Hadisler peygamberimizden 300 yıl sonramı yazılmış?

Uzman SühaN

Administrator
Hadisler peygamberimizden 300 yıl sonramı yazılmış?
Hadislerin Peygamber Efendimizden 300 yıl sonra yazıldığı doğru mudur?

CEVAP: Hadisi Şeriflerin Yazılışı ilgili Doğru Kaynak:

Peygamber Efendimiz Kur’an ilk nazil olduğunda, âyetlerle karışmaması için;
-“Kur’an’dan başka benden bir şey yazan onu imha etsin” buyurmuştu.
Daha sonra Efendimiz(s.a.v.), Kur’an-ı Kerimi ezberleyenlerin çoğalması sebebi ile hadis-i şeriflerin de yazılmasını emir buyurdular. Abdullah bin Amr bin As, her hadisi yazar, Resulullah efendimiz buna mani olmazdı. Hatta bazıları:
-“Sen her şeyi yazıyorsun. Ama Rasulullah’da insandır. Öfkeli iken de söz söyler.” dediler.
Abdullah bin Amr bin As bu durumu Resulullaha arz edince, mübarek parmağını ağzına götürüp:
-“Yaz! Allah’a yemin ederim ki, bu ağızdan hak sözden başkası çıkmaz.” buyurdu. (Ebu Davud, Hakim)

Şu âyet-i kerime de aynı mealdedir:
-“O, kendisine vahyedilenden başkasını söylemez.” (Necm 3,4)

1400 yıldır bu kadar devasa alimler bu konuları bilmiyorlardı da şimdi kolaycılık yapıp İslamı içten yıkmaya çalışan bir kaç sözde prof. mu gerçeği onlardan daha iyi görüyorlar? Mealci piyonların arkasına takılanların ulaşacağı yer ancak, cehennemdir.




1.jpg







SONUÇ OLARAK; Biz kesinlikle Kur’an’ın meal ve tefsirinin okunmasına karşı değiliz. Karşı olduğumuz bir kimsenin Kur’an’dan kendi aklına göre anlam çıkarıp hüküm vermesidir.

Mealcilere soruyoruz:

-“1400 yıldır müslümanlar dinlerini meallerden mi öğrendiler?”
-“Rasulullah’ın, Eshabın ve Müctehid alimlerin açıklamaları olmadan birbirine uymayan Kur’an meallerine rağmen ümmi bir Müslüman sırf mealden dinini nasıl öğrenebilir?”
-“Madem Kur’an herkesin anlayacağı kadar açıksa, niçin “Tâ Hâ”, “Yâ Sîn” ve “Elif Lâm Mîm’in” ve diğer “HURÛFUL MUKATTA’a’nın sırrını bilemezsiniz? 1400 küsur yıldır İslam alimleri hep yanıldı da, sizler mi doğruyu keşfettiniz? Bunlar (hâşa) onlardan daha mı iyi Müslümandır? 1400 yıldır hak mezheplerden kimse rahatsız olmadığı halde, bu hususta hiç bir anlaşmazlığın dahi vukuu bulmamasına karşın, bunlar niçin hak mezheplerden rahatsız oluyorlar?”
-“Maksatları bağcı dövmek mi?”
Bu, mezhepsizliğin maşalarına sorarız:
-“Sizler, abdest, namaz ve oruç kelimeleri “Kur’an’da geçmiyor” diye abdesti, namazı ve orucu yok mu sayıyorsunuz?” Yok sayamayacaksınız çünkü, Kur’an-ı Kerim’de abdest kelimesinin ifadesi “vudu’ “, namaz kelimesinin ifadesi”salât”tır, orucun ki ise “savm“dır. “
-“Ya Cenaze Namazına bu kimseler ne cevap verebilecekler?”
-” Onun kaç rekat olduğunu ve nasıl kılındığını Kur’an’da bulabilecekler mi? ”
-“Veya Cuma Namazının farzının kaç rekat olduğunu, beş vakit namazın hangi vakitlerde kaçar rekat kılınacağını Kur’an’da bulabilecekler mi?”
– Tabi ki hayır. “
Mezhebsizler bu soruların ma’kul bir cevabını veremeyince hemen çark edip şöyle cevap vermeye kalkarlar ve;
–“Bu gibi durumlarda Rasulullah’ın hadislerine bakarız.” derler.
Onlara;
–“Her şey Kur’an da varken mezheblere neden gerek duyalım?” sözleri sözlerini hatırlattıktan sonra şöyle sorarız; “Hani sizler Kur’an’dan başkasına gerek duymadığınızı hadisi şeriflere inanmadığınızı söylüyordunuz? Niçin çark ettiniz? ”

Bu kimselerin sözleri birbiri ile çelişince, kendi kendilerinin iddialarını çürütmüş oluyorlar. Evet herşey Kur’an’da var ama onu ne siz, ne de sizin gibiler göremez. Onu ancak; Allahu Teala Peygamber Efendimize açıklanmıştır. Allahu Teala Kur’an’da Rasulüne tabi olmamızı emrederken, bunlar akıllarına ve hevai nefislerine tabi olmaktalar. Bunların dinden anladıkları bu mudur? Bu mezhep münkirlerinin kimileri imanın şartlarından kaderi inkar ediyor, kimileri şefaati inkar ediyor, kimileri de Allah’ın, geleceği bilemeyeceğini söyleyerek dinden çıkıyor ve insanları da arkalarından cehenneme çekmek istiyorlar. Bu mudur bu sapkınların birliğe beraberliğe çağrıları? Kendi aralarında dahi, yüzlerce mezhebe bölünüp tek mezhep olamazken, bir de kalkıp inançta tek yol olan ehli sünneti mezhebini eleştirmeye kalkıyorlar. Bunların maksatları (Müslümanları Kur’an’da birleştirmek adı altında) Müslümanları parçalayıp, yok etmek değil de nedir? Kur’an’da Mezhep Var mıdır? Niçin Dört Mezhep?
Cevaplarımız bu soruların içindedir. Anlamak isteyene…


“Müslümanları mezheplere bölüyorsunuz” diye eleştiren ve dört hak mezhebe tahammül edemeyen MEALCİLER, yüzlerce Meal Mezhebi kurmaya çalıştıklarının farkındalar mı acaba?

Cenâb-ı Hak, hepimizi müctehid İmâmlar vasıtası ile Resûlüllah sallallahü aleyhi ve sellem efendimize uyan bahtiyar kullarından eylesin. Selef-i sâlihin düşmanı selefiyecilerden, ehl-i sünneti kâfir bilen vehhâbilerden, telfık yaparak hak mezhepleri ortadan kaldırmak isteyen mezhepsizlerden, kendilerini dîne değil de, dîni kendilerine uydurmak isteyen reformculardan, müctehid İmâmları beğenmeyip, kendi kafalarına göre ictihad yapmak isteyen naylon müctehidlerden, eshâb-ı kirâma saldıran rafızî meşrepli mezhepsiz tufeylîlerden muhafaza buyursun. Hakkı hak, bâtılı bâtıl olarak, sevdiklerini dost, sevmediklerini de düşman olarak tanıtsın. Âmin.
Herkese hidayet Allahu Tealadandır.
 
Geri
Üst