Desibel Nedir?

*MeleK*

♥Ben Aşık Olduğum Adamın Aşık Olduğu Kadınım♥
Desibel Nedir?
desibel nedir ses desibelleri desibel sınırı ne demektir sınırları
Sesin şiddeti desibel (dB) cinsinden ölçülür. “0″ desibel insan kulağının işitebileceği en düşük ses olarak kabul edilir. “180″ dB ise roketin fırlatılış anında çıkardığı ses olarak ölçülür.
Desibeller logaritmik olarak artar ve azalır. Bu şu anlama gelir. 20 dB, 10 dB’den 10 kat daha şiddetlidir. 30 dB, 10 desibelden 100 kat daha şiddetlidir.
Yaklaşık ses Örnek
seviyesi (dB)
———————————
0 İnsan kulağının duyabileceği en düşük ses
30 Fısıltı, sessiz konuşma
60 Normal konuşma, dikiş makinası, daktilo
90 Ağır vasıta trafiği, günlük maksimum insan 8 saat maruz kalmalıdır (insanların % 90′nını korur)
100 Elektrikli testere, asfalt delme makinası, (korunmasız olarak günde iki saat maruz kalınabilinir)
115 Yüksek sesli roket veya rock konserleri (günde maksimum 15 dakika maruz kalınabilir)
140 Silah sesi, jet motoru, (korunmasız kulaklarda ağrı oluşturur. Kulak korunmadan bu sese izin verilmemelidir)
Desibeller Kulağımı Etkilemeden Ne Kadar Yüksek Olabilir?
Uzmanlar 85 desibel üzerindeki sese sürekli maruz kalmanın tehlikeli olabileceğinde anlaşmışlardır.
Duyduğum Sesin Süresinin, İşitmemi Etkileme Tehlikesi İle Bir İlgisi Var Mıdır?
Kesinlikle vardır. Yükses şiddette sese ne kadar uzun süre maruz kalırsanız, işitmenizde o kadar fazla hasar oluşur. Aynı zamanda ses kaynağına ne kadar yakın olursunuz o kadar fazla etkilenirsiniz.
Her silah sesi, yakındaki kişilerin işitmesinde hasar meydana getirebilir. Uzun namlulu silahlar ve top daha şiddetli ses çıkardıkları en kötüleridir. Fakat oyuncak silahlar bile şayet yakınsanız işitmenizde hasar meydana getirebilirler.
Son zamanlarda gençlerde yapılan araştırmalar önemli ölçüde alarm vermektedir. Çok gürültülü diskolar ve kulaklıklarla yüksek sesli müzik dinlemek bunun sorumlusu olabilir.
Gürültü, İşitmemin Dışında Daha Fazla Bir Zarar Verebilir Mi?
Gürültüye maruz kalındıktan sonra ortaya çıkan kulak çınlaması çoğunlukla kalıcıdır. Bazı kişilerin, yüksek ses karşısında endişe ve hassasiyeti artabilir, nabız ve kan basıncında artış olabilir veya mide asit salgısında artış görülebilir.
“Yüksek gürültü” ayrıca iş ortamında dikkati dağıtarak verimi düşürebilir.
İşitme Koruyucular Kullanmalı Mıyım?
Şayet çok gürültülü bir ortamda çalışıyorsanız, işitme koruyucuları kullanmalısınız. Ayrıca çok gürültülü bir alet veya silah kullanırken de kullanmalısınız.
İşyerinde günde sekiz saatten fazla 85dB veya yukarısında gürültüye izin verilmemelidir. Çalıştığınız yerde ortalama ses şiddeti sekiz saat süre ile 90 dB’den yüksek ise işitme koruyucuları kullanmalısınız.
İşitme Koruyucuları Nelerdir ve Ne Kadar Etkilidirler?
Bu koruyucular zara ulaşan sesin şiddetini azaltmaya yararlar. İki türde karşımıza çıkarlar: kulak tıkaçları ve kulaklıklar.
Kulak tıkaçları dış kulak yoluna takılan ve sesin şiddetini önleyen tıkaçlardır. Bunların etkili olabilmesi için kulak yolunu tam tıkamaları gerekir. Çeşitli boyutlarda satılmaktadırlar. Kullanırken temiz olmalarına ve dış kulak yolunu tahriş etmemelerine titizlik gösterilmelidir.
Kulaklıklar bütün kulağı kaparlar ve bir bant ile iki kulaklık birbirine bağlıdır. Etkili olması için kulak kepçesini sıkıca kapatması gerekir.
Tam uygulanan kulak tıkaçları ve kulaklıklar sesin şiddetini 15 ile 30dB kadar azaltırlar. İkisi birbirine eşit etkili olsa da kulak tıkaçları düşük frekanslarda daha fazla, kulaklıklar yüksek frekanslarda daha fazla etkilidirler.
Beraber kullanıldıklarında ek olarak 10-15dB daha fazla koruma sağlarlar. Gürültü 105dB’den yük🙂🙂🙂🙂e beraber kullanımları önerilir.
Niçin Kulaklarımı Sadece Pamuk İle Kapatamam?
Kulak kanalına sokulan basit pamuk ve kağıtlar sesi çok etkili önleyemezler sadece 7dB kadar şiddeti azaltırlar.
İşitme Koruyucularının Genel Problemleri Nelerdir?
Bu tür işitme koruyucu kullanan işçilerin faydalanmaları gereken koruyuculuğun yarısından daha azı ile korundukları bulunmuştur. Bunun sebebi koruyucuların uygun ve sürekli kullanılmamalarıdır.
Sekiz saat devamlı kullanıldığında 30dB koruma getiren koruyucular mesela sadece bir saat takılmazlarsa koruyuculukları 9dB’e düşmektedir.
Koruyucular yıpranmış veya yırtılmışsa kişiler yaklaşık 1000 kat daha fazla ses enerjisine maruz kalmaktadırlar.
Bunlara ek olarak, gürültüye maruz kalma, birikim yapar. Evde veya oyunda karşılaşılan gürültü de günlük limite eklenmelidir. İşyerinde maksimum günlük doza ulaşılmışsa sonradan gürültülü bir ortamda bulunmak veya yüksek sesli müzik dinlemek güvenlik limitini geçmeye sebep olur.
İşitme Koruyucular Kullanırken Diğer İnsanları veya Makinelerin Sesini İşitebilir Miyim?
Güneş gözlükleri nasıl görüşü daha kolaylaştırırsa, işitme koruyucular da etraftaki gürültüye rağmen konuşmaların daha net anlaşılmasına yardımcı olurlar. Gürültü olmayan bir ortamda bile işitme koruyucu kullanan kişiler normal bir konuşmayı duyabilirler.
İşitme kaybı ve dil problemi olan kişilerde, işitme koruyucular önemli etki yaratmazlar ki zaten bu kişiler işitmelerinin daha fazla bozulmaması için koruyucu kullanmalıdırlar.
Bazen “işitme koruyucu kullanan işçilerin makinenin bozuk ses çıkardığını duymadıkları” iddia edilir, fakat işçiler bir süre sonra buna alışırlar ve ses değişikliğini farkederler.
Şayet İşitmem Halihazırda Hasar Görmüşse Ne Olabilir? Ne Yapabilirim?
İşitme kaybı, genellikle yıllar içerisinde gelişir. Ağrısız ve yavaş yavaş olduğu için farkına varmayabilirsiniz. Uzun süre yükses sese maruz kalmayla ortaya çıkan “çınlama” sesini farkedebilirsiniz. Özellikle gürültülü ortamlarda insanların ne dediğini anlamayabilirsiniz. Bu durum yüksek frekans işitme kaybının başlangıcı olabilir ve işitme testinizin yapılması gerekir.
Bazen bu durumlara sadece bir kulak kiri veya kulak iltihabı yol açar ve kolayca tedavi edilebilir. Fakat gürültünün yol açtığı işitme kaybı da olabilir. Bu durum kalıcı olduğu için tedbirin elden bırakılmaması gerekir. İşitme kaybınızdan şüphe ettiğinizde kulak, burun, boğaz hekimine başvurunuz. Doktorunuz işitme probleminizi ortaya koyacak ve en iyi tedavi yöntemini önerecektir.
Meniere Hastalığı
“Meniere Hastalığı” Nedir?
İç kulağın bir hastalığıdır. Sebebi tam olarak bilinmese de iç kulakta bir bölmedeki sıvının yüksek basınca ulaşmasından oluştuğu düşünülmektedir. İç kulaktan kaynaklanan baş dönmesinin en sık sebeplerinden birisidir. Çoğu vak’ada tek kulak etkilenir fakat %15 vak’ada iki kulak da etkilenmiş olarak ortaya çıkabilir. Bu hastalık tipik olarak 20 ile 50 yaşları arasında başlar. Erkek ve kadında eşit oranda görülür.
Ne Tür Rahatsızlıklar Verir?
Verdiği rahtsızlıklar:
*Aralıklı baş dönmesi (bir şeyin etrafında çevriliyormuş gibi)
*İşitme kaybı
*Kulak çınlaması (kulakta gürültü, vızıltı veya zil sesi)
*Etkilenen kulakta dolgunluk hissetmek
Meniere hastalığının en kötü rahatsızlığı baş dönmesidir. Bir hareket olmadığı halde hareket varmış gibi algılanır. Baş dönmesi sıklıkla iç kulak rahatsızlığından ortaya çıksa da, merkezi sinir sistemi bozukluklarından da kaynaklanabilir.
Meniere’deki baş dönmesi ataklar halinde olur ve dengesizlik hissi, bulantı ile kusma buna eşlik eder. Baş dönmesi 20 dakikadan 2 saate kadar sürebilir hatta bazen daha uzun olabilir. Ataklar esnasında kişi günlük işlerini yapamayacak duruma gelir. Sonrasında uyku bastırır ve sersemlik hissi günlerce sürebilir.
Hastalığın başlangıcında, özellikle pes tonları tutan bir işitme kaybı olabilir fakat genellikle zaman içerisinde bütün tonları tutan işitme kaybı gelişir. Yüksek tondaki sesler kişiye rahatsızlık verir ve normal olarak algılanmayabilir.
Meniere hastalığındaki “çınlama” ve “kulakta dolgunluk hissi” değişkendir, işitme kaybı ile birlikte olabilir, devamlı olabilir veya ataklar sırasında, öncesinde ortaya çıkabilir.
Bu hastalığın verdiği rahatsızlık çok az olabileceği gibi, kişinin günlük işlerini yapmasına izin vermeyecek kadar özellikle şiddetli baş dönmeleri şeklinde de olabilir.
Nasıl Teşhis Konur?
Hekiminiz, şikayetleriniz hakkında detaylı bilgi alacaktır. Atakların sıklığı, şiddeti, süresi, işitme kaybınız, kulak dolgunluğunuz araştırılacaktır. Frengi, kabakulak veya geçmişte geçirmiş olduğunuz hastalıklar, göz iltihabı, alerji veya geçmişte kulak operasyonu geçirip geçirmediğiniz sorulabilir. Genel sağlık, şeker hastalığı, kan kolesterol düzeyi, tiroid bezi, sinir sistemi ve duygu durumunuz ile ilgili sorular sorulacaktır. Bu durumları araştırmak için testler istenebilir. Ataklar olmadığı zaman kulak, baş ve boyun muayeneniz normaldir.
İşitme testinizde, etkilenen kulakta tipik olarak “sinir tipi işitme kaybı” ortaya çıkar. Bu kulakta işitilenlerin anlaşılma yüzdesi azalmıştır. Denge testleriniz yapılabilir. Hastaların yaklaşık %50’sinde etkilenen kulaktaki denge fonksiyonu azalmıştır.
İç kulak basınç testleri, işitme yollarının testleri, bilgisayarlı tomografiniz veya manyetik rezonans filmleriniz işitme ve denge yollarında bir tümör olup olmadığının araştırılması için istenebilir. Bu tür tümörler nadirdir fakat Meniere hastalığındaki gibi şikayetlere sebep olabilirler.
Hekiminiz Ne Tür Tedavi Uygular?
Diyet ve İlaç: Bazı hastalarda tuzsuz diyet ve idrar söktürücü ilaçlar atakların sıklığını azaltabilirler. İdrar söktürücülerden tam randıman alabilmek için, ilacınızı düzenli almanız ve tuz kısıtlaması yapmanız önemlidir.
Böş dönmesi için kullanılan ilaçlar geçici bir rahatlık sağlayabilirler. Bazen “bulantı” için ilaç verilebilir. Bulantı ve baş dönmesi için kullanılan ilaçlar uyku hâli verebilirler.
Yaşam Biçimi: Kafein, alkol ve sigaradan kaçınınız. Düzenli uyku ve yemek alışkanlığı edininiz. Aşırı yorgunluktan kaçınarak hareketli bir yaşam tarzı edininiz. “Stres” baş dönmesini ve çınlamayı artırabilir. Stresten kaçınmak ve psikoterapi önerilebilir.
Tedbirler: Uyarınız olmadan baş dönmeniz oluyorsa, araba kullanmayınız. Merdiven çıkma, yüzme gibi durumlarda tedbirli olunuz.
Ne Zaman Operasyon Önerilir?
Baş dönmesi atakları, gerekli tedbirler ve ilaçlarla önlenemiyorsa, aşağıdaki operasyonlardan biri önerilebilir:
1-İç kulaktaki belli bir bölgenin açılması ile basıncın düşürülmesi operasyonu, çoğunlukla işitmeyi engellemeyen bir operasyon türüdür. Baş dönmesi atakları, vak’aların yarısı ile üçte ikisinde kontrol altına alınır fakat her vak’ada kontrol edilemeyebilir. Bu işlemden sonraki kendine gelme süresi diğer işlemlere göre daha kısadır.
2-Denge siniri iç kulağı terkettiği yerde kesilebilir. Bu operasyonda baş dönmesi atakları çoğunlukla önlenebilir ve işitme korunur.
3-Etkilenen kulakta hem işitme hem de denge sinirleri harap edilebilir. Bu operasyon kişide zaten hastalıktan dolayı işitme azalmışsa yapılır. Baş dönmesi ataklarının kontrolünde en yüksek başarı oranını verir.
Bazı durumlarda diğer operasyonlar ve tedavi yöntemleri önerilebilir. Şayet operasyon gerekiyorsa bunun riskleri ve faydaları kişi ile iyice konuşulur. Meniere hastalığıda tedavi olmasa bile baş dönmesi atakları hemen hemen bütün vak’alarda kontrol altına alınabilir.
YÜZÜCÜ KULAĞI
Kulak Kaşıntısı ve Mantar Enfeksiyonu
“Yüzücü Kulağı” Ne Demektir?
Dış kulak yolu iltihaplarından birine verilen isimdir. Kulağın mantar enfeksiyonu da denir. Bazen mantarlar tarafından oluşturulsa da, özellikle ağrılı vak’alarda doğada sık rastlanan bir bakteri tarafından oluşturulur.
Nasıl Korunursunuz?
Su kulağınıza girdiğinde beraberinde mantar ve bakterileri de getirebilir. Çoğunlukla su geri gelir, kulak kurur ve bakteri ile mantarlar problem oluşturmazlar. Fakat su bazen dış kulak yolunda hapsolur ve buradaki cildi yumuşatır. Nemli ortamda bakteri ve mantarlar ürer, beslenir ve kulağı iltihaplandırabilirler.
Başlangıçta kulaklarda tıkanıklık hissedilir ve kaşıntı olabilir. Kısa zamanda dış kulak yolu şişer, tıkanır ve bazen süt gibi bir akıntı olur. Çok ağrı yapmaya başlar. Kulak kepçesi ve önü çok hassaslaşır. İltihap bu duruma geldiğinde hekim tedavisi gerekir. Bu, boyun bezleri şişerse de geçerlidir.
Kulağınızda su hapsolduğunu hissettiğinizde koruyucu antiseptik damlalardan kullanarak bütün bu olaylar zincirini önleyebilirsiniz.
Şayet kulak hekiminiz kulak zarınızın normal ve güvenli olduğunu söylerse, yüzme sonrası kulak damlalarınızı kullanabilirsiniz. Basit alkol damla kullanmak önerilebilir. Alkol, suyu emer, dış kulak yolunun kurumasına yardımcı olur ve aynı zamanda yüzücü kulağında oluşabilecek bakteri ve mantarları öldürebilir. Asetik asit ihtiva eden beyaz sirke de kullanılabilir. Eczaneden alkol veya sirkeyi muhafaza edecek damlalık alabilir ve çantanızda taşıyabilirsiniz.
“Yüzücü Kulağı”ndan Korunmak
Şayet yüzme, duş veya banyo sonrası kulağınızda suyun hapsolduğunu veyahut kulağınızın nemli kaldığını hissederseniz, bu kulağınız yukarıda kalacak şekilde başınızı eğiniz ve kulak kepçenizi yukarı ve geriye doğru çekerek damlalarınızı damlatınız.
Damlaların heryere ulaşmasını sağlamak için kulağınızı ovalayınız, daha sonra kulağın kuruması için kulağınızı aşağı yönde çeviriniz.
Şayet kulak probleminiz tekrarlayan bir eğilim gösteriyorsa, kulak, burun, boğaz hekiminiz yüzmeden önce kulaklarınızı nasıl koruyacağınızı anlatacaktır.
Dikkat!
Şayet kulağınız hâlen iltihaplı, kulak zarınız delinmiş veya önceden delik ise, hasar görmüşse veyahut kulak operasyonu geçirmiş iseniz, yüzmeden ve kulak damlası kullanmadan önce kulak, burun, boğaz hekimine danışmanız lazımdır.
Kulaklar Neden Kaşınır?
Kaşınan her türlü kulak, kişiyi deli eder. Ani oluşan kaşıntılara sıklıkla mantar enfeksiyonu sebep olur, daha uzun süreli durumlarda sıklıkla kronik dermatit denilen deri inflamasyonu kaşıntının sebebidir. Başta oluşan kepek gibi dış kulak yolunda da kuru, ince ve bol miktarda kepek oluşabilir, buna “seboreik dermatit” adı verilir. Bazı kişiler, yiyeceklerinde değişiklik yaparak (yağlı yiyecekler, karbonhidratlar, çikolata gibi yiyeceklerden uzak durarak) bu durumun önüne geçebilirler. Hekimler kulaklar kaşındığında genellikle yağlı veya kortizonlu damlalar önerirler. Uzun süreli tedavisi olmasa da kontrol altında tutulabilirler. Nadir olarak kulak kaşıntısı alerjik de olabilir ve bu durumun tedavisi farklıdır.
Kaşıntılı, kepekli kulaklar veya kulak akıntısının biriktiği kulaklar, “yüzücü kulağı”nın gelişmesine yatkındırlar. Bu kişiler özellikle kulakları ıslak kaldığında koruyucu kulak damlaları kullanmaları konusunda bilinçli olmalıdırlar. Yüzme mevsimi başlamadan önce kulaklarını temizletmeleri de çok yardımcı olur.
Tatarcık, Sinek ve Yabancı Cisimler?
Kulak içerisine giren birçok böcek vardır, tatarcık, güve, hamamböceği bunların başında gelir. Tatarcıklar kulak akıntısı içerisinde hapsolur ve uçamazlar. Daha büyük böcekler kulak içerisinde dönemezler ve geri çıkamazlar. Bu yüzden sürekli hareket ederek kişide kulak ağrısına, sese ve korkuya sebep olurlar.
Tatarcıklar ılık su ile yıkanarak kolayca çıkartılabilirler (Yıkadıktan sonra hem kulağın kuruması hem de antiseptik amaçla alkol damlatmayı unutmayınız). Büyük böcekler için ilk yapılacak şey kulağın mineral yağ ile doldurulmasıdır, yağ böceğin nefes deliklerini tıkayarak ölmesine sebep olur. Bu durum 5 ilâ 10 dakikada gerçekleşir. Bundan sonra böceğin çıkartılması için hekime başvurmanız gerekir.
Boncuklar, kalem uçları, silgiler, plastik oyuncak parçaları, kuru fasulyeler çocukların kulaklarına soktukları sık yabancı cisimlerdendir. Bunların çıkartılması çok hassas bir iştir ve mutlaka bir kulak burun boğaz hekimince yapılmalıdır.
 
Geri
Üst