sağlayacak ders etkinlikleri belirlendikten sonra grup alanlara ve sınıf düzeylerine göre ayrılmıştır. Bu çalışma sonucunda varolan müfredat programına göre ölçme ve değerlendirme araçları hazırlamanın olumlu yönleri ve sakıncaları üzerine şu görüşler ortaya çıkmıştır. “Öncelikle öğretmenlerin nasıl öğrenciler yetiştirmek istedikleri üzerine detaylı fikirler üretmeleri hiç zor olmamıştır. Esas zorluk bu beklentileri ölçme araçlarını gerçekleştirmek için nasıl bir başlangıç noktası olması gerektiğinde çıkmıştır. Daha sonra bu beklentilerin geliştirilecek olan değerlendirme tablosuna aktarılması gerekmektedir. İkinci bulgu, değerlendirme sürecinde öğrencilerin standartlara farklı yollardan ulaşmalarına olanak sağlayacak bir esnekliğin olmasıdır. Anı zamanda bu standartlar öğrencilere ünitenin başında bildirilmelidir. “

Değerlendirme aracını geliştirme süreci ister müfredat programına göre ister planlama sürecinden önce olsun, araç geliştirilirken o sınıf düzeyinde veya okuldan mezun olurken gelinebilecek en üst performans göz önünde tutulmalıdır. Bu performans öğrencinin ne bileceği ve neler yapabileceği şeklinde ifade edilmelidir. Standartlar belirlenirken, öğrencilerin hangi davranış ve performanslarının hedeflenen öğrenci sonuçlarını doğuracağının belirlenmesi gerekmektedir. Standartların belirlenmesi işlemi, göstergelerin gözlemlenebilir hareketler, olaylar ve performanslara dönüştürülmesini içerir. Standart belirleme süreci, aynı zamanda farklı performans düzeylerinin belirlenmesini sağlar. Bu şekilde yüksek, orta ve düşük performans ayırt edilebilir.

Alternatif ölçme değerleri ve standartları dönüşümlüdür. Sonuçlardan göstergelere, standartlara ve tekrar geriye sonuçlara gidebiliriz. Bu ölçme sisteminde bir sonucun göstergesi olarak birden fazla standart kullanılabilir. Bu tam öğrenme ölçümleri arasındaki en önemli farktır. Eğitimciler alternatif ölçme araçlarının sunduğu olanakları tanımaya başlandıktan sonra, sadece neyi nasıl ölçtüğümüzü değil, neyi niçin ve nasıl öğrettiğimizi de etkilediğini göreceklerdir.
 
Geri
Üst