Şîa, Hz. Ali tarafını tutup, hilafetin onun ve zürriyetinin hakkı olduğuna, kıyamete kadar bu hakkın onlardan çıkmayacağına inananlardandır. İnanç yönünden Ehli sünnet Vel Cemaattan ayrı olduğu gibi amel yönünden de ayrıdır. Bu Fırka, Hz. Aliye karşı aşırı sevgi duyduğundan dolayı, onun hasımlarını küfür ve dalalet ile itham edecek kadar ileri gidiyorlar. Şia'nın bir kısmı, Kurani Kerim'in açık hükümlerine ters düştüğü için Müslüman sayılmaz. Mesela beş vakit namaz ile ramazan orucunu inkar eden bir kısım Rafizilerle peygamberliğin Hz. Muhammed'e değil, Hz. Aliye geldiğine ve Hz. Ayşe'nin Peygamberimize hıyanet ettiğine inanan, Hindistan Ve Pakistan'da bulunan İsmailiyye fırkası gibi.
fırkası gibi.
Şîa'nın diğer kısmı ehli bidat isede müslüman sayılır. Mesela Yemen de bulunan Zeydiyye fırkası Hz. Ali'nin, imamete daha müstahak olduğuna, bununla beraber üst varken astın da Halife olabileceklerine inandıkları için Hz. Ebu Bekir ile Hz. Ömer'in hilafetini reddetmiyorlar. Şiiler arasında Ehli Sünnete en yakın fırka bu fırkadır.
Caferiyye; İmamiyye fırkasına gelince, bunlar tefsir sahibi olan Tabarasî gibi zevat hariç ifrat etmektedirler. Bunlar ashabın birçoklarını tekfir ederek, Ebu Bekir İle Hz. Ömer'i gâsıp olarak nitelendirmektedirler.