Harry Potter ve Zümrüdüanka Yoldaşlığı

Ce: Harry Potter ve Zümrüdüanka Yoldaşlığı

dotBlack.gif
RALPH FIENNES (Lord Voldemort)
Filmde edebiyatın en korkutucu karakterlerinden biri olan kötü kalpli Lord Voldemort’u canlandıran Fiennes, bu rolü ilk kez 2005 yapımı “Harry Potter ve Ateş Kadehi”nde üstlenmişti.
Fiennes 2005 yılında gösterime giren altı filmde rol aldı: Fernando Meirelles’in İngiliz Bağımsız Sinema Ödülü, Evening Standard İngiliz Sinema Ödülü ve Londra Sinema Eleştirmenleri Ödülü ve BAFTA adalığına layık görülen “The Constant Gardener”; James Ivory’nin yönettiği “The White Countess”; “The Chumscrubber”; Martha Fiennes imzalı “Chromophobia”; ve Oscar ödüllü animasyon filmi “Wallace & Gromit in The Curse of the Were-Rabbit.”
İki kez Oscar adayı olan Fiennes ilk adaylığını Steven Spielberg’ün 1994 yapımı En İyi Film dalında Oscar ödüllü filmi “Schindler’s List”le kazandı. Aktörün filmdeki tüyler ürpertici Nazi Komutanı Amon Goeth portresi kendisine Altın Küre adaylığı, BAFTA Ödülü, ayrıca, Sinema Eleştirmenleri Ulusal Derneği, New York, Chicago, Boston ve Londra Sinema Eleştirmenleri gibi eleştirmen gruplarının En İyi Yardımcı Oyuncu dalında ödüllerini getirdi. Fiennes ikinci Oscar adaylığını 1997’de bir diğer En İyi Film Oscarlı, Anthony Minghella imzalı “The English Patient”la kazandı. Aktör, bu rolle de Altın Küre ve BAFTA adaylıklarının yanı sıra, Beyaz Perde Oyuncuları Locası Ödülü adaylığına layık görüldü.

Fiennes kısa süre önce, yakında gösterime girecek olan “In Bruges”ı tamamladı. Aktörün diğer filmlerinden bazıları şöyle sıralanabilir: “Red Dragon”; Neil Jordan’ın yönettiği “The End of the Affair” ve “The Good Thief”; David Cronenberg imzalı “Spider”; (aynı zamanda yönetici yapımcısı da olduğu), Martha Fiennes’in yönettiği “Onegin”; Istvan Szabo imzalı “Sunshine”; başrolünü Jennifer Lopez’le paylaştığı “Maid in Manhattan”; animasyon müzikal “The Prince of Egypt”; “The Avengers”; “Oscar and Lucinda”; “Strange Days”; Robert Redford’ın yönettiği “Quiz Show”; ve ilk filmi olan “Emily Brontë’s Wuthering Heights”.

Drama Sanatları Kraliyet Akademisi’nden mezun olan Fiennes kariyerine Londra sahnelerinde başladı. Michael Rudman’ın Ulusal Kraliyet Tiyatrosu’na katılan aktör, daha sonra iki yıl da Royal Shakespeare Company’de (RSC) görev yaptı. Fiennes, 1994 yılında, Jonathan Kent’in yapımcısı olduğu “Hamlet”te başrol üstlendi. Prodüksiyon Broadway’de sahnelendiği sırada Tony Ödülü’ne layık görüldü. Kent’le “Ivanov”un Londra prodüksiyonunda tekrar birlikte çalışan aktör, oyunun Moskova gösterimlerinde de rol aldı. Fiennes, 2000 yılında, “Richard II” ve “Coriolanus”un başrollerinde Londra sahnelerine geri döndü. 2002’de, Ulusal Kraliyet Tiyatrosu’nda sahnelenen, Christopher Hampton’ın yönettiği “The Talking Cure”da Carl Jung’u canlandırdı; ertesi yıl da RSC’de Ibsen’in “Brand”inde başrol oynadı. 2005’te Deborah Warner’ın “Julius Caesar” uyarlamasında başrolü üstlenen aktör, son olarak yönetmen Jonathan Kent’le tekrar bir araya gelerek Brian Friels’in “Faith Healer”ında rol aldı. Oyun Broadway’e geçmeden önce, Dublin’deki Gate Tiyatrosu’nda sahnelendi. Oyundaki performansıyla, Fiennes, Tony Ödülü’ne aday gösterildi.
 
Ce: Harry Potter ve Zümrüdüanka Yoldaşlığı

dotBlack.gif
SÖR MICHAEL GAMBON (Albus Dumbledore)
Hogwarts Okulu’nun bilge ve saygın müdürü Albus Dumbledore rolünü bir kez daha üstlenen Gambon daha önce “Harry Potter ve Azkaban Tutsağı” ve “Harry Potter ve Ateş Kadehi”nde de bu karakteri canlandırmıştı.

Gambon kırk yılı aşan kariyeri boyunca tiyatro, sinema ve televizyon yapımlarındaki çalışmalarıyla sayısız ödül kazandı: Robert Altman’ın yönettiği “Gosford Park”taki oyuncu arkadaşlarıyla Beyaz Perde Oyuncuları ve Eleştirmenlerin Seçimi ödüllerine layık görüldü. “Perfect Strangers”, “Longitude”, “Wives and Daughters” ve “The Singing Detective” adlı televizyon filmleriyle dört kez BAFTA TV Ödülü kazandı. “The Singing Detective”, ayrıca, Royal Televizyon Society (RTS) Ödülü’ne, aktör de bu filmdeki çalışmasıyla RTS ve Broadcast Press Guild Ödülü’ne layık görüldü. Gambon, bunların yanı sıra, HBO filmi “The Path to War”daki Başkan Lyndon Baines Johnson portresiyle Emmy ve Altın Küre’ye aday gösterildi. Aktör, 1998 yılında, Kraliçe 2. Elizabeth tarafından tiyatroya katkılarından ötürü sör unvanıyla ödüllendirildi.

Kısa süre önce 2007 Sundance Film Festivali’nde galası yapılan Jake Paltrow filmi “The Good Night”ta ve başrollerini Matt Damon ve Angelina Jolie’yle paylaştığı Robert De Niro imzalı drama “The Good Shepherd”da rol alan Gambon’ın ufuktaki sinema projeleri ise “Brideshead Revisited” ve “My Boy”.

İrlanda doğumlu Gambon kariyerine Dublin’deki Edwards-MacLiammoir Gate Tiyatrosu’nda başladı. 1963’te, Laurence Olivier’ın yönettiği National Theatre Company’nin ilk oyuncuları arasında yer alan aktör, daha sonra “Othello”yu oynadığı Birmingham Rep’e geçti. Gambon’ın çok sayıdaki tiyatro çalışmaları şöyle özetlenebilir: Simon Gray imzalı “Otherwise Engaged”; Alan Ayckbourn’un “The Norman Conquests”, “Just Between Ourselves” ve “Man of the Moment” adlı oyunlarının Londra galası; “Alice’s Boys”; Harold Pinter’ın “Old Times”ı; “Uncle Vanya”nın başrolü; ve başrolünü Jack Lemmon’la paylaştığı “Veterans Day”. Aktör, 1987’de, pek çok ödül kazandı. Bunlardan biri Londra’ta tekrar sahnelenen, Arthur Miller’ın “A View From the Bridge” adlı oyunundaki performansıyla En İyi Erkek Oyuncu dalında kazandığı Olivier Ödülü’ydü.

Gambon, Royal National Tiyatrosu’nda da, pek çok önemli rol üstlendi. Bunların başlıcaları şöyle sıralanabilir: Harold Pinter’ın “Betrayal” ve “Mountain Language” oyunlarının galası; Simon Gray imzalı “Close of Play”; Christopher Hampton’ın yönettiği “Tales from Hollywood”; Alan Ayckbourn’un üç önemli oyunu “Sisterly Feelings”, (aktöre Olivier Ödülü kazandıran) “A Chorus of Disapproval” ve “A Small Family Business”; David Hare’in West End ve Broadway’de de sahnelenen oyunu “Skylight”; Lee Evans’la başrolünü paylaştığı “Endgame”, ve Falstaff rolünü üstlendiği “Henry IV, Parts I and II”. Akötrün yakın dönem açlışmalarından bazıları ise şöyle: Kendisine Evening Standard Ödülü getiren “Volpone”; Nicholas Hytner yapımı, Almeida’da sahnelenen “Cressida”; Patrick Marber yapımı, West End’de sahnelenen “Caretaker”; ve Stephen Daldry yapımı, The Royal Court Tiyatrosu’nda sahnelenen “A Number”.

“The Omen”; Wes Anderson imzalı “The Life Aquatic”; “Sky Captain and the World of Tomorrow”; “Sylvia”; “Open Range”; “The Insider”; Tim Burton’ın yönettiği “Sleepy Hollow”; “The Last September”; “Dancing at Lughnasa”; “The Gambler”; “The Wings of the Dove” ve “The Cook, The Thief, His Wife & Her Lover” aktörün beyaz perde çalışmalarından bazıları. Gambon, HBO’nun Mike Nichols imzalı ödüllü mini dizisi “Angels in America”da da rol aldı.
 
Ce: Harry Potter ve Zümrüdüanka Yoldaşlığı

BRENDAN GLEESON (Alastor ‘Deli-Göz Moody)
İlk olarak “Harry Potter ve Ateş Kadehi”nde canlandırdığı Alastor ‘Deli-Göz Moody rolünü bir kez daha üstlenen Gleeson, şöhret basamaklarını tırmanmaya Jim Sheridan’ın yönettiği “The Field”la başladı ve “Far and Away” ve “Into the West”teki küçük rollerle devam etti. Gleeson, Hollywood’un dikkatini başrolünü Mel Gibson’ın üstlendiği “Braveheart/Cesur Yürek”teki Hamish rolüyle çekti. Aktör bunun ardından Neil Jordan filmleri “Michael Collins” ve “The Butcher Boy”un yanı sıra, John Boorman’ın yönetici yapımcısı olduğu bağımsız film “Angela Mooney”de rol aldı.
1998 yılında, Boorman, Gleeson’ı gerçek bir İrlanda halk kahramanı olan Martin Cahill’i canlandırdığı biyografik yapım “The General”da yönetti. Bu performansıyla, Gleeson pek çok ödül kazandı. En İyi Erkek Oyuncu dalında Londra Sinema Eleştirmenleri bunlardan biriydi. Aktör daha sonra “The Tailor of Panama”, “In My Country” ve “The Tiger’s Tail”de de John Boorman’la çalıştı.

Aktörün diğer kayda değer sinema çalışmaları şöyle sıralanabilir: John Woo’nun yönettiği “Mission: Impossible II/Görevimiz Tehlike II”; Steven Spielberg’ün yönettiği “Artificial Intelligence:AI/Yapay Zeka”; John Boorman’ın yönettiği “The Tailor of Panama” ve “Country of My Skull”; Danny Boyle’ın yönettiği “28 Days Later/28 Gün Sonra” ve Martin Scorsese’nin yönettiği “Gangs of New York/New York Çeteleri”; Anthony Minghella imzalı “Cold Mountain”; Wolfgang Petersen’ın yönettiği “Troy”; M. Night Shyamalan’ın yönettiği “The Village”; Ridley Scott imzalı “Kingdom of Heaven”; Neil Jordan imzalı “Breakfast on Pluto” ve “Black Irish”.

Gleeson şu sıralar 2007 Kasım ayında gösterime girecek olan, Robert Zemeckis imzalı “Beowulf”un seslendirmesinde görev alıyor. Aktör, yakında, başrollerini Colin Farrell ve Ralph Fiennes’le paylaşacağı, Martin McDonagh’nın yöneteceği “In Bruges”, ve Thaddeus O’Sullivan’ın yöneteceği, HBO televizyon filmi “Churchill at War”la seyirci karşısına çıkacak.

Gleeson tiyatroda da pek çok yapımda rol aldı. “King of the Castle”, “The Plough and the Stars”, “Prayers of Sherkin”, “The Cherry Orchard” ve Gaiety Tiyatrosu’nda sahnelenen ve Chicago Tiyatro Festivali’nde de gösterilen “The Paycock” bunlardan sadece bir kısmı. Aktör, 2001 yılında, Dublin’deki The Peacock Tiyatrosu’nda gösterilen, Wilson Milam’ın yönettiği Billy Roche oyunu “On Such as We”yle tiyatroya döndü.
 
Ce: Harry Potter ve Zümrüdüanka Yoldaşlığı


dotBlack.gif
RICHARD GRIFFITHS (Vernon Dursley)
Daha önce “Harry Potter ve Felsefe Taşı” “Harry Potter ve Sırlar Odası” ve “Harry Potter ve Azkaban Tutsağı”nda da üstlendiği, Harry’nin Muggle amcası Vernon Dursley rolüyle bir kez daha karşımıza çıkan Griffiths, son olarak Daniel Radcliffe’le birlikte West End’te tekrar sahnelenen Peter Shaffer yapımı, ödüllü oyun “Equus”ta rol aldı. Griffiths, geçen yıl, Nicholas Hytner’ın sinemaya uyarladığı “The History Boys”da çizdiği Hector portresindeki başarısıyla En İyi Erkek Oyuncu dalında BAFTA adayı oldu. Aktör, aynı oyunun Ulusal Tiyatro’da sahnelenen, Hytner’ın yönettiği, Londra açılışında da aynı rolle En İyi Erkek Oyuncu dalında Olivier Ödülü’ne layık görülmüştü. Griffiths, daha sonra, oyunun yurtiçi ve yurtdışı turnelerinde de yer aldı; Broadway gösteriminde ise Bir Oyunda En İyi Erkek Başrol Oyuncusu dalında Tony’yle ödüllendirildi.

Griffiths’ın rol adlığı bazı filmler ise şöyle sıralanabilir: Roger Michell’s “Venus,” Richard Eyre’ın yönettiği “Stage Beauty”; Roland Joffe imzalı “Vatel”; Tim Burton filmi “Sleepy Hollow”; Peter Chelsom’ın yönettiği “Funny Bones”; “Guarding Tess”; “Blame It on the Bellboy”; “The Naked Gun 2½”; “King Ralph”; “Withnail & I”; “A Private Function”; Hugh Hudson imzalı “Greystoke: The Legend of Tarzan”; Michael Apted filmi “Gorky Park”; Richard Attenborough imzalı “Gandhi”; Milos Forman’ın yönettiği “Ragtime”; Karel Reisz filmi “The French Lieutenant’s Woman”; ve Hugh Hudson’ın Oscar ödüllü filmi “Chariots of Fire”.

İngiliz televizyon seyircisinin, belki de en iyi, BBC televizyon dizisi “Pie in the Sky” ve “Hope & Glory”den tanıdığı Griffiths’in diğer televizyon çalışmaları şöyle özetlenebilir: “Bleak House”; “The Brides in the Bath”; “Gormenghast”; “In the Red”; “Ted & Ralph”; “Inspector Morse”; “Mr. Wakefield’s Crusade”; “Goldeneye: The Secret Life of Ian Fleming”; “The Marksman”; “Casanova”; “The Cleopatras”; “Bird of Prey”; ve “Nobody’s Perfect” serisi.

Başarılı bir tiyatrocu olan Griffiths, kısa süre önce “Heroes”un West End yapımında rol aldı. Aktör, Royal Shakespeare Company’yle ise “The White Guard”, “Once in a Lifetime”, “Henry VIII”, “Volpone”, ve “Red Star”da oynadı. Aktörün diğer önemli tiyatro çalışmaları arasında, “Luther”, “Heartbreak House”, “Galileo”, “Rules of the Game”, “Art”, “Katherine Howard” ve “The Man Who Came to Dinner” bulunuyor.
 
Ce: Harry Potter ve Zümrüdüanka Yoldaşlığı

JASON ISAACS (Lucius Malfoy)
İlk olarak serinin ikinci filmi “Harry Potter ve Sırlar Odası”nda, sonra da “Harry Potter ve Ateş Kadehi”nde canlandırdığı Ölü Yiyen Lucius Malfoy rolündeki Isaacs, kısa süre önce, Catherine Keener, Jennifer Aniston, Joan Cusack ve Frances McDormand’la birlikte rol aldığı, 2006 Sundance’te gösterilen “Friends with Money” adlı komediyi tamamladı.

2006 sonbaharında, Isaacs üç saygın projede üç bambaşka karaktere büründü: BBC’nin altı bölümlük komplo-gerilim dizisi “The State Within”de Washington DC’de mahsur kalan İngiliz Büyükelçisi Sör Mark Brydon’ı canlandırdı. Showtime’ın hit dizisi “Brotherhood”da İrlanda asıllı Amerikalı gangster Michael Caffee’yi oynadı. Leo Regan’ın yazıp yönettiği, Channel 4 televizyon filmi “Scars”da, hasta ruhlu ve tehlikeli Londralı Chris olarak seyirciyle buluştu. Bu film röportaj kayıtlarından alınmış gerçek monologlar aracılığıyla şiddetin neden ve sonuçlarını irdeliyordu.
Isaacs, Rodrigo Garcia’nın “Nine Lives”ında Robin Wright Penn’le oynadığı yürek yakan romantik, “Chumscrubber”da canlandırdığı ezik köylü baba (her iki filmin galası da Sundance 2005’te yapıldı), ve Donal Logue’un “Tennis Anyone”ındaki komik, şovenist ve homofobik (eşcinsellerden korkan) film yıldızı tiplemesiyle, neslinin en çok yönlü oyuncularından olduğunu kanıtladı. Aktör, televizyonda da, NBC yapımı “The West Wing” dizisinde alaycı bir foto muhabirini canlandırdı.

Isaacs, Mel Gibson’la birlikte rol aldığı “The Patriot”ta Albay William Tavington olarak spotları üzerine toplayışından beri kesintisiz çalışıyor. Bu performansı aktöre Londra Sinema Eleştirmenleri Cemiyeti Ödülü adaylığı getirdi. Ertesi yıl, Keanu Reeves ile Charlize Theron’ın başrollerini paylaştığı “Sweet November/Kasım’da Aşk Başkadır”da ise sansasyonel, askısız, payetli bir elbiseyle izleyici karşısına çıkan aktörü bunun ardından Ridley Scott’ın başarılı savaş draması “Black Hawk Down”da üstlendiği küçük kafalı Yüzbaşı Mike Steele rolünde tanımak neredeyse imkansızdı. Isaacs, daha sonra, Nicolas Cage ile birlikte John Woo’nun 2. Dünya Savaşı draması “Windtalkers”da, acı tatlı romantik komedi “Passionada”da, ve Jackie Chan’le birlikte aksiyon komedi “The Tuxedo”da rol aldı. Isaacs’in P.J. Hogan’in yönettiği “Peter Pan”deki ikili performansı (Kaptan Hook ve Bay Darling) eleştirmenlerce ayakta alkışlandı.

Aktör, arkadaşı Paul Anderson’la da bir çok film yaptı. Bilimkurgu gerilim “Event Horizon”, “Soldier/Asker” ve İngiliz kült filmi “Shopping” bunlardan bazıları. Keskin gözlü sinemaseverler aktörün küçük bir rolle katkıda bulunduğu şu filmleri de hatırlayacaklardır: Anderson’ın yönettiği “Resident Evil”, Rob Bowman’ın yönettiği “Elektra” ve Mike Figgis’in deneysel filmi “Hotel”in jeneriği. Isaacs’in ilk sinema filmi Jeff Goldblum ve Emma Thompson’ın başrollerini paylaştığı “The Tall Guy”dır.

Liverpool doğumlu Isaacs, hukuk eğitimi aldığı Bristol Üniversitesi’ndeyken 20’yi aşkın tiyatro yapımında yönetmen ve/veya oyuncu olarak yer aldı. Londra’daki prestijli Central School of Speech and Drama’dan mezun olan aktör, yüksek finans dünyasında geçen hit İngiliz dizisi “Capital City”de iki sezon boyunca rol aldı. Bunu Lynda La Plante’ın yönettiği mini dizi “Civvies” izledi.
Isaacs, tiyatroda da, eleştirmenlerin büyük beğenisini kazanan Ulusal Kraliyet Tiyatrosu yapımı, Pulitzer ödüllü “Angels in America - Parts 1 & 2”de Louis rolünü canlandırdı. Aktör, ayrıca, Kraliyet Saray Tiyatrosu, Almeida Tiyatrosu, King’s Head ve beş kez de Edinburgh festivalinde dolu salonlara oynadı. Isaacs, kısa süre önce, tiyatroya dönerek Lee Evans’la birlikte West End’de tekrar gösterilen Harold Pinter oyunu “The Dumb Waiter”da rol aldı. Oyun, Trafalgar Stüdyoları’nda gösterildiği Şubat ve Mart 2007’de eleştirmenlerin beğenisini topladı.
 
Ce: Harry Potter ve Zümrüdüanka Yoldaşlığı

GARY OLDMAN (Sirius Black)
“Harry Potter ve Azkaban Tutsağı” ve “Harry Potter ve Ateş Kadehi”nden sonra bir kez daha Harry’nin vaftiz babası Sirius Black rolünü üstlenen Oldman, şu sıralar Batman filmi “The Dark Knight”ta ilk kez “Batman Begins”de canlandırdığı Teğmen James Gordon rolüyle sinemaseverlerle buluşmaya hazırlanıyor.

Aktör oyunculuk kariyerine 1979’da Londra Tiyatrosu’nda başladı. 1985-1989 arasında sadece Londra’da Royal Court Tiyatrosu’nda çalıştı. 1985’te, “The Pope’s Wedding”teki performansı sayesinde, Time Out Magazine tarafından verilen En İyi Yeni Oyuncu Ödülü’nü aldı. Aynı yıl, Londra Eleştirmenleri Grubu’nun En İyi Erkek Oyuncu Ödülü’nü Sör Anthony Hopkins’le paylaştı.
1986 yılında, Oldman ilk önemli sinema filmi “Sid and Nancy”de rol aldı ve punk rock efsanesi Sid Vicious portresiyle En Umut Vaat Eden Yeni Yetenek dalında Evening Standard İngiliz Sinema Ödülü’ne layık görüldü. Aktör, ertesi yıl, Stephen Frears’ın yönettiği “Prick Up Your Ears”daki İngiliz oyun yazarı Joe Orton rolündeki performansıyla da Londra Sinema Eleştirmenleri En İyi Erkek Oyuncu Ödülü’nü kazandı.

O zamandan bu yana günümüzün en saygın ve çok yönlü oyuncuları arasına giren Oldman, hem büyük hitlerde hem de başarılı bağımsız filmlerde rol aldı. Aktörün ilk dönem çalışmaları şöyle özetlenebilir: Nicolas Roeg imzalı “Track 29”; “Criminal Law”; “Chattahoochee”; Tom Stoppard’ın yönettiği, kendisine En İyi Erkek Oyuncu dalında Independent Spirit Ödülü adaylığı getiren “Rosencrantz & Guildenstern Are Dead”; “State of Grace”; “Henry & June”; Lee Harvey Oswald’ı canlandırdığı Oliver Stone filmi “JFK”; ve başrolünü üstlendiği, Francis Ford Coppola imzalı “Dracula”.

Oldman daha sonraki filmlerinde de unutulmaz performanslar sergiledi. Bu filmlerden bazıları şöyle: Tony Scott’ın yönettiği “True Romance”; “Romeo is Bleeding”; Luc Besson filmleri “The Professional” ve “The Fifth Element”; “Immortal Beloved”; “Murder in the First”; Roland Joffe imzalı “The Scarlett Letter”; Julian Schnabel’in yönettiği “Basquiat”; Wolfgang Petersen’in yönettiği “Air Force One”; “Lost in Space”in sinema uyarlaması; ve Ridley Scott imzalı “Hannibal”.
Oldman, 1995 yılında, menajer ve yapım ortağı Douglas Urbanski’yle birlikte yapım şirketi The SE8 Group’u kurdu. Şirket Oldman’ın ilk yönetmenlik denemesi olan ve yine kendisinin yazdığı “Nil by Mouth”un yapımını gerçekleştirdi. 1997 yılı 50. Cannes Film Festivali’nin açılışına davet edilen film, En İyi Kadın Oyuncu dalında Kathy Burke’e ödül getirdi. Ayrıca, Oldman da bu çalışmasıyla En İyi İngiliz Filmi ve En İyi Senaryo dallarında BAFTA Ödülü’ne, 1997 Edinburgh Uluslararası Film Festivali Channel 4 Yönetmenler Ödülü ve En İyi İlk Film dalında Empire Ödülü’ne layık görüldü. Oldman’ın yönetici yapımcılığını üstlendiği SE8 Group filmi “The Contender” ise iki dalda Oscar adayı olmakla kalmadı, aktöre En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu dalında Beyaz Perde Oyuncuları Ödülü adaylığı getirdi.

Oldman’ın televizyon çalışmaları arasında yer alan, hit komedi dizisi “Friends”de konuk oyuncu olarak canlandırdığı alkolik aktör portresi Emmy adayı oldu. Aktör, bunun öncesinde de Mike Leigh’in yönettiği “Meantime” ve Alan Clarke’ın yönettiği “The Firm” adlı televizyon filmlerinde rol almıştı.
 
Ce: Harry Potter ve Zümrüdüanka Yoldaşlığı

ALAN RICKMAN (Severus Snape)
Tüm Harry Potter filmlerinde üstlendiği gizemli İksir öğretmeni Severus Snape rolünü bir kez daha üstlenen Rickman, Aralık 2007’de gösterime girecek olan, Tim Burton’ın sinemaya uyarladığı Stephen Sondheim müzikali “Sweeney Todd”da Yargıç Turpin rolünü oynayacak.
Rickman, 1988’in hit aksiyon filmi “Die Hard”da rol almadan önce de ülkesi İngiltere’de ünlü bir tiyatro oyuncusuydu. O yıldan bu yana, aktör, sinema ve televizyondaki çalışmaları için pek çok ödül aldı.

Rickman, 1992’de, “Robin Hood: Prince of Thieves”deki Nottingham Şerifi rolüyle En İyi Yardımcı Ekek Oyuncu dalında BAFTA Ödülü kazandı. Aynı yıl, bu ve Anthony Minghella filmi “Truly, Madly, Deeply”deki performansıyla Evening Standard İngiliz Sinema Ödülü ve Londra Sinema Eleştirmenleri Ödülü’nün yanı sıra, Stephen Poliakoff’un yönettiği “Close My Eyes” ve “Quigley Down Under”la da Londra Sinema Eleştirmenleri Ödülü’ne layık görüldü. Aktör daha sonra da Ang Lee imzalı “Sense and Sensibility” ve Neil Jordan imzalı “Michael Collins”daki başarısıyla BAFTA adayı oldu.

HBO yapımı “Rasputin”deki gizemli Rus keşişi rolüyle, Rickman, 1997 Emmy, Altın Küre, ve Olağanüstü Erkek Başrol Oyuncusu dalında SAG ödüllerine layık görüldü. Aktör kısa süre önce de HBO filmi “Something the Lord Made”deki başrolüyle Emmy adayı oldu.

Rickman’ın diğer önemli filmleri arasında “Nobel Son”, “Perfume: The Story of a Murderer”, “Snow Cake”, “Love Actually”, “Blow Dry”, “Galaxy Quest”, “Dogma”, “Judas Kiss”, ve kendisine 1994 Montreal Film Festivali En İyi Erkek Oyuncu unvanı getiren “Mesmer” sayılabilir.

1997 yılında, Rickman, Macdonald’ın aynı adlı orijinal oyununa dayanarak Sharman Macdonald’la birlikte senaryosunu kaleme aldığı, başrolünü Emma Thompson’ın oynadığı “The Winter Guest”le yönetmenliğe adım attı. Venedik Film Festivali’nin resmi seçimine dahil olan film Altın Aslan Ödülü’nün yanı sıra iki ödül daha kazandı ve daha sonra gösterildiği Chicago Film Festivali’nde En İyi Film seçildi. Rickman, aynı senaryonun, West Yorkshire Playhouse ve Londra Almeida Tiyatrosu’nda sahnelenen tiyatro versiyonlarını da yönetti. Rickman, ayrıca, West End tiyatro oyunları “Wax Acts” ve “My Name is Rachel Corrie”nin yönetmenliği üstlendi ve bunlardan ikincisiyle En İyi Yeni Oyun ve En İyi Yönetmen dallarında Tiyatroseverlerin Seçimi Ödülü’ne layık görüldü.

Rickman, Drama Sanatları Kraliyet Akademisi’nde öğrenim gördükten sonra, iki sezon boyunca Royal Shakespeare Company’de (RSC) görev aldı. Aktör, 1985’te, “Les Liaisons Dangereuses”da Vicomte de Valmont rolünü, 1987’de de, aynı rolün Broadway versiyonunu üstlendi ve performansıyla Tony adayı oldu. Rickman, kısa süre önce de, Noel Coward imzalı “Private Lives”ın başarılı West End yapımında rol alarak Variety Club Ödülü, Olivier Ödülü ve Evening Standard adaylığına layık görüldü. Sonrasında Broadway’de de sahnelenen oyunda
Rickman ikinci kez En İyi Erkek Oyuncu dalında Tony adayı oldu.
 
Ce: Harry Potter ve Zümrüdüanka Yoldaşlığı

FIONA SHAW (Petunia Dursley)
“Harry Potter ve Felsefe Taşı”, “Harry Potter ve Sırlar Odası” ve “Harry Potter ve Azkaban Tutsağı”ndan sonra bir kez daha, oğlu Dudley’yi şımartan, Harry’nin teyzesi Petunia Dursley’yi canlandıran Shaw, bu yılın başında, Anthony Hopkins ve Ryan Gosling’le birlikte başarılı suç-gerilim filmi “Fracture”da rol aldı. Aktris, geçtiğimiz yıl, romantik komedi “Catch and Release” ve Brian De Palma imzalı “The Black Dahlia”da kamera karşısına geçti. Yakında komedi macera “The Other Side”da rol alacak aktrisin diğer önemli filmlerinden bazıları şöyle sıralanabilir: “Close Your Eyes”; “The Triumph of Love”; “The Last September”; “The Avengers”; “The Butcher Boy”; “Anna Karenina”; “Jane Eyre”; “Persuasion”; “3 Men and a Little Lady”; “Mountains of the Moon”ve “My Left Foot”.

Başarılı bir tiyatro oyuncusu olan Shaw, kısa süre önce Londra’da tekrar gösterime giren “Medea”daki performansıyla Evening Standard Ödülü kazandı. Yapımın New York’taki gösterimi Shaw’a Obie Ödülü’nün yanı sıra Tony adaylığı getirdi. Aktris, daha öncesinde, “As You Like It”teki Rosalind performansıyla da Olivier Ödülü kazanmıştı. Shaw’un kazandığı diğer ödüllerden bazıları şöyle: “The Good Person of Sichuan” ve “Electra”daki performansıyla Olivier ve Londra Eleştimenler Ödülü; “Hedda Gabler”daki başrolü için Londra Eleştimenler Ödülü; Stephen Daldry imzalı “Machinal”daki performansı için Olivier ve Evening Standard Drama ödülleri; ve T.S. Elliot imzalı “The Waste Land”deki hüner dolu performansı için New York Eleştirmenler Ödülü.

Shaw, ayrıca, Ulusal Kraliyet Tiyatrosu’nda, Royal Shakespeare Company’de ve ülkesi İrlanda’nın çeşitli tiyatrolarında sahneye çıktı. Aktris, ayrıca, “The Waste Land”in dünya turunda yer aldı.

Shaw, “The Waste Land”, “Hedda Gabler” ve “Richard II”deki rollerini BBC için tekrar üstlendi. Aktrisin televizyon çalışmaları arasında kısa süre önce gösterilen ABC mini dizisi “Empire”ın yanı sıra, “The Seventh Stream”, “Mind Games”, “Gormenghast”, “RKO 281”, “Seascape” ve Danny Boyle imzalı “For the Greater Good” sayılabilir.

Shaw, 2000 yılında, Fransa’da Sanat ve Edebiyat Ataşesi oldu ve ertesi yıl da Yeni Yıl Onur Listesi’nde CBE Ödülü aldı.
 
Ce: Harry Potter ve Zümrüdüanka Yoldaşlığı

MAGGIE SMITH (Minerva McGonagall)
Her Harry Potter filminde olduğu gibi, bu filmde de Hogwarts’ın Profesör Minerva McGonagall’ını canlandıran Smith, gerek meslektaşlarının, gerek halkın saygısını kazanan ve başarıları çok sayıda ödülle taçlanan bir aktris olarak, hiç kuşkusuz dünyanın en büyük tiyatro ve sinema oyuncularından biri. İki Oscar ödülü bulunan Smith bunlardan ilkini 1969 yapımı “The Prime of Miss Jean Brodie”deki unutulmaz performansıyla kazandı. Aynı performans, aktrise, BAFTA Ödülü ve Altın Küre adaylığı da getirdi. On yıl sonra, aktris ikinci Oscar’ını Altın Küre, Evening Standard ödülleri ve BAFTA adaylığıyla birlikte “California Suite”taki rolüyle kazandı. Smith, kısa süre önce de, Robert Altman’ın yönettiği “Gosford Park”taki performansıyla Oscar, Altın Küre ve BAFTA adayı oldu ve oyuncu kadrosundaki arkadaşlarıyla birlikte, Beyaz Perde Oyuncuları ve Eleştirmenlerin Seçimi ödüllerini paylaştı.

Smith, ayrıca, ilk oyunculuk denemesi olan “Othello”yla Oscar adaylığı, “Travels with My Aunt” ve “A Room with a View”la BAFTA ve Altın Küre ödülleri kazandı. Aktrisin layık görüldüğü diğer ödüller şöyle özetlenebilir: “A Private Function” ve “The Lonely Passion of Judith Hearne”la BAFTA; “The Lonely Passion of Judith Hearne”la Evening Standard Sinema Ödülü; ve kısa süre önce HBO filmi “My House in Umbria”yla kazandığı Emmy Ödülü.

Smith oyunculuğa 1952 yılında Oxford Üniversitesi Drama Kulübü’nde tiyatroyla başladı ve profesyonelliğe New York’ta “The New Faces of 1956 Revue”yla adım attı. Üç yıl sonra, Old Vic Company’ye katıldı ve burada “The Private Ear” ve “The Public Eye”la En İyi Kadın Oyuncu dalında 1962 Evening Standard Ödülü kazandı. 1963’te Ulusal Tiyatro’ya katılan Smith, Laurence Olivier’nin yönettiği “Othello”da Desdemona’yı canlandırdı. Aktrisin diğer kayda değer Ulusal Tiyatro çalışmaları arasında “Black Comedy”, “Miss Julie”, “The Country Wife”, “The Beaux Stratagem”, “Much Ado About Nothing” ve “Hedda Gabler” sayılabilir.

Smith’in beyaz perdede yıldızlaşmasını ve Oscar kazanmasını sağlayan film 1969 yapımı “The Prime of Miss Jean Brodie”ydi. Günümüz sinemaseverleri aktrisi “Harry Potter”daki rolünün yanı sıra, “Divine Secrets of the Ya-Ya Sisterhood”, “The First Wives Club”, “Sister Act”, “The Secret Garden” ve Steven Spielberg imzalı “Hook”taki performanslarıyla tanıyor. Smith’in diğer önemli sinema çalışmaları arasında “Becoming Jane”, “Ladies in Lavender”, “The Last September”, “Washington Square”, “Richard III”, “The Missionary”, “Death on the Nile”, “Murder by Death” ve “The Honey Pot” bulunuyor.

Smith, kariyeri boyunca, Londra ve New York tiyatrolarında sahneye çıkmaya devam etti. “Lettice and Lovage”daki performansıyla Tony Ödülü, “Night and Day” ve “Private Lives”daki performanslarıyla da Tony adayı olan aktris, “Virginia” ve “Three Tall Women’daki oyunculuklarıyla da Evening Standard Drama Ödülü kazandı.

Smith, ayrıca, televizyon filmleri “Suddenly, Last Summer”la Emmy Ödülü, “David Copperfield”le Emmy Ödülü ve BAFTA TV Ödülü’ne aday oldu. Aktrise BAFTA TV Ödülü adaylığı getiren diğer televizyon filmleri ise “Memento Mori”, “Mrs. Silly” ve (kendisine Royal Televizyon Society Ödülü de kazandıran) “Talking Heads”dir.

1990 yılında İngiliz Sinema Enstitüsü’nden aldığı DBE Ödülü’yle “Dame” payesiyle (bayanlara verilen, şövalyeyle eşdeğer bir asalet unvanı) onurlandırılan aktris, 1993 yılında da Gümüş BAFTA Yaşamboyu Başarı Ödülü’ne layık görüldü.
 
Ce: Harry Potter ve Zümrüdüanka Yoldaşlığı


dotBlack.gif
IMELDA STAUNTON (Dolores Umbridge)
Harry Potter kadrosuna Hogwarts’ın acımasız ölçüde hırslı yeni Karanlık Sanatlara Karşı Savunma öğretmeni olarak katılan Staunton, 2004’te, Mike Leigh draması “Vera Drake”te başrol oynadı. Filmdeki çarpıcı performansı gerek eleştirmenlerin gerek izleyicilerin büyük beğenisini kazandı. Staunton bu çalışmasıyla En İyi Kadın Oyuncu dalında Oscar, Altın Küre ve and Beyaz Perde Oyuncuları (SAG) Ödülü’ne aday oldu. Ayrıca, aynı dalda BAFTA Ödülü, Evening Standard İngiliz Filmi Ödülü, İngiliz Bağımsız Film Ödülü, Avrupa Sinema Ödülü ve 2004 Venedik Film Festivali Ödülü’ne layık görüldü. Staunton pek çok eleştirmen grubu tarafından da Yılın En İyi Kadın Oyuncusu ilan edildi. New York Eleştirmenleri, Los Angeles Sinema Eleştirmenleri, Londra Eleştirmenleri, Toronto Sinema Eleştirmenleri, Chicago Sinema Eleştirmenleri ve Ulusal Sinema Eleştirmenleri Derneği bunlardan sadece bazıları.

Staunton’ın son dönem çalışmaları arasında başrolünü Hilary Swank’la paylaştığı Richard LaGravenese imzalı gerçek yaşam draması “Freedom Writers”, ve başrolünü Emma Thompson’la paylaştığı, Kirk Jones imzalı fantezi komedi “Nanny McPhee” bulunuyor. Aktrisin diğer sinema çalışmaları ise şöyle özetlenebilir: Stephen Fry’ın yönettiği “Bright Young Things”; başrolünü Andie MacDowell’ın paylaştığı, John McKay yönetimindeki “Crush”; John Madden’ın Oscarlı filmi “Shakespeare in Love” (filmin oyuncu kadrosu bu filmdeki performanslarıyla Olağanüstü Kadro Performansı dalında SAG Ödülü aldı); Trevor Nunn’ın yönettiği “Twelfth Night”; Ang Lee’nin yönettiği “Sense and Sensibility”; Kenneth Branagh filmleri “Peter’s Friends” ve “Much Ado About Nothing”; Beeban Kidron’ın yönettiği “Antonia & Jane”. Aktris, ayrıca, hit film “Chicken Run” başta olmak üzere bir çok animasyonda seslendirme yaptı.

Londra sahnelerindeki performansları için ödüller alan Staunton, “A Chorus of Disapproval”, “The Corn is Green” ve “Into the Woods”la üç kez Olivier Ödülü kazandı. Aktris, “Uncle Vanya”, “The Wizard of Oz” ve “Guys and Dolls”la da aynı ödüle aday gösterildi. “There Came a Gypsy Riding”, “Calico”, “The Beggar’s Opera”, “The Fair Maid of the West”, “They Shoot Horses, Don’t They?”, “Habeas Corpus”, “Travesties”, “Electra”, “A Little Night Music”, “Mack and Mabel” ve “She Stoops to Conquer” aktrisin zengin tiyatro repertuarında yer alan oyunlardan sadece bir kaçı.
Staunton, ayrıca, “Cranford Chronicles”, “The Wind in the Willows”, “My Family and Other Animals”, “A Midsummer Night’s Dream”, “Fingersmith”, “Cambridge Spies”, “David Copperfield”, “Citizen X” ve “The Singing Detective” gibi televizyon filmleriyle İngiliz televizyon seyircisinde iz bıraktı. Aktrisin rol aldığı çok sayıdaki diziden sonuncusu “Little Britain”dır.

2006 yılında, Staunton, Yeni Yıl Şeref Listesi’nde OBE Ödülü’ne layık görüldü.
 
Geri
Üst