Burada esas sorun şu ki, bu soruyu soran ateistler Allahın rızık vermesini adeta gökten sihirli sofranın inmesi olarak tasavvur ederler. Bu düşünce tarzı çok yanlıştır. Mesela Cenabı Allah Türkiye’ye birçok yer altı yer üstü kaynaklar bahşetmiştir. İnsanlar bu kaynaklardan kendi akıllarıyla bu kaynaklardan faydalanıp etkin kullansın diye, refah için de yaşasınlar, aç kalmasınlar diye. Allahın insanlara verdiği rızık budur.
Başka bir örnek verirsek; Japonya ve Güney Kore doğal kaynaklardan hemen hemen yoksun ülkeler. Üstelik Japonya’da sık sık depremler oluyor. Peki, onlar niye aç ve yoksul değiller? Peki, neden bu kadar yüksek derecede ilerleme kat ettiler? Demek ki, esas neden Allahın verdiği maddi (petrol, gaz, altın, gümüş, vb) ve maddi olmayan (akıl, düşünce, irade) nimetlerden nasıl kullanılacağı meselesidir. Demek ki, esas neden ekonomik siyasi ve sosyal siyasetin nasıl kurulması ve uygulama meselesidir.
Kısacası, savaş, açlık, hastalık ve sair hadiselerin esas sebebi insanlardır. Dediğimiz gibi Allah-ü Teala (cc) dünyada herkese fazlasıyla ile doğal kaynaklar yaratmış ve bunları arayıp bulmak, doğru şekilde istifade ve taksim etmek mesuliyetini insanların düşünce, irade ve takdirine bırakmıştır.