Kaynaştırmada Kaybolan Çocuklar

Bilge Gökçen

Yeni Üye
Üye
Kaynaştırmada Kaybolan Çocuklar
Kaynaştırma, özel gereksinimli bireylerin, normal eğitim ve öğretim kurumlarında akranlarıyla birlikte özel bir program çerçevesinde eğitim ve öğretim görmelerini sağlayan bir özel eğitim uygulamasıdır.
Normal çocuklar da farklı özelliklere sahip olan çocuklarla yaşamayı, gerektiğinde onlara yardım etmeyi, onların da birçok üstün özelliklerinin olduğunu ve onları aşağılamamayı öğrenir. Özel gereksinimli çocukların iletişim ve konuşma becerilerinde genellikle sınırlılıklar görülür. Kaynaştırma uygulamalarında, bu çocukların iletişim ve konuşma becerilerinin gelişmesi açısından oldukça zengin bir ortam sağlanmış olur. Model alacağı çok sayıda akranlarıyla bir arada olacağı için, onlarla daha kolay etkileşim içine girebilecek ve dolayısıyla iletişim ve konuşma becerilerinde artış olacaktır. Aynı zamanda arkadaşlık ilişkileri gelişerek sosyal gelişimi de desteklenmiş olur.
Kaynaştırmanın yapıldığı kurumlarda fiziksel, sosyal, psikolojik ve personel destek hizmetleri, özel gereksinimli çocuğun gereksinimlerine cevap verebilecek düzeyde olmalıdır. Kurumun merdivenleri, tuvaletleri, sınıftaki oturma düzeni, sınıf mevcutları, ses yalıtımı, aydınlatma sistemi gibi fiziksel düzenlemeler uygun olarak yapılmalı; kaynak oda, dinlenme odası, rehberlik ve psikolojik danışma servisi gibi bölümler bulunmalı; özel eğitim uzmanı, fizyoterapist, dil ve konuşma terapisti, iş ve uğraşı terapisti, odyolog gibi uzmanlar, kaynaştırmanın yapıldığı kurumlarda görev almalıdır. Ayrıca tüm kurum çalışanlarının, diğer öğrencilerin ve ailelerinin özel gereksinimli çocuklar hakkında detaylı bilgilendirilmeleri gerekmektedir.
Kaynaştırma yoluyla eğitimlerine devam eden öğrenciler, yetersizliği olmayan akranlarıyla aynı sınıfta eğitim görmeleri hâlinde kayıtlı bulundukları okulda uygulanan eğitim programını; özel eğitim sınıflarında ise sınıfın türüne göre uygulanan eğitim programını takip etmektedirler.
Kaynaştırma öğretmeni, çocuğun özel eğitim aldığı kurum veya öğretmenden çocuk hakkında detaylı bilgi almalı ve çocuğun performans düzeyini belirlemeli ve çocuğun takip ettiği programlar temel alınarak eğitim performansı ve ihtiyaçları doğrultusunda BEP hazırlayarak uygulamalıdır. Kültürel ve sosyal etkinlik gerektiren ve bireysel özelliklerin gelişimine yönelik bütün etkinliklerde aktif olmasını sağlamalıdır. Çocuğun bilişsel düzeyine uygun olarak temel derslere katılımını gerçekleştirmelidir.
Kaynaştırma eğitimi ülkemizde önemsenmekte ve gerekli tedbirler yasalarla alınmıştır. Ülkemizdeki kaynaştırma uygulamaları beraberinde birçok sıkıntıyı taşımasına rağmen, birçok Avrupa ülkesine göre ileride olduğu söylenebilir. Örneğin Belçika ve İsviçre’de kaynaştırma uygulamalarına yer verilmemekte, engelli bireyler tamamen ayrıştırılmış ortamlarda eğitilmektedir. Ülkemizde ise, 2007 yılında toplam 55.096 kaynaştırma öğrencisi normal sınıflarda eğitim gördü.
Kaynaştırma eğitiminde temel sorunların başında genelde sınıf düzenlerinin ve mevcutlarının kaynaştırmaya uygun olmaması gelmektedir. Tam zamanlı kaynaştırma raporu olan öğrencilerin gelişimsel özellikleri (zihinsel, sosyal) bakımından kaynaştırmaya uygun olmaması da başlı başına bir sorundur. Kaynaştırmaya gönderilecek çocuğun kaynaştırmadan gereği gibi yaralanabilir olması önemli bir unsurdur. Bu nedenle tam zamanlı kaynaştırma raporu verilirken öncelikle çocuğun böyle bir eğitime uygun olup olmadığı iyice araştırılmalıdır. Burada hatanın faturasını sadece RAM çalışanlarına çıkarmak da doğru değildir. Çünkü onların da kendilerince birçok sıkıntıları bulunmaktadır.
Kaynaştırma uygulamaları yasal olmasına rağmen birçok okul idarecisi ve öğretmen özel gereksinimi olan çocukları sınıflarına almamak için diretirler. Kimi öğretmen çocukla yeterince ilgilenemeyeceğini, kimi sınıfın düzenini bozacağını, kimi diğer öğrencilere uyum sağlamayacağını, kimi de böyle bir uygulamaya karşı olduğunu ve böyle bir çocuğu sınıfında görmek istemediğini belirterek çocuğu geri çevirebilmektedir. Kaynaştırma öğretmeni bu işte gönüllü değilse, kaynaştırmanın yarardan çok zararı olabilir. Sınıfına özel gereksinimli çocuğu kabul eden öğretmen özverili olmalı ki, çocuğu gereği gibi kaynaştırabilsin. Aynı zamanda sınıfındaki kaynaştırma öğrencisi ile ilgili detaylı bilgi sahibi olmalı ve çocuğa neyi, nasıl öğreteceğini araştırıp öğrenmelidir. İsteksiz öğretmenlerin birçoğu, çocuğu bir köşeye oturtur ve hiçbir etkinliğe almaz, diğer çocuklarla etkileşimine yardım etmez. Bu uygulamanın yararlarına inanan ve bu çocukların gelişimlerine katkı sağlamak isteyen öğretmenler, çocukla yakından ilgilenir, çocuğu bütün özellikleriyle tanımaya çalışarak, kaynaştırmanın bütün gereklerini yerine getirmeye çalışırlar.
Kaynaştırma yoluyla eğitimlerine devam eden bireylerin bulunduğu sınıflarda sınıf mevcutları; okul öncesi eğitim kurumlarında özel eğitime ihtiyacı olan iki bireyin bulunduğu sınıflarda 10, bir bireyin bulunduğu sınıflarda 20 öğrenciyi geçmeyecek şekilde düzenlenir. Diğer kademelerdeki eğitim kurumlarında ise sınıf mevcutları; özel eğitime ihtiyacı olan iki bireyin bulunduğu sınıflarda 25, bir bireyin bulunduğu sınıflarda 35 öğrenciyi geçmeyecek şekilde düzenlenir. Bir sınıfta aynı engel grubunda en fazla iki öğrenci olabilir.
Yetersizliği olmayan öğrenciler, istekleri doğrultusunda, çevrelerindeki özel eğitim okullarında açılacak sınıflara kayıt yaptırabilirler. Bu sınıfların mevcutları 5’i özel eğitime ihtiyacı olan birey olmak üzere okul öncesi eğitimde en fazla 14, ilköğretim ve ortaöğretimde 20, yaygın eğitimde 10 öğrenciden oluşur.
Kaynaştırma uygulamaları, (resmi/özel) okul öncesi, ilköğretim, orta öğretim ve yaygın eğitim kurumlarında yapılır. Kaynaştırma uygulamaları tam zamanlı ve yarı zamanlı olarak yapılmaktadır. Tam zamanlı kaynaştırma uygulamalarında çocuk, bireyselleştirilmiş eğitim programı dahilinde ve uygun materyallerle normal eğitim ve öğretim kurumuna devam eder. Yarı zamanlı kaynaştırma uygulamalarında ise, çocuk özel eğitim kurumuna devam eder, ancak bazı derslere yetersizliği olmayan akranlarıyla birlikte aynı sınıfta ya da ders dışı etkinliklere birlikte katılırlar. Kaynaştırma yoluyla eğitimlerine devam eden öğrencilerin bulunduğu ilköğretim okullarında bu öğrencileri örgün eğitime hazırlamak amacıyla gerektiğinde hazırlık sınıfları açılabilir.
Kaynaştırma eğitiminin gereği gibi yapılabilmesi ve çocuklarımınız bu eğitim sürecinde kaybolmadan diğer akranlarıyla bütünleşmesi için sanırım daha çok zaman gerekecektir.
Kaynaklar
1. Çetin Özbey, Özel Eğitimde Tedavi ve Terapiler, Yalnızlık Ülkesi, İstanbul, 2008.
2. Özel eğitim Hizmetleri Yönetmeliği.
3. MEB sayısal verileri.

 
Geri
Üst