İleri Yaşlarda Anne Olmak

PaSikA

Yeni Üye
Üye
İleri Yaşlarda Anne Olmak
Annelik her kadının hayatı boyunca tatmak istediği çok özel bir duygu. Ancak, modern hayatın koşuşturmacasına kendini kaptıran şehirde yaşayan kadınlar, bazen ekonomik bazen de kişisel hedefleri nedeniyle annelik planlarını geç yaşlara erteliyorlar. İleri yaşlarda anne olmak isteyen, özellikle 30´lu yaşlardan sonra hamileliğini planlayan bir çok kadın bulunuyor.



Kadınlar doğurganlıklarını 30´lu yaşlarından itibaren kaybetmeye başlarlar ve 40´lı yaşlarda gebe kalma olasılığı %50 civarında azalır. İleri yaştaki kadınlar, yaşları daha genç kadınlara oranla hamileliklerinde birçok risk faktörüyle karşı karşıya kalmaktadır. İleri yaşlarda gebe kalmak zorlaşırken, aynı zamanda sağlıklı bir gebelik dönemini sürdürmek ve sağlıklı bebek doğurmak da güçleşir. Düşük riskindeki artışla birlikte bu gebeliklerin çoğu, yardımcı üreme teknikleriyle gerçekleşmiş olmasının verdiği çoğul gebelik riskleri ile birleşmektedir.

İlerleyen yaşla birlikte kadınlarda hipertansiyon ve diyabet gibi rahatsızlıkların daha sık görülmesi, geç yaşta hamileliği tehlikeye sokan faktörlerin en önemlileri arasında yer alıyor. Artan tansiyon ile birlikte bebeğe giden kan miktarında azalma, plasenta ayrılması, pıhtılaşma bozuklukları ve sıvı azalması ile birlikte bebekte hafif gelişme geriliğinden anne karnında ölüme kadar geniş bir risk yelpazesi taşıyabilir. Şeker yükselmesi ve kontrol altına alınmamış diyabet de bebekte aşırı büyüme ve buna bağlı doğum travması, doğum sonrası şeker düşüklüğü, şeker hastalığına ve obeziteye yatkınlık ve ani ölümler gözlenmektedir.

İleri yaş gebeliklerinde en çok korkulan komplikasyon kromozom anomalisi gösteren bebek doğurmaktır. Bunlardan en sık görüleni zeka geriliği ile birlikte bazı kalp ve organ anomalileri içeren Down Sendromudur. Down Sendromu´nun, 25 yaşındaki bir anne adayının bebeğinde görülme şansı çok düşükken, 35 yaşındaki bir annenin bebeğinde bu oran yüksektir. Artan bu risk faktörü nedeniyle çoğu doğum uzmanları 30 yaş üzerindeki anne adaylarına gebelik esnasında testler yapılmasını öneriyorlar.

İleri yaşlarda hamile kalmayı planlayan kadınların karşılaşabilecekleri bir diğer sorun ise düşük tehlikesi. Her yaştaki anne adayı, hamileliğin özellikle ilk üç ayında düşük riskiyle karşı karşıya kalıyor. Öte yandan, ilerleyen yaşla beraber düşük ihtimali de doğru orantılı artıyor. Düşüklerin en önemli nedeni kromozomal bozukluklar olduğu ve yaşla birlikte bu bozuklukların görülme sıklığı arttığı için ileri yaş anne adaylarında düşüğe daha fazla rastlanır. Ayrıca, yaşdaki artış ile birlikte plasenta previa sıklığı artar ve dolayısıyla kanama daha fazla görülür.

Her gebelik özen gerektirirken, en riskli gebelik olarak görülen ileri yaş gebeliklerinde; çok daha fazla yakın ve dikkatli bir takip gerekir. Yüksek tansiyon ve şeker hastalığı hamilelik öncesinde ve sonrasında kontrol altına alınmalıdır. Günlük beslenmede folik asit ihtiyacının karşılanması bebekte görülebilecek anomalilerin görülme sıklığını azaltır. Ayrıca anne eğer kilolu ise, doktor kontolünde bir diyet uygulanmalıdır. Annedeki fazla kilo hamileliğin gelişimini olumsuz şekilde etkilemektedir. Özellikle 40 yaş üstü gebelerin durumunu mutlaka bir iç hastalıkları uzmanı veya kardiyolog da takip etmelidir. Anne adayının hiçbir sağlık sorunu olmasa bile tansiyonu ve kan şekeri ölçülmeli, bunlardan çıkan sonuçlara göre bir diyet programı uygulanmalıdır.

İleri yaşlardaki hamileliklerde görülen problemler kişiden kişiye değişim gösterir. Bütün ileri yaş hamileliklerinde mutlaka problem yaşanacak gözüyle bakılmamalıdır. Hamilelik öncesi ve esnasında, kontroller ve testler düzenli yapıldığında, güvenli bir hamilelik geçirmek mümkündür
 
Geri
Üst