Münzevice...
- Konbuyu başlatan Münzevi
- Başlangıç tarihi
Günden değerlendirmesi
Gazze'ye giden gönüllü yardım gemilerine, İsrail adındaki devletin nasıl bir saldırıda bulunduğunu günlerdir endişe, gözyaşı, nefret ve acıyla izliyoruz. Belki de ilk kez bu kadar fazla tepki alan İsrail olacak devlet yine de bildiğini okumaya devam edeceğe benziyor. Allah'a havale...
Dünya'nın bir çok yerinde düzenlenen eylemlerde dile getirilen düşüncelerde öfke hakimdi. Ancak bu geç kalmış bir öfkeydi... Burada ilk olarak önemli olan "insanlık" olmalıydı ve olmalı. Şİmdiye kadar duyarsız kalan dünyayı bu yüzden kınıyorum. Kınıyorum çünkü İsrail'e cesaret veren evrensel bir duyarsızlık var. Birleşmiş Milletler toplantısında hala ABD, İsrail'in yaptığı bu büyük suçu Davutoğlu sert bir dille eleştirdi diye bakanımıza bu beyanın yumuşatılması gerektiğini söyledi. Kibar mı olmalıyız? Katillere, barbarlara acımasız vicdansızlara kibar mı olmalıyız? Onlar yaraların ellerini kelepçelerken ne kadar kibardı acaba? Ne kadar kibarlardı Furkan'ın kafasına göğsüne kurşunları sıkarken? Fosforla yana çocuklara ne kadar kibar davrandılar?
Ancak yıllardır başımıza bela olan sözde Ermeni katliamı tasarısı söz konusu olunca herkes hümanist, herkes vicdanlı, herkes hak hukuk aşığı oluveriyor. İzmir'den Anadolu'ya kadar kesip biçip tecavüz ederek, yıkarak yokederek gelen Yunan'a kimse neden bir şey demiyor? Neden Kıbrıs'ta işkenceyle öldürülen Türk'ler için Rum'lara böyle bir tasarı hazırlanmıyor? Neden Azerbaycanda yok edilen insanların hakkı sorulmuyor Ermeni'lerden? Bosna'da olanları neden sadece biz duyduk? Ama Hitler'in Yahudi kestiğini her Allah'ın kulu neden biliyor? Adalet.... Adalet günü elbet gelecek...
Kaybettiğimiz yardım gönüllülerini için Allah'tan rahmet diliyorum...
Gazze'ye giden gönüllü yardım gemilerine, İsrail adındaki devletin nasıl bir saldırıda bulunduğunu günlerdir endişe, gözyaşı, nefret ve acıyla izliyoruz. Belki de ilk kez bu kadar fazla tepki alan İsrail olacak devlet yine de bildiğini okumaya devam edeceğe benziyor. Allah'a havale...
Dünya'nın bir çok yerinde düzenlenen eylemlerde dile getirilen düşüncelerde öfke hakimdi. Ancak bu geç kalmış bir öfkeydi... Burada ilk olarak önemli olan "insanlık" olmalıydı ve olmalı. Şİmdiye kadar duyarsız kalan dünyayı bu yüzden kınıyorum. Kınıyorum çünkü İsrail'e cesaret veren evrensel bir duyarsızlık var. Birleşmiş Milletler toplantısında hala ABD, İsrail'in yaptığı bu büyük suçu Davutoğlu sert bir dille eleştirdi diye bakanımıza bu beyanın yumuşatılması gerektiğini söyledi. Kibar mı olmalıyız? Katillere, barbarlara acımasız vicdansızlara kibar mı olmalıyız? Onlar yaraların ellerini kelepçelerken ne kadar kibardı acaba? Ne kadar kibarlardı Furkan'ın kafasına göğsüne kurşunları sıkarken? Fosforla yana çocuklara ne kadar kibar davrandılar?
Ancak yıllardır başımıza bela olan sözde Ermeni katliamı tasarısı söz konusu olunca herkes hümanist, herkes vicdanlı, herkes hak hukuk aşığı oluveriyor. İzmir'den Anadolu'ya kadar kesip biçip tecavüz ederek, yıkarak yokederek gelen Yunan'a kimse neden bir şey demiyor? Neden Kıbrıs'ta işkenceyle öldürülen Türk'ler için Rum'lara böyle bir tasarı hazırlanmıyor? Neden Azerbaycanda yok edilen insanların hakkı sorulmuyor Ermeni'lerden? Bosna'da olanları neden sadece biz duyduk? Ama Hitler'in Yahudi kestiğini her Allah'ın kulu neden biliyor? Adalet.... Adalet günü elbet gelecek...
Kaybettiğimiz yardım gönüllülerini için Allah'tan rahmet diliyorum...
Zaman ilerledikçe ömrüm mü geçiyor yoksa ben mi ömrümden geçiyorum bilmiyorum... Uzaklaşmaya çalıştığım gerçeklerden gölgemden kaçar gibi kaçmaya çalışıyorum.
Günü kurtarma telaşında...
Bekleyişlerimin son bulmasını diliyorum, bu muamma yaşayışlardan beni kurtaracak bir mucize belki de...
Dualar bunun için...
Yakarışlar...
Gözyaşlarım da usandı benden aynalar da...
Ben, bu devrin insanı değilim, olamayacağım...
İşte bu yüzden Münzevi...
Son düzenleme:
Tercihler eğilimler istekler o kadar çok ki!... Arasından birini seçmek biri olmak birine yada birilerine benzemek ya da kendin olmak.Kaç kişi başardı kendi olmayı kendi gibi kalmayı başaran? Kaç kişi başardı kendinden söz ettirmeyi...
Kendin olmak nasıl birşeydi kendin gibi düşünmek ve kalabalıklar arasında kendin gibi kalmayı başarmak.Birilerine benzemeden birilerini taklit etmeden kendin gibi kalmak.Birileri varsın a sosyal desin birileri kalksın çok esrarengiz desin birileri de kalksın sıradan değil; çok farklı desin... Ama değişmeden bukalemum gibi şekilden şekile girmeden kirpi ol sincap ol ne olursan ol ama kendin ol.
Kendin gibi kalmak sırdan olmamak sesinin tonundan bile seçiler olmak kalplerde beyinlerde bir iz bırakmak. İşte bence insan olmak belkide böyle birşey olsa gerek.
Hayatı sevmek; kendini sevmekle başlar. Kendini kişiliğini öz benliğini (hatasıyla-sevabıyla doğrusuyla-yanlışıyla) kabul etmekle başlar. Kendini kabullenmeyi başarabiliyorsan kendini her yönünye sevip; güzellikleri yaşatıp çirkinlikleri törpüleyip sıyırıyorsan hayatından başkalarına benzemen istemek başkaları gibi olmak niye!
Başkalarının başarısını başkalarının duruşlarını başkalarından birşeyleri kendine mal etmek niye. Kendin olmak kendi güzelliğinle kendi farklılığınla dünyaya yeni bir renk katmak varken bu benzerlik bu taklit bu yok oluş neden...Var olmak doğaya yer yüzüne yeni bir renk katmak varken; bu benzerlik bu keşmekeşlik neden?
İnsan olmak insan kalmak; insancık olmamak adına kendin ol kendin kal; hayatı yakalamanın ilk formülü; KENDİN OLMAK... Kendi renginden renk katmak kendi ışıltınla etrafına ışık saçmak varken; başkalarının karanlığıyla örtünmek niye. Hayat önce KENDİN OLMAK VE SONRASINDA KENDİN GİBİ KALMAKLA BAŞLAR.Unutmayınki; taklitler sadece ve sadece aslını yaşatır; sizi ise bu hayat yolunda siler süpürür...
kendinden vazgeçmeden birileri kalksın tuhaf desin tanınır olmak. İnsanlar arasında kendine yakıştırmak
Mechul bir mezar gibi mechul bir yabancı gibi vadalaşırsın hayatla.
Hayatı kıyısından köşesinden yakalamayı isteyenlere; kendi rengi
Kendin gibi kalmak sırdan olmamak sesinin tonundan bile seçiler olmak kalplerde beyinlerde bir iz bırakmak. İşte bence insan olmak belkide böyle birşey olsa gerek.
Hayatı sevmek; kendini sevmekle başlar. Kendini kişiliğini öz benliğini (hatasıyla-sevabıyla doğrusuyla-yanlışıyla) kabul etmekle başlar. Kendini kabullenmeyi başarabiliyorsan kendini her yönünye sevip; güzellikleri yaşatıp çirkinlikleri törpüleyip sıyırıyorsan hayatından başkalarına benzemen istemek başkaları gibi olmak niye!
Başkalarının başarısını başkalarının duruşlarını başkalarından birşeyleri kendine mal etmek niye. Kendin olmak kendi güzelliğinle kendi farklılığınla dünyaya yeni bir renk katmak varken bu benzerlik bu taklit bu yok oluş neden...Var olmak doğaya yer yüzüne yeni bir renk katmak varken; bu benzerlik bu keşmekeşlik neden?
İnsan olmak insan kalmak; insancık olmamak adına kendin ol kendin kal; hayatı yakalamanın ilk formülü; KENDİN OLMAK... Kendi renginden renk katmak kendi ışıltınla etrafına ışık saçmak varken; başkalarının karanlığıyla örtünmek niye. Hayat önce KENDİN OLMAK VE SONRASINDA KENDİN GİBİ KALMAKLA BAŞLAR.Unutmayınki; taklitler sadece ve sadece aslını yaşatır; sizi ise bu hayat yolunda siler süpürür...
kendinden vazgeçmeden birileri kalksın tuhaf desin tanınır olmak. İnsanlar arasında kendine yakıştırmak
Mechul bir mezar gibi mechul bir yabancı gibi vadalaşırsın hayatla.
Hayatı kıyısından köşesinden yakalamayı isteyenlere; kendi rengi
ışığını yansıtmak isteyenlere
