Se Kız İsimleri
se kızlar
Seba: yedi
islam öncesi sami ve arap kavimleri yedi sayısının kutsal bir nitelik taşıdığına inanırlardı
Sebahat: güzellik, letafet
Sebla: uzun kirpikli göz
Sebu: toprak testi, şarap kabı
Sebuçe: küçük kap
küçük testi
Sebuendam: bileşik isim
Sebiha: gecelik, yatarken giyilen giysi
Sebil: kutsal günlerde hayır için dağıtılan içme suyu
Sebile: tanrı yolunda olan
Seçgül: seçilmiş gül
Seçki: beğenilmiş, seçilmiş
Seçkin: benzerler arasında nitelikleriyle göze çarpan, elit
seçilmiş olan
Seçmen: beğenen, seçen
Seçil: beğeni, sevgi, üstünlük gösterilen
Seda: doğa veya bir engele çarpıp geri dönen ses, yankı
yankı, ses
Sedacet: sadelik
Sedak: ses; doğa veya bir engele çarpıp geri dönen ses, yankı
Sedef: midye ve istiridye gibi deniz hayvanlarının kabuğunda bulunan pırıltılı, beyaz, sert bir madde
bu maddeden yapılmış veya bu madde ile süslenmiş taş
Seden: uyanık, tetikte
gözü açık olmak
(sedan) sesin, seslenişin
kabe' nin hizmetkarı
Sefine: vapur, gemi
uzayın güney yarımı
Segah: doğu müziğinin makamlarından
Seha: cömertlik, kerem, eliaçıklık
Sehabe: tek bulut
Sehavet: cömertlik
Seher: tan ağartısı, ortalığın aydınlandığı an
Sehhare: büyüleyici
Sehle: yumuşak
kolay
taze, körpe
Sekine: gönül rahatlığı, kafa dinçliği
Sel: taşkın su
selli seyfetmek
Selame: insanların birbirleriyle karşılaştıklarında kullandıkları yakınlık, dostluk, saygı ifade eden söz, yaptıkları işaret veya hareket
emniyet, huzur, selamet, esenlik, sağlık, sağlamlık
yüce Allah' ın isimlerinden, fani olmama, zevalsizlik, her çeşit arıza veya hadiseden salim olmak
her türlü tehlikeden koruyup selamete çıkaran
Selamet: esenlik, sağlık
Selay: sellerin çok olduğu ilkbahar ayları
Selbi: selvi
Selbin: bin suyla yıkanmış, berrak
Selcan: yüreği coşku dolu olan
Selcen: cennetteki kuş ve çiçek ismi
1071 malazgirt zaferi kahramanı alparslan' ın eşinin adı
Selda: bir söğüt cinsi
(seldağ) dağ seli, dağdan inensel
bir söğüt türü
Seldağ: dağları aşan sel, coşku
Seldanur: nur seli
Selen: haber, havadis, kulakla duyulan, işitilen
Selışık: ışık seli
Selışık: ışık seli
Selışıl: bileşik isim
Selışın: bileşik isim
Selma: barış içinde, huzur, erinç
doğru ve iyi yolda, selamette olma
Selmin: barış ve sevgi duygusuyla dolu olan
Selnur: nur seli, ışık seli
Selok: sel gibi coşkun, ok gibi hızlı
Selsal: tatlı lezzetli, hafif su
Selsebil: tatlı ve hafif su
cennette bir çeşmenin adı
Selva: amerika'da amazon, afrika'da nijer ırmakları gibi ekvator bölgesinde büyük suların geçtiği havzalarda bulunan geniş ve balta girmemiş ormanlara verilen ad
din kitaplarında adı geçen bir kuş
Selvet: gönül rahatı
Selvi: yaz kış yeşil kalan ince uzun bir ağaç
Selvican: bileşik isim
Selika: güzel konuşma ve yazma yeteneği
Selile: yeni doğmuş ilk kız çocuğu
Selime: selamette olan
Selin: gür akan su
senin sel' in, sana ait sel
Selinti: ufak sel
Selis: akıcı söz
Sema: gökyüzü
göç
Semahat: cömertlik, el açıklığı
Semane: gökyüzü
güneş ayının 27. günü
bıldırcın
Semanur: nurlu gökyüzü
Semaniye: sekiz
Semavat: gökler
Semen: yasemin çiçeği
semizlik
Semenber: göğsü yasemin gibi beyaz olan
Semenbu: yasemin kokulu
Sementen: yasemin renkli
Semerat: yemişler, meyveler
faydalar, verimler
neticeler
devlete ait mülklerden alınan vergiler
Semere: yemişler, meyveler
faydalar, verimler
neticeler
devlete ait mülklerden alınan vergiler
Semlim: Türkler Türkçe bilmeyenlere bu adı verirlerdi
Semra: esmer kadın
Semure: çoğalan, zengin olan, meyve veren verimli
ashabın kullandığı isimlerden
Semiha: cömert gönüllü, eli bol
Semine: pahalı, kıymetli, çok değerli
Semiral: hacamat boynozu
Semiramis: babil'in asma bahçeleri'ni kurduran asur kraliçesi
Semire: meyveli, meyve veren
Sena: övmek, methetmek
şimşik parıltısı
yücelik, yükseklik
aydınlık
bir ot adı
Senabil: başaklar
Senahan: metheden, alkışlayan, öven
Senan: ışıklı, parlak
Senar: yar, aşık, seven insan
Senaver: öven, metheden
Senai: ay gibisin sen anlamında
Senay: sen aysın, ay gibi güzelsin
Senem: kars dolaylarında kadın ve erkeklerin karşılıklı olarak oynadıkları bir halk dansı
arapça' da kendine tapılacak kadar güzel olan kadın, sevgili, güzel
Senevat: seneler, yıllar, sinin
Sengül: bileşik isim
Seniha: yüce, yüksek
süs, bezek
Seniye: yüksek, yüce
Sepide: tan vakti
Sepin: çeyiz
Sera: varlıklı olmak, zengin olmak
şarkı söyleyen
yer, toprak
ok yapımında kullanılan bir ağaç
Serab: çöllük arazide, ışık kırılması sonucu görülen aldatıcı, gerçek olmayan hayal, ılgım, salgım
Türk dili açısından "b/p" olarak kullanılır
Seraçe: saraycık, küçük saray, konak
Seran: ışıklı, parlak
Serap: çorak yerlerde, çölde, sıcak ve ışığın etkisiyle, ileride, yakında ya da ufukta su veya yeşillik var gibi görünmesi olayı
aldatıcı görüntü
Seray: ay gibi güzel
Serazat: serbest, hür, rahat
Serdil: kalp, yürek
Seren: yelken gerilmek üzere direğe çapraz takılan ağaç
Serendaz: çekinmeyen, fedakar
Serengül: baş gül
güllerin birincisi
Serkız: baş kız, kızların, güzellerin başı
Serma: soğuk kış
Sermelek: meleklerin başı, melek kadar güzel ve iyi
Sermin: başta gelen güzel, kibar
Sernaz: nazlı
Sernevaz: baş okuyan, sevecen
Sernur: baş ışık
ilk ışık
Serpil: serpilmiş, gelişmiş
Serpin: azar azar saçılan şeyler
yağmur
Serra: rahatlık, kolaylık
Sertap: inatçı anlamında
ser+tap
pırıltılı baş, ışıltıların başı
Serva: masal
Servi: uzun boylu
Servinaz: dalları yana sarkan servi
uzun boylu sevgili
Serim: sabırlı
Serin: ılıkla soğuk arası
Seriye: hz. peygamber (s.a.s)' in bulunmadığı küçük askeri birliklere verilen ad
Seval: severek alınan
Sevay: ay gibi sevilen
Sevban: giyinen, kuşanan
hz. peygamber' in azatlısının adı
Sevcan: sevilen, candan dost
Sevda: heves, arzu, kuvvetli istek
aşk, sevgi, tutku, tutkunluk
Sevde: esmer güzeli
Sevdekar: sevdalı
Sevdem: sevginin en son demi
sevginin en son demi
Sevdil: dili güzel olan
Seven: sevdaya tutulmuş
Sevenay: sevgisini güzellikle dışa vuran
Sevencan: sevgili insan, sevimli
Sevengül: gül gibi seven
Sevengün: güzel bir günde doğan
çok seven
Sevgen: sevmeye yatkın, seven
Sevgül: gül gibi sevilen
Sevgim: sevgilim
Sevgün: bütün yaşamını severek geçiren
Sevginaz: çok nazlı, sevgili
Sevgür: çok seven
Sevkal: her zaman için sev ve sevil
Sevra: genişlik, kolaylık
Sevsay: bileşik isim
Sevsen: bileşik isim
Sevsevil: bileşik isim
Sevtap: aşırı, tapacak kadar sevgi duyan
Sevi: aşırı sevgi ve bağlılık duygusu
Sevil: sevgiye değer, sevilen
her zaman sevilen biri ol
Sevilay: ay gibi hep sevilen
Sevim: sevmek eylemi
bir kişi ya da bir şeyde bulunan o kişi ya da şeyi başkalarına sevdiren özellik
birine yakınlık duymak, sempati
Sevin: memnun ol, neşelen
Sevinç: istenilen şeyin olmasıyla duyulan coşku
neşe, iç ferahlığı
Sevincik: sevinç, neşe
Sevindal: bileşik isim
Sevindik: doğumun mutluluk getirdi anlamında
Seyfiye: kılıçla ilgili, kılıç şeklinde
askerlikle ilgili, askeri
Seyran: gezinme, bakınıp seyretme
Seyyal: akışkan, sıvı, yerinde duramayan
Seyyale: akıcı, akan
Seyyare: güneşin çevresinde belli bir eğri çizerek dolaşan yıldız, gezegen
Seyyibe: dul kadın
Seyyide: saygıdeğer kadın
Sezal: sezgili
Sezan: bileşik isim
Sezai: uygun, yaraşan
bileşik isim
sezgili
Sezek: duygulu
Sezel: bileşik isim
Sezen: sezgisi güçlü olan, duyan, hisseden
Sezgi: sezmek eyleminden sezgi
sezme yeteneği
Sezin: sezinleme işi, sezme
duygulu, anlayışlı
Seba: yedi
islam öncesi sami ve arap kavimleri yedi sayısının kutsal bir nitelik taşıdığına inanırlardı
Sebahat: güzellik, letafet
Sebla: uzun kirpikli göz
Sebu: toprak testi, şarap kabı
Sebuçe: küçük kap
küçük testi
Sebuendam: bileşik isim
Sebiha: gecelik, yatarken giyilen giysi
Sebil: kutsal günlerde hayır için dağıtılan içme suyu
Sebile: tanrı yolunda olan
Seçgül: seçilmiş gül
Seçki: beğenilmiş, seçilmiş
Seçkin: benzerler arasında nitelikleriyle göze çarpan, elit
seçilmiş olan
Seçmen: beğenen, seçen
Seçil: beğeni, sevgi, üstünlük gösterilen
Seda: doğa veya bir engele çarpıp geri dönen ses, yankı
yankı, ses
Sedacet: sadelik
Sedak: ses; doğa veya bir engele çarpıp geri dönen ses, yankı
Sedef: midye ve istiridye gibi deniz hayvanlarının kabuğunda bulunan pırıltılı, beyaz, sert bir madde
bu maddeden yapılmış veya bu madde ile süslenmiş taş
Seden: uyanık, tetikte
gözü açık olmak
(sedan) sesin, seslenişin
kabe' nin hizmetkarı
Sefine: vapur, gemi
uzayın güney yarımı
Segah: doğu müziğinin makamlarından
Seha: cömertlik, kerem, eliaçıklık
Sehabe: tek bulut
Sehavet: cömertlik
Seher: tan ağartısı, ortalığın aydınlandığı an
Sehhare: büyüleyici
Sehle: yumuşak
kolay
taze, körpe
Sekine: gönül rahatlığı, kafa dinçliği
Sel: taşkın su
selli seyfetmek
Selame: insanların birbirleriyle karşılaştıklarında kullandıkları yakınlık, dostluk, saygı ifade eden söz, yaptıkları işaret veya hareket
emniyet, huzur, selamet, esenlik, sağlık, sağlamlık
yüce Allah' ın isimlerinden, fani olmama, zevalsizlik, her çeşit arıza veya hadiseden salim olmak
her türlü tehlikeden koruyup selamete çıkaran
Selamet: esenlik, sağlık
Selay: sellerin çok olduğu ilkbahar ayları
Selbi: selvi
Selbin: bin suyla yıkanmış, berrak
Selcan: yüreği coşku dolu olan
Selcen: cennetteki kuş ve çiçek ismi
1071 malazgirt zaferi kahramanı alparslan' ın eşinin adı
Selda: bir söğüt cinsi
(seldağ) dağ seli, dağdan inensel
bir söğüt türü
Seldağ: dağları aşan sel, coşku
Seldanur: nur seli
Selen: haber, havadis, kulakla duyulan, işitilen
Selışık: ışık seli
Selışık: ışık seli
Selışıl: bileşik isim
Selışın: bileşik isim
Selma: barış içinde, huzur, erinç
doğru ve iyi yolda, selamette olma
Selmin: barış ve sevgi duygusuyla dolu olan
Selnur: nur seli, ışık seli
Selok: sel gibi coşkun, ok gibi hızlı
Selsal: tatlı lezzetli, hafif su
Selsebil: tatlı ve hafif su
cennette bir çeşmenin adı
Selva: amerika'da amazon, afrika'da nijer ırmakları gibi ekvator bölgesinde büyük suların geçtiği havzalarda bulunan geniş ve balta girmemiş ormanlara verilen ad
din kitaplarında adı geçen bir kuş
Selvet: gönül rahatı
Selvi: yaz kış yeşil kalan ince uzun bir ağaç
Selvican: bileşik isim
Selika: güzel konuşma ve yazma yeteneği
Selile: yeni doğmuş ilk kız çocuğu
Selime: selamette olan
Selin: gür akan su
senin sel' in, sana ait sel
Selinti: ufak sel
Selis: akıcı söz
Sema: gökyüzü
göç
Semahat: cömertlik, el açıklığı
Semane: gökyüzü
güneş ayının 27. günü
bıldırcın
Semanur: nurlu gökyüzü
Semaniye: sekiz
Semavat: gökler
Semen: yasemin çiçeği
semizlik
Semenber: göğsü yasemin gibi beyaz olan
Semenbu: yasemin kokulu
Sementen: yasemin renkli
Semerat: yemişler, meyveler
faydalar, verimler
neticeler
devlete ait mülklerden alınan vergiler
Semere: yemişler, meyveler
faydalar, verimler
neticeler
devlete ait mülklerden alınan vergiler
Semlim: Türkler Türkçe bilmeyenlere bu adı verirlerdi
Semra: esmer kadın
Semure: çoğalan, zengin olan, meyve veren verimli
ashabın kullandığı isimlerden
Semiha: cömert gönüllü, eli bol
Semine: pahalı, kıymetli, çok değerli
Semiral: hacamat boynozu
Semiramis: babil'in asma bahçeleri'ni kurduran asur kraliçesi
Semire: meyveli, meyve veren
Sena: övmek, methetmek
şimşik parıltısı
yücelik, yükseklik
aydınlık
bir ot adı
Senabil: başaklar
Senahan: metheden, alkışlayan, öven
Senan: ışıklı, parlak
Senar: yar, aşık, seven insan
Senaver: öven, metheden
Senai: ay gibisin sen anlamında
Senay: sen aysın, ay gibi güzelsin
Senem: kars dolaylarında kadın ve erkeklerin karşılıklı olarak oynadıkları bir halk dansı
arapça' da kendine tapılacak kadar güzel olan kadın, sevgili, güzel
Senevat: seneler, yıllar, sinin
Sengül: bileşik isim
Seniha: yüce, yüksek
süs, bezek
Seniye: yüksek, yüce
Sepide: tan vakti
Sepin: çeyiz
Sera: varlıklı olmak, zengin olmak
şarkı söyleyen
yer, toprak
ok yapımında kullanılan bir ağaç
Serab: çöllük arazide, ışık kırılması sonucu görülen aldatıcı, gerçek olmayan hayal, ılgım, salgım
Türk dili açısından "b/p" olarak kullanılır
Seraçe: saraycık, küçük saray, konak
Seran: ışıklı, parlak
Serap: çorak yerlerde, çölde, sıcak ve ışığın etkisiyle, ileride, yakında ya da ufukta su veya yeşillik var gibi görünmesi olayı
aldatıcı görüntü
Seray: ay gibi güzel
Serazat: serbest, hür, rahat
Serdil: kalp, yürek
Seren: yelken gerilmek üzere direğe çapraz takılan ağaç
Serendaz: çekinmeyen, fedakar
Serengül: baş gül
güllerin birincisi
Serkız: baş kız, kızların, güzellerin başı
Serma: soğuk kış
Sermelek: meleklerin başı, melek kadar güzel ve iyi
Sermin: başta gelen güzel, kibar
Sernaz: nazlı
Sernevaz: baş okuyan, sevecen
Sernur: baş ışık
ilk ışık
Serpil: serpilmiş, gelişmiş
Serpin: azar azar saçılan şeyler
yağmur
Serra: rahatlık, kolaylık
Sertap: inatçı anlamında
ser+tap
pırıltılı baş, ışıltıların başı
Serva: masal
Servi: uzun boylu
Servinaz: dalları yana sarkan servi
uzun boylu sevgili
Serim: sabırlı
Serin: ılıkla soğuk arası
Seriye: hz. peygamber (s.a.s)' in bulunmadığı küçük askeri birliklere verilen ad
Seval: severek alınan
Sevay: ay gibi sevilen
Sevban: giyinen, kuşanan
hz. peygamber' in azatlısının adı
Sevcan: sevilen, candan dost
Sevda: heves, arzu, kuvvetli istek
aşk, sevgi, tutku, tutkunluk
Sevde: esmer güzeli
Sevdekar: sevdalı
Sevdem: sevginin en son demi
sevginin en son demi
Sevdil: dili güzel olan
Seven: sevdaya tutulmuş
Sevenay: sevgisini güzellikle dışa vuran
Sevencan: sevgili insan, sevimli
Sevengül: gül gibi seven
Sevengün: güzel bir günde doğan
çok seven
Sevgen: sevmeye yatkın, seven
Sevgül: gül gibi sevilen
Sevgim: sevgilim
Sevgün: bütün yaşamını severek geçiren
Sevginaz: çok nazlı, sevgili
Sevgür: çok seven
Sevkal: her zaman için sev ve sevil
Sevra: genişlik, kolaylık
Sevsay: bileşik isim
Sevsen: bileşik isim
Sevsevil: bileşik isim
Sevtap: aşırı, tapacak kadar sevgi duyan
Sevi: aşırı sevgi ve bağlılık duygusu
Sevil: sevgiye değer, sevilen
her zaman sevilen biri ol
Sevilay: ay gibi hep sevilen
Sevim: sevmek eylemi
bir kişi ya da bir şeyde bulunan o kişi ya da şeyi başkalarına sevdiren özellik
birine yakınlık duymak, sempati
Sevin: memnun ol, neşelen
Sevinç: istenilen şeyin olmasıyla duyulan coşku
neşe, iç ferahlığı
Sevincik: sevinç, neşe
Sevindal: bileşik isim
Sevindik: doğumun mutluluk getirdi anlamında
Seyfiye: kılıçla ilgili, kılıç şeklinde
askerlikle ilgili, askeri
Seyran: gezinme, bakınıp seyretme
Seyyal: akışkan, sıvı, yerinde duramayan
Seyyale: akıcı, akan
Seyyare: güneşin çevresinde belli bir eğri çizerek dolaşan yıldız, gezegen
Seyyibe: dul kadın
Seyyide: saygıdeğer kadın
Sezal: sezgili
Sezan: bileşik isim
Sezai: uygun, yaraşan
bileşik isim
sezgili
Sezek: duygulu
Sezel: bileşik isim
Sezen: sezgisi güçlü olan, duyan, hisseden
Sezgi: sezmek eyleminden sezgi
sezme yeteneği
Sezin: sezinleme işi, sezme
duygulu, anlayışlı