İyilik yapan ataist neden cehenneme gidiyor ?

C

CemreNin

Forum Okuru
İyilik yapan ataist neden cehenneme gidiyor ?
Ömür boyu çok iyilikler yaptığı halde bir ateistin inkar ettiği için cehenneme gitmesi ne kadar adildir?
 
Öncelikle belirtelim ki, bu sorunun cevabının doğru şekilde anlaşılması için Allah inancına bağlı olmak önemli bir meseledir. Ateistler Allahın varlığını genellikle inkar ederler. Ve sonra da varlığını inkar ettikleri o Allahı adaletsizlikle de itham ediyorlar. Buradaki bariz paradoksu sezebiliyor musunuz?

Ateistler Allahın varlığını ve Onun her şeyi yarattığını, insana sonsuz nimetler verdiği gerçeğini kabul etmiyor .Onların neden ebedi Cehennem cezasına maruz kalacakları konusunun asıl mahiyetine de hiçbir zaman anlamış değillerdir. Dolayısıyla, kalbinde Allah inancı olmayan ve tüm kainatın, insanlığın tesadüfen oluştuğuna inanan bir ateiste bu sorunun cevabını anlatmak çok zordur. Belki de imkansızdır. Bu nedenle cevaba geçmeden önce varsayalım ki, Soru sahibinin kendisi dindardır, Allahın varlığını kabul ediyor, fakat onun fikirlerini karıştırdığı için bu sorunun cevabını bulmaya çalışıyor.

Allah Resulünün hayatından küçük bir örnek vermekle sorunun cevabına açıklık getirmeye çalışacağız.Bilindiği gibi Hz. Muhammed henüz annesinin karnında iken babası Abdullah vefat etti. Sonra ise miladi 576 yılında annesi Amine de hastalanıp fani dünyaya gözlerini yumdu. Daha 6 yaşındaki çocuk iken hem baba, hem de anadan yetim kalan Hz.Muhammedi babası Abdulmuttalib himayesine alıp büyüttü. Babasının ölümünden sonra Hz.Muhammede bakmak görevini amcası Ebu Talib üstlenmiştir.

Böylece, Ebu Talib 8 yaşından itibaren Hz.Muhammedi himayesinde tutarak, ona babalık şefkati gösteriyor, çok iyilik ve hatta nübüvvetin ilk ağır dönemlerinde bile ona arka duruyordu..Tüm bunlara rağmen amcası Ebu Talib putperestlikten vazgeçmeyip tek Allaha iman etmeyi kabul etmiyordu. Hatta son nefesinde bile amcasının imana geleceğini uman Hz.Muhammed elinden geleni yapsa da, amcasını ne kadar dil döksede kendi istediğine nail olamıyordu. Kureyşin ileri gelenlerinin ölümden korktuğu için Hz Muhammedin Allahına iman etti diyeceklerini onuruna yedirmediği için Ebu Talib , tek Allaha iman etmeden küfür ehli olarak ölüyor.
 
Peki Ebu Talib Hz.Muhammede çok iyilikler yaptığı halde sadece Allaha iman etmediği için Cehenneme gitmesi doğru olur mu? Aslında bu sorunun cevabı sorunun kendi içinde gizlidir. Soruya dikkat edin.

Gerçekten insanın yaptığı iyiliklerin gerçek ve mutlak sahibi kendisi mi?

Genellikle, insanoğlu her zaman kendisinin iyilik yaptığını düşünür. Öyle düşünür ki, sanki iyiliği yapan sadece o, kendisidir. Ama öyle değil. Çünkü her insan her bir iyi işi yaparken Allahın kendisine verdiği fiziksel (eller, ayaklar, kalp, gözler, kulaklar, beyin vb.) Ve zihinsel (akıl, düşünce, mantık, bellek, irade, vicdan vb.) Nimetlerden sürekli olarak kullanıyor. Peki Allahın insana verdiği o varlık nimetleri olmasaydı, insan herhangi iyilik yapmak kudretinde olabilir miydi? Hayır.

Açıktır ki, Allahın insana verdiği bu nimetler olmasaydı, insanoğlu sadece bir iyi işler yapamaz, hatta mevcut olmazdı. Yani , ateist bir insan sadece iyilik yapmak, hatta bedensel ve ruhen mevcudiyyet kazanabilmek için bile inkar ettiği o Allahın verdiği sonsuz nimetlere muhtaçtır.Demek ki, yaptığımız iyiliklerin mutlak anlamda gerçek sahibi biz değil, bize varlık ve hayat veren, iyilik etmek duygusu ve potansiyelini fıtratımıza yerleştiren Cenabı Allahtır.

Allahı inkar ederek iyilik yapan bir ateistin durumu güçlü ve çok zengin bir Sultanın mal mülkünden doyasıya yararlanıp, sonra Sultan yoktur, bu mülkün sahibi BENİM diyen karakter ve kibirli miskinin haline benziyor. Hatta ateist bir insanın ömür boyu iyilik yaptığını varsayarsak, Allahın ona doğuştan hiçbir karşılık olmadan ücretsiz verdiği sadece bir göz, beyin veya kalp nimetinin borcunu verebilirmi ? Hayır.Dolayısıyla bir insanın bu dünyada iyilik etmesi ,iyilik sahibi olması görecelidir. Bu görece sadece Allaha iman edip iyiliğin Gerçek Sahibini tanımakla mutlaka anlam ve değer kazanıyor.
 
Böylece, cehalet ve kibir batağı yüzünden Allahın varlığını inkar eden her ateist aslında Yaptığım iyiliğin asıl sahibi ANCAK BENİM, Allah yoktur mesajını verirken kendini bir tür ilahlık mertebesine kaldırmakla Rabbine ve Onun yaratığı külli mahlukata karşı en büyük haksızlık, nankörlüğü sergileyerek cehenneme gitmeye hak kazanıyor.

Cenabı Allah duygusu ile birlikte insanı kötülüklere sevk eden nefsi de yaratmıştır. İnsanda nefsani isteklerin olması onun sınav yapılması nedeniyledir. Çünkü insan fıtraten sadece iyilik yapan bir varlık olarak yaratılş olsaydı, o zaman düşünüp iyiyi kötüden, hakkı batıldan ayırt etmesine gerek olmazdı ve düşünmeden kararlar alan bir robottan farkı olmazdı. Burda dikkate alınası esas mesele şudur ki Allah insana verdiği tüm sonsuz nimetlerin karşılığında sadece ondan iman etmesini ve iyi işler yapmasını istiyor, kötülükten ise uzak durmasını emrediyor. Kötülüklerden, nefsani isteklerden uzak dura bilmesi için Allah Teala insanı dünya hayatında tek başına bırakmamış, onu akıl, düşünce, irade, iyiyi-kötüden ayırt etme yeteneği gibi duygularla teçhiz etmiş, çeşitli zamanlarda gönderdiği peygamberler ve kitaplar yoluyla onlara doğru yolu göstermiştir.
 
Geri
Üst